Çarşamba günü, dört sivil toplum kuruluşu temsilcisiyle birlikte, Türkiye'de belli başlı sorunlara ilişkin çeşitli kesimlerin görüşlerini buluşturan Ortak Payda - Sivil Önermeler 2004 adlı kitapçığı Meclis İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Mehmet Elkatmış ve 550 milletvekiline ileten Şanar Yurdatapan, "Çalışmanın amacı 'bakın şu şu konularda toplumun ortak paydası var; dolayısıyla bu ciddiye alınmak durumundadır' diyerek bir metne, bir dayanılacak noktaya basarak eleştirilerimizi yöneltebilmemiz" diyor.
"Bu belki bir büyüteç olur"
Ortak Payda - Sivil Önermeler 2004 çalışmasını bianet'e anlatan Şanar Yurdatapan, toplumsal sorunlarda "farklı görüşler arasındaki ortak alan ne kadardır?" sorusuna yanıt aradıklarını söyleyerek, çalışma yöntemlerini şöyle anlatıyor:
* Ortaya çıkan Ortak Payda - Sivil Önermeler 2004 kitapçığı, Ortak Payda projesinin birinci döneminin ürünü. Çalışmanın birinci dönemi sonundayız. 6 bölgede bir dizi toplantı yapıldı. Sonra oradan gelen temsilcilerle İstanbul'da iki gün boyunca bir daha çalışıldı. Bir web sayfasındaki forum' a da isteyen kişi görüşlerini girdi.
* Bütün bu görüşlerin bir hafta boyunca merkezde çalışarak ortak paydasını aradık. Bu farklı görüşler arasındaki ortak alan ne kadardır? Ne bulunuyorsa, ama az, ama çok onu yazdık. Sonuçta ortaya 80 sayfa kadar cep kitapları boyunda bir kitapçık çıktı. Çarşamba günü ayın Meclis'e 550 tane bundan götürüyoruz.
* Aynı zamanda kitapçığı sivil toplum kuruluşlarına, özellikle çalışmaya katılanlara dağıtıyoruz; basına da dağıtacağız.
* Böylelikle toplam 1.000 kadar kitapçık dağıtılmış olacak. Kitapçığı basan İnkilap Kitabevi bunu çok küçük bir meblağa, 2 milyon liraya kitapçılarda da satışa çıkaracak.
* Böylelikle çalışmamızı başlatmış olacağız, bitirmiş değil.
* Dileğimiz bundan sonra özellikle buna katılan insanların, toplantılarda konuşurken, bir gazeteye ve televizyona röportaj verirken, her konuşulan konu üzerinde bir ortak payda varsa bu kitapçığı çıkartıp ortaya koyması, "bakın bu konuda burada toplumun ortak paydası var; dolayısıyla bu ciddiye alınmak durumundadır" diyerek bir metne, bir dayanılacak noktaya basarak eleştirilerimizi yöneltebilmemiz.
* Böylece bir noktaya odaklamış gibi oluruz. Belki bu bir büyüteç olacaktır. Rengarenk gelen güneş ışığını bir noktaya toplar ve yakıcı olur.
* Çalışmayı daha genişletilmiş şekilde devam ettirmek niyetindeyiz önümüzdeki yıl.
* Her yılın sonunda o yıla ait ortak payda çıkacak. Farklı görüşleri toplayacağız ve yayınlayacağız; böylelikle Türkiye'de sivil toplumunun görüşlerindeki değişmenin de yıllar içinde nereden nereye geliştiğini görmek mümkün olacak.
305 inci madde kalkmalı
Yurdatapan, Düşünce Suçu(!?)na Karşı Girişim'in önümüzdeki dönem yoğunlaşacağı bir başka konunun yeni Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 305. maddesi olduğunu söylüyor.
"Yeni düzeltildi diye çok olumlu görülen TCK içindeki en büyük dinamit tohumlarından birisi 305 inci madde" diyen Yurdatapan, maddenin devleti ve sistemi eleştiren sivil toplum kuruluşları için bir tehlike oluşturduğu görüşünde:
"305 inci maddede 'Türkiye menfaatleri aleyhine' gibi o cümlelerden biri duruyor. Ayrıca eleştirel yaklaşımları olan STK'ların dışarıdan para almaları da suç kapsamında sayılıyor. Şimdi herkes biliyor ki Türkiye'de sivil toplum örgütleri, insan haklarıyla uğraşanlar zaten baskı altındalar ve Türkiye'den de hiçbir şekilde finans kaynağı bulamıyorlar. Onlar belirli projelerini proje bazında yurt dışındaki insan hakları kuruluşlarından veya bunlarla işte fonlardan sağlıyorlar. Böylelikle yurt dışından para almış oluyorlar. Bunlar zaten devleti eleştiriyorlar".
"Bu maddeyle aynı zamanda devletin - hükümetin değil, devletin - insan hakları örgütlerine gözdağı vermek, onları sindirmek amacını da yansıtıyor" diyor Yurdatapan ve ekliyor: "Ceza Yasası Nisan'da yürürlüğe girecek. Diliyoruz ki bu maddeyi o zamana kadar yeni bir paketin içinde iptal etsinler"
305. madde iptal edilmediği taktirde Düşünce Suçu(!?)na Karşı Girişim'in planladığı eylemi şöyle anlatıyor Yurdatapan:
* Hazırlığımızı yapıyoruz; madde yürürlüğe girdiği andan itibaren, burada tehlike teşkil edecek şeyleri ufacık bir broşür gibi, iki yaprak bir metin halinde yazacağız ve en azında 100 tane tanınmış insan bunun yayıncısı olacak. Aynı şekilde aynı suça iştirak etmektir bu."
* "Devletin yüce menfaatlerine aykırı" Bir şeyler yazacağız oraya; ikincisi de Avrupa'dan birisine rica edeceğim; lütfen bana banka havalesi ile 100 Euro yollar mısın; gerekçesini de işte bu basılacak broşürün baskı masraflarına katkı olarak göster diyeceğim. Sonra 100 Euro geldiği zaman 100 kişinin banka hesaplarına birer Euro olarak yollayacağım.
* Böylelikle hem devletin yüce çıkarları aleyhine (kim karar veriyorsa buna) biz aykırı görüş belirtmiş olacağız, hem de para almış olacağız. Ondan sonra gidip kendimizi gene aynı şekilde Savcıya ihbar edeceğiz, başka kişileri de katılmaya davet edeceğiz.
* Tabii sayı ondan sonra artabilir, ama öyle binlerce kişiye gerek yok. 100 kişi bile belki fazla. Bu sivil itaatsizliğin devamı. Ama aslında biz de istiyoruz ki bunlar, anlaşarak, konuşarak çözümlensin.
* Umarız yavaş yavaş sivil toplumu ciddiye alma eğilimleri sayın devletimizde ve iktidara geçtikten sonra değişen muhalefet partilerinde artsın.(EÜ)