Memleketin dark pop, synth pop ve elektronik rock sularında gezinen nadir gruplarından GOSS, ilk albümlerine de adını veren yeni teklisi “Olası Kazalar”ı tüm dijital platformlarda dinleyiciyle buluşturdu. Grubun bu zamana kadarki en duygusal şarkısı olan “Olası Kazalar”, sallantıdaki bir ilişkide vaziyeti düzeltmek adına hata üstüne hata yapan naif bir karakterin içinde bulunduğu durumu anlatıyor. GOSS’la yeni şarkılarını ve şarkının hissiyatını konuştuk.
Düzelebilir de yıkılabilir de...
“Olası Kazalar” şimdiye kadarki en ağır şarkınız. Bunda klasik “o ânki ruh hali” meselesi mi yoksa daha önce şarkıda değindiğiniz birikimlerin dışarı çıkma zamanının gelmesi mi ağır bastı?
Bu şarkı uzun süren bir birikimin sonucunda ortaya çıktı. Hissiyatı, kendi içimizde yaşadığımız korkulara dayanıyor. Bu hayatta hiçbir şeyin garantisi yok ve bunun karşısında yapabileceğimiz tek şey elimizdekinin değerini bilmek ve anın tadını çıkarmak.
“Olası Kazalar”da, karşı tarafın kendinden soğuduğunu hisseden taraftaki kişinin eli ve ayağının dolaşmasını ve bunun sonucunda oluşabilecek “olası kazalar”ı anlatıyorsunuz. Bu değişken bir konu ama ben bunu ilişkinin “araf”ı olarak yorumluyorum. Ne olacağı belli değil çünkü. Her şey kaldığı yerden de devam edebilir, tamamen de bitebilir. Kaygan zemin gibi. Katılır mısınız bu görüşüme?
Aslında bu şarkıdaki karakterimiz, kötü niyetli olmayan ama sürekli hata üstüne hata yapan biri. Bu tür durumlarda uzun bir süre karşıdaki insanın sabrını sınıyor ve o sabrın da bir sınırı olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu sınırın yakınlarında gezmek, dediğiniz gibi kaygan bir zeminde olmak gibi. Her şey düzelebilir de yıkılabilir de. Önemli olan burada o sınırı çok geçmemek çünkü oradan dönüş biraz zor oluyor.
His, hatıra ve gözlem
İlişkideki bu “araf” meselesi üç aşağı beş yukarı herkesin başından geçmiştir. Siz aranızda anı paslaşması yaptınız mı bununla ilgili?
Tabii sözleri yazarken mutlaka öncesinde aramızda konuşup bu konuda fikir alışverişi yapıyoruz ve herkes kendi başına gelenlerden beslenerek katkı veriyor.
Sözleri yazarken kişisel yüzleşmeleriniz oldu mu?
Yazdığımız her söz iç içe geçmiş bir sürü histen, hatıradan ve gözlemden oluşuyor. Dolayısıyla çok kişisel noktalara dokunduğu mutlaka oluyor. Bu da sizi ister istemez kendi duygularınızla yüzleştiriyor. Burada da öyle bir yüzleşme oldu ve hatta bize iyi bile geldi, çünkü insan ancak kendiyle yüzleştiği ölçüde bazı şeyleri geride bırakabiliyor.
Zamanlama önemli
Bu sıkışmışlıktan kurtulmanın tek yolu sizin de şarkıyla ilgili yaptığınız yorumda belirttiğiniz gibi aynayı kendine çevirerek hatalarını itiraf edip af dilemek. Berbat bir durum gibi görünüyor bakıldığında ama ilişkiyi kurtartmak için de başka çare yok. Aşkın düşürdüğü haller diye özetleyebilir miyiz sizce?
Burada aşkın düşürdüğü hallerden çok kendi kendimizi düşürdüğümüz hallerden bahsetmek daha uygun olabilir. Karşımızdaki insanı kaybetmek istemiyorsak, ona göre davranıyor olmamız gerekiyor. Bu çok basit bir mantık ama ilişki içindeyken bazen hayatın üzerimizdeki stresini ilişkimize yansıtıyor olabiliriz. Bu da mutlaka her iki tarafı çok yıpratan bir duruma evrilebilir. Bu tip bir çıkmaza girmeden önlem almak ve açık iletişim kurmak herkes için çok daha faydalı olur. Uzaklaşıp içimize kapanmak yerine, her iki tarafın da nesnel bir şekilde kendi hatalarını değerlendirip açık bir iletişimle birbiriyle konuşabilmesi gerekiyor. Tabii bunu çok geç yaparsanız karşınızda konuşacak biri kalmayabilir. Zamanlama çok önemli.
Liste dışı kalan birçok iyi şarkı var
“Olası Kazalar” Apple Music’in alternatif tarzdaki global müzik listesi “New in Alternative” listesine Türkiye’den giren tek şarkı oldu. Listede Pearl Jam, Travis gibi isimler var. Büyük başarı. Ama dinleyici bu tür şeylere önem veriyor mu? Yoksa sadece “radara girmek” için bir etiket gibi mi algılanıyor?
“Olası Kazalar” şarkımız Apple Music’in global listesine girdiği için tabi ki çok mutluyuz. Kişisel olarak hayranı olduğumuz Pearl Jam, Travis gibi sanatçılarla aynı listede olmak çok gurur verici. Dinleyiciler, listeler konusuna ne kadar önem veriyor onu tam bilemiyoruz ancak bizce bu listelerin tek önemli yanı var, o da takipçilerine bizi ulaştırıyor olması. Bir şarkıyı yayınlarken en büyük umudumuz herkes tarafından sevilmesi değil, sevebilecek insanlara ulaşabilmesi. Bir şarkının listeye girip girmemesi bizce o şarkının potansiyeli ile ilgili çok da kesin bir anlam ifade etmiyor. Liste dışı kalan birçok iyi şarkı ve sanatçı var. Listelerin, editörlerin seçkilerinden oluştuğunu bilmek ve her editörün kendine ait bir zevkinin olduğunu da unutmamak lazım. Editörün hoşuna gitmediği için listeye almadığı, ancak başka kişilerin dinlediğinde aşırı sevecekleri bir sürü harika eser var. Bu nedenle sadece bir etiket deyip geçebiliriz.
İki ayda bir şarkı yayınlama konusunda hâlâ mutabık mısınız?
Bugüne kadar 15 tekli ve 3 şarkılık bir Akustik EP yayımladık. 2024 yılı son baharında ise ilk albümümüz “Olası Kazalar” geliyor. Albümün içinden teklileri yayınlamaya başladık. Albüme kadar 2 -2,5 ayda parçaları tekli olarak çıkarmaya devam edeceğiz ancak albümden sonrası için başka planlarımız var.
“Olası Kazalar”, albümün geneliyle ilgili bir ipucu veriyor mu?
Albümün genelinden biraz daha duygusal diyebiliriz ancak duygusal tek parçamız değil. “Olası Kazalar” kadar duygusal bir parça daha olacak. Albümün geri kalanı ise görmeye alışık olduğunuz GOSS tarzında olacak.(BS/AÖ)