24 Nisan Ermeni Soykırımı’nı Anma Platformu’nun çağrısıyla İstanbul’a gelen Ermeni diasporası bir toplantı yaptı.
Cezayir Toplantı Salonu’nda yapılan toplantıda Avrupa Irkçılık Karşı Taban Örgütü'nden (EGAM) Benjamin Abtan ve Ermeni Hayırseverler Birliği'nden Nicolas Tavitian, platform adına Levent Şensever ve avukat Eren Keskin konuştu.
Levent Şensersever, dört yıldır 24 Nisan anmasının yapıldığını bu sene ise anmaları İnsan Hakları Derneği ve Dur De’nın kurduğu ortak platform ile düzenlediklerini söyledi.
Şensever, soykırımın inkarına dair Türkiye’de devam eden resmi söylemin bunun tarihçilerin tartışması gereken bir konu olduğunu söylediğini ancak bunun sadece tarihi bir mevzu değil güncel, politik bir adalet ve demokrasi sorunu olduğunu belirtti.
Şensever, yarınki anmaya yapılan zorlu görüşmeler sonucu Taksim'deki İstiklal girişinde izin verildiğini belirtti.
"Türkiye'deki mücadele Avrupa'ya da örnek olacak"
Benjamin Abtan, soykırımın inkarının soykırım mantığının devamı olduğunu belirterek inkara karşı savaşmanın da soykırıma karşı savaşmak anlamına geldiğini belirtti.
“Avrupa’da antisemitizme, ırkçılığa, Roman karşıtlığına karşı savaşıyoruz. Türkiye'ye de bu soykırım inkarıyla savaşmak için geldik. Çünkü Türkiye soykırım inkarının ön cephesi ve en zor olduğu yer. Devlet politikası haline geldiği bir yer. Bir diğer nedeni de burada aynı zamanda sivil toplum örgütleri ve aydınları tarihi gerçekleri tüm çıplaklığı ile söylüyorlar. Toplum içinde de geçen seneye göre bir hareketlenme var bu konuda.”
"Bugün yaşayan hiç kimse soykırım suçlusu değil. Ancak soykırım inkarı suçlusu. Toplumun elindeki miras soykırımı inkar etmek üzerine kurulu; bu da ders ve tarih kitaplarıyla yapılıyor. Yeni bir miras yaratmak için buradayız. Yeni bir Türkiye mirası olacak bu. Yeni kuşaklar sadece inkar ve yanlış tarihle değil, bu inkara karşı mücadele eden yeni Türkiye hareketi ile de karşılaşacak. İnkarla savaşmak aynı zamanda demokrasi için de savaşmaktır.
"Fransa’da Tutsi soykırımına, Avrupa’nın birçok ülkesinde Yahudi soykırımı ve Roman soykırımına karşı inkar var. Türkiye'deki inkara karşı verilen mücadele dünyanın diğer yerlerindeki bu inkarlar için de açılım sağlayacak. Bu hareketimiz inkarcı ülkelere bunu sonuna kadar sürdürmenin mümkün olmadığını ispat edecek. Onlara da tarih tarafından yargılanacaklarını öğretecek."
"İki ülke arasında diplomatik ilişki yok"
Nicolas Tavitian, soykırımın 100. yılı yaklaşırken Türkiye'de bu anmayı gerçekleştirmedeki ısrarlarının nedeninin Türk devletinin bunu unutturmaya çalışması olduğunu söyledi.
"Türkiye ile Ermenistan arasında hiçbir diplomatik ilişki yok. Soykırımın kabul edilmesi öncelikle demokrasinin gelişmesi için gerekli. Ermeniler tüm dünyaya dağıldığı için bir sürü sorunumuz var. Kültürümüzü, geleneğimizi yaşatmakta çok zorlanıyoruz. Mesela son olarak Suriye Kesab’ta Ermeni düşmanlığı nedeniyle Ermeniler hedef oldular."
Soykırımı tanıyın çağrısı
Eren Keskin ise platformun ortak basın açıklamasını okudu.
Açıklamada, iddia edildiği gibi tehcirin yani ölüm yolculuğunun sadece savaş bölgesinde değil sistematik olarak tüm topraklarda gerçekleştirildiğine dikkat çekilerek büyük bir tarihi mirasın yok edildiği belirtildi. Soykırımın hukuki gerekleriyle birlikte tanınmasını hesaplanamayacak kadar büyük kayıpların telafi edilmesi talep edildi.
Yarınki program şöyle:
Saat 10:00’da ölüme gönderilen Ermeni aydınları Haydarpaşa anılacak.
Saat 13:00’te askerde öldürülen Ermeni Sevag Balıkçı mezarında anılacak.
Saat 19:15’te Taksim’de soykırım anması yapılacak.
25 Nisan’da diasporadan gruplarla buradan insan hakları temsilcileri iki günlüğüne Erivan’a gidecek. (NV)