Başbakan David Cameron, 1972'de ordunun Kuzey İrlanda'da gerçekleştirdiği "Kanlı Pazar" katliamı için Britanya devleti adına resmen özür diledi.
Yakınlarının resimleriyle olayın gerçekleştiği meydanda toplanan aileler ve onlara destek veren binlerce insan açıklamayı memnuniyetle karşıladı.
Ordu da kabul etti
38 yıl önce Derry'de düzenlenen eylemde Britanyalı askerler göstericilerin üzerine ateş açmış, 13 kişi ölmüş, yaralılardan biri de daha sonra yaşamını yitirmişti.
Olayla ilgili Lord Saville tarafından hazırlanan rapor dün açıklandı. Ordunun başında bulunan General Sör David Richards da başbakanın özrüne tam olarak katıldığını söyledi.
12 yıllık soruşturma
Katliamın hemen ardından yürütülen soruşturmada askerler aklanmıştı. 1998'de dönemin başbakanı Tony Blair yeni bir soruşturma açılmasını istedi. 12 yıl süren ve binlerce görgü tanığının ifadesine dayanan 5 bin sayfalık raporda, askerlerin ateş açmadan önce uyarıda bulunmadığı belirtildi.
Askerlerin herhangi bir saldırı altında olmadığı, ölenlerin hiçbirinin askerler için tehdit teşkil etmediği vurgulandı. Ölenlerin bazıları kaçmaya çalışırken vurulmuştu. Birçok asker ifadelerinde yalan söyledi.
Katliamın gerçekleştiği dönemde Derry'de İrlanda Cumhuriyetçi Ordusu (IRA) ve Britanya askerleri arasındaki çatışmalar yoğunlaşmıştı. Ağustos 1971'de Kuzey İrlanda hükümeti "terör şüphelilerinin yargılanmadan gözaltında tutulabilmesine karar verdi ve gösteri yürüyüşlerini yasakladı.
Ocak 1972'de hak savunucuları yasağı delmeye karar verdi. Olay günü askerler yürüyüşün liderlerini tutuklamayı düşünmüşlerdi. Fakat Albay Wilford, emirlere uymayarak barışçıl göstericilerle isyancılar ayrılmadan duruma müdahale etti. Askerler "meşru bir sebep olmaksızın ateş açtı". Olay 2002'de "Bloody Sunday" adıyla filme de çekildi.
Çatışmadan barışa
Katliam, IRA saflarına katılımın yoğunlaşmasına ve çatışmanın yükselmesine neden oldu. Kökleri 17. yüzyılda İngiliz ve İskoçların bölgeye yerleşmelerine dayanan çatışma 1922'de İrlanda'nın bağımsızlığını kazanmasıyla yeni bir hal aldı. Kuzey İrlanda İngiltere'ye bağlı kalırken cumhuriyetçi Katoliklerin bağımsızlık ve ayrılık talepleriyle uzun sürecek bir şiddet dönemine girildi. 3 bin 600'den fazla insan öldü.
1980'lerden itibaren cumhuriyetçiler siyasi mücadeleyi silahlı mücadeleyle birlikte yürütmeye başladı. 1997'de başbakan Tony Blair, IRA'nın siyasi kanadı Sinn Fein lideri Gery Adams'la görüştü.
Nisan 1998'de, IRA'nın silah bırakması karşılığında IRA mahkumlarının serbest bırakılması, İngiliz kuvvetlerinin geri çekilmesi, Kuzey İrlanda'da kendi parlamentosuyla yerinden yönetim hakkı ve İrlanda'nın birliği için referandum hükümlerini içeren "Paskalya Antlaşması" ABD'nin arabuluculuğuyla imzalandı.
"Bağımsız Uluslararası Gözlem Komisyonu" denetiminde IRA bütünüyle silahsızlandırıldı. Eski düşmanlar, Protestan Demokratik Birlik Partisi ve Sinn Fein, 2007'de koalisyon hükümeti kurdular. Aynı yıl İngiltere Kuzey İrlanda'daki bütün askeri operasyonları bitirdiğini ilan etti. (EÜ/EÖ)
* Bu haberde BBC ve Guardian'dan yararlandık.