Kamuoyunda Torba Kanun olarak bilinen 6552 sayılı "İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanun" Resmi Gazete’nin 11 Eylül 2014 tarihli mükerrer nüshasında yayımlanarak yürürlüğe girmesiyle birlikte mera konusu yeniden tartışmaya açıldı.
6552 sayılı kanun 4342 sayılı Mera Kanunu’nun 14. maddesinin birinci fıkrasına bir bent ekledi. Böylece Bakanlar Kurulunca kentsel dönüşüm ve gelişim proje alanı olarak ilan edilen yerlerin tahsis amacı değiştirilebilecek; yani mera amacı dışında kullanılabilecek. Yapılan bu eklemenin gerekçesi ise "Mevzuata uyum sağlamak".
Ziraat Mühendisleri Odası yaptığı basın açıklamasıyla yapılan bu değişikliği eleştirdi. Oda “Anayasası’nın ‘Tarım, hayvancılık ve bu üretim dallarında çalışanların korunması’ başlıklı 45. maddesi ile devlete tarım arazileri ile çayır ve meraların amaç dışı kullanılmasını ve tahribini önlemek görevi verilmiştir” hatırlatmasını yaptı.
Meraların tahribini önleme Anayasa’da yer almasına rağmen, mera ve otlakların inşaat sektörü lehine işgali 2004, 2005, 2007, 2008 ve 2011’de kanunlarda yapılan değişikliklerle arttı.
14,3 milyon ton yem açığı var
İstanbul Ziraat Mühendisleri Odası “11 Eylül 2014 tarihli mükerrer Resmi Gazete’de yayımlanan kanun ile de Bakanlar Kurulunca kentsel dönüşüm ve gelişim proje alanı olarak ilan edilen mera, yaylak ve kışlakların tahsis amacı değişikliğinin önü açılmıştır. Yapılış şekli itibarıyla adı ‘rantsal dönüşüm’ ile özdeşleşen ‘kentsel dönüşüm’ artık meralara kadar girmiştir. Bundan böyle meralarımızda hayvanlarımızın otlatılması yerine binalar yükselecek” uyarısı yapıyor.
Açıklamada verilen rakamlar çarpıcı:
* Türkiye Cumhuriyeti devletinin kuruluşunda mera, yaylak ve kışlak alanı 44 milyon hektar yani ülke yüzölçümünün yüzde 56’sı; bugün 14,6 milyon hektara gerilemiş yani ülke yüzölçümünün yüzde 19’una.
* Türkiye’nin yıllık kaba yem ihtiyacı 50 milyon ton. Kaliteli kaba yem açığı 14,3 milyon ton. Türkiye 2012 yılında tarihinde ilk kez samanı yurt dışından almaya başladı.
Oda bu rakamları ortaya koyduktan sonra çözümün meraların imara açılmaya değil, ıslah edilerek otlatma kapasitelerinin artırılmasından geçtiğini belirtiyor. Ve uyarıyor: “Mera ile bağlantısı kalmayan hayvanların ürünlerinden sağlık beklemek boş bir ümittir”. (HK)