Bursa'nın İnegöl ilçesinde önceki gece Kürtlere yönelik saldırıların nasıl başladığını; olayları başlatan kavgada adı geçen minibüs şoförü Mehmet Soyşen'in ağabeyi Bayram Soyşen anlattı.
"Biz bu olanlara çok üzüldük. 10 yıl burada muhtarlık yaptım" diyen Bayram Soyşen, olayların nasıl olduğunu ise minibüs şoförü kardeşi Mehmet Soyşen'den öğrendiği şekliyle bianet'e şu sözlerle anlattı:
"Kardeşim Mehmet, Mesudiye ilçesinden yola çıkıp Orhaniye'ye varan bir minibüs hattında çalışıyor. O gece yolda seyrederken dar bir yola giriyor. O sırada yolcuları indiriyor. Arkasında da bir araç varmış. Arkadaki araç dar yol olduğu için minibüsü sollayıp geçemiyor ve araçtan inen beş kişi, aracın da yavaşlamasını fırsat bilip minibüsün önünü kesiyor ve 'Sen niye burada yolcu indiriyorsun, buradan geçemezsin' deyip kardeşime küfretmeye başlıyor. Kardeşim de araçtan inip 'Utanmıyor musun küfür etmeye, babam yaşındasın' diyor. Olay orada bir şekilde sona eriyor."
Bu ilk kavganın büyümeden son bulduğunu söyleyen Sonşey, olaylara asıl ikinci büyük kavganın neden olduğunu anlatıyor:
"Mehmet önce şirketini arayıp olanları anlatıyor. Daha sonra da beni arayıp durumu anlattı. Biz de tam Mesudiye'ye doğru giderken baktık kavga başlamış. Kardeşim turunu tamamlayıp dönerken daha kalabalık bir grup yeniden yolunu kesiyor. Bu insanların hiçbirini tanımıyor. Zaten bu bölgenin insanı değillermiş. MHP mitinginden toplanıp gelmişler. Kavga orada başlıyor. Polis geliyor ve hepsini karakola götürüyor. Daha sonra binlerce kişi gelip karakolu bastı. Hiçbirini tanımıyoruz. Hiç görmediğimiz insanlar."
Polisin gözaltına alıp sonra serbest bıraktığı Soyşen, ayrıca "Sanıldığı gibi BDP'ye değil, AKP'ye oy veren bir aile" olduklarını söyledi.
"Saldırganlar 'halkı kin ve nefrete sürüklemekten' yargılanmalı"
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Bursa Eşbaşkanı Ayla Yıldırım da "Olayların yeniden yaşanmasının önünü kesmek için bu kişilerin aslında 'halkı kin ve nefrete sürüklemekten' yargılanmaları gerekir" dedi.
Önümüzdeki günlerde saldırganlarla ilgili suç duyurusunda bulunacaklarını söyleyen Yıldırım, aileyle yaptıkları görüşmeleri anlattı:
"İlk gece yanlarındaydık. Toplanan kalabalık nedeniyle ilk gece İnegöl'de karakolda mahsur kaldılar. Sabah kalabalık dağıtıldıktan sonra evlerine ulaştırıldılar. Oldukça üzgün ve tepkililer. Çünkü can güvenlikleri yok. Bu yüzden de kaygılılar."
İnegöl'deki huzursuzluğun devam ettiğini anlatan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İnegöl'de çalışanlar olaylardan tedirgin oldukları için işlerine gitmediler, evlerinden çıkmadılar. Evlerinde de huzursuzlar. Olayı meşrulaştırmaya çalışan yetkililerin açıklamalarından da tedirginler."
Yıldırım, 30 Temmuz Cuma günü İnsan Hakları Derneği (İHD) heyetinin ilçeyi ziyaret edeceği bilgisini de verdi. (BT)