İstanbul Şehir Tiyatroları'nda repertuarı belirleme yetkisinin genel sanat yönetmeninden alınmasıyla başlayan tartışmalar ve eylemler sürüyor. Bugün Muhsin Ertuğrul Sahnesi önünde 18.30'da buluşma ve uyumadan eylem yapma çağrısı yapıldı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Adalet ve Kalkınma Partisi Gençlik Kolları toplantısında bugün yaptığı konuşmada "Devlet eliyle tiyatro olmaz. Sayın Kadir Bey, doğru yapmıştır. Dünyanın hiçbir yerinde devlet eliyle tiyatro olmaz. Tiyatroları özelleştirmeye götürüyoruz. Ben de bu konuyu Bakanlar Kurulu'na getireceğim. İstedikleri oyunu oynasın arkadaşlar. Biz de gerekirse istediğimiz oyunlara sponsor oluruz. Tiyatroların tamamen özelleştirilmesini teklif edeceğiz" açıklamasını yaptı.
Tiyatrocuların eylem sürecine girmesinin ardından tiyatrodunyası.com web sitesi üzerinden bir imza kampanyası başlatıldı.
İmza metni şöyle: "Şehir Tiyatrosu titizlikle kendisinden gizlenen ve apar topar onaylanıp önüne konulan yeni bir yönetmelik nedeniyle 98 yıllık tarihinin en büyük darbesi ile karşı karşıyadır.
Bir yıkım ve ideolojik istila dışında amacının ne olduğu anlaşılamayan bu yeni yönetmelikle İ.B.B. Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmenliği ve Yönetim Kurulu sanatsal karar ve yetkilerinin belediye bürokratlarına devri esas kılınmaktadır. Buna göre yıllık repertuarı belirlemek için oluşturulan bir 'Edebi Kurul' ile Genel Sanat Yönetmeni'nin oyun seçimleri konusundaki iradesi sembolik bir unsura indirgenmektedir.
Bu darbe yönetmeliğiyle tarihi boyunca görev ve yetkileri idari olan 'İ.B.B. Şehir Tiyatroları Müdürlük Makamı' artık yeni görevi gereği 'içerik' ile de ilgilenecek ve tüm sanatsal çalışmalardan sorumlu tutularak 'toplumun etik değerlerine özen gösterilmesi'ni gözetecektir.
Yeni yönetmelikle Yönetim Kurulu'na Genel Sanat Yönetmeni değil, 'Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı'nın bağlı olduğu Genel Sekreter Yardımcısı' başkanlık edecektir. Genel Sanat Yönetmeni müdürlük makamının da altında bir kuklaya dönüştürülüp, kurulda seçilmiş sanatçıların yerine belediye memurları oturtulacaktır.
Bu yönetmelik, Şehir Tiyatrosu'nun tüm iradesi elinden alınarak belediyelere ait herhangi bir şube müdürlüğü olma yolunda ilan edilen idam fermanıdır. Özgür vicdanlarda kabulü mümkün değildir. Unutulmamalıdır ki Şehir Tiyatrosu sadece oy veren seçmenlerin değil, vergi ödeyen vatandaşların, izleyicilerin malıdır.
Karartılmak istenen sahnelerle ülkemizin ufkunun da karartılmak istendiğinin farkında olan bizler, özgür ve bağımsız bir sanat ortamında Şehir Tiyatrosu'nun 98 yıllık kültür birikiminin gelecek kuşaklara devredilebilmesi için sağduyu sahibi tüm vatandaşlarımızı, seyircilerimizi, ülkemizin tüm aydın ve sanatçılarını bizlerle birlik olmaya, seslerini sesimize katmaya çağırıyoruz." (HK)
* İmza kampanyasına katılmak için tıklayın.