İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Ortak enerjimiz, ortak geleceğimiz” sloganıyla bugün Haliç Kongre Merkezi'nde başlayan konuştu.
İstanbul'u bulunduğu coğrafyada lider şehir yapmak için çalışmalarını sürdürdüklerini vurgulayan İmamoğlu, “İstanbul'da düşük karbon salmına geçiş için yeni teknolojilere çok önem vereceğiz. Bu konudaki çalışmalarımızı hızlıca başlattık” dedi.
TIKLAYIN - Türkiye'de İklim Grevi: Çöküş Sistemini Değiştirmemiz Gerekiyor
İmamoğlu’nun konuşmasından satırbaşları:
“Enerji ve çevre konuları öncelikli”
“Kıtaları buluşturan İstanbul, tüm sektörün bölgesel ve küresel işbirliği buluşmalarına da kucak açmıştır. Potansiyeli özellikle geliştirmek ve daha iyi seviyelere ulaştırmak çok önemli bir hedefimiz olacaktır. İstanbul'a bunları katarken, elbette evrensel değerler ile dünyada söz edilen bir kent olmak istiyoruz.
“Bu kimliği ön planda tutarak, bu şehrin adil, yaratıcı, aynı zamanda yeşil bir kent olması hususunda vizyonumuzun içerisinde enerji ve çevre konuları çok ama çok öncelikli olacaktır.
“Bu çerçevede İstanbul'da düşük karbon salınımına geçiş için yeni teknolojilere çok önem vereceğiz. Bu konudaki çalışmalarımızı hızlıca başlattık.
TIKLAYIN - "2018'de Karbon Emisyonları Rekor Kırıyor"
“Küresel ısınmadan kaynaklı ölümler çok fazla”
“Başka bir dünya yok. Dünya bir tane... Dünyadaki 7 milyar insanın tek bir yuvası ve tek bir evi var. Çünkü bu tercihlerin iklim krizi ile mücadelede ve bu kapsamda global işbirliği yapmadan çocuklarımızın geleceği için hep birlikte çalışmamız gerektiğinin çok önemli olduğunun altını çizmek isterim.
“Bilimsel araştırmalar bize, bir yılda trafikte hayatını kaybeden yurttaşlarımızdan daha çok küresel ısınma kaynaklı olaylardan dolayı insanların hayatını kaybettiği istatistiklerini vermekte.
TIKLAYIN - "Türkiye En Kirletici 20 Ülkeden Biri; Paris Antlaşması'nı Onaylamalı"
“Ayrıca giderek daha sıklaşan biçimde, beklenmedik zamanda birçok doğal afeti yaşamaktayız. Başta doğal afet ve seller olmakla beraber.
“İyi yaşam koşulları sorumluluğumuz”
“2019 yılında bile kıyaslandığında, geçmişe nazaran daha fazla sel baskınını ülkemizde yaşamaktayız. Bilimsel çalışmalar ile birlikte, Türkiye'de kirli hava yüzünden hayatını kaybeden insanların fazlalığı, bununla birlikte büyük metropollerde, her zaman insanların yaşamayı tercih ettiği kentlerde yaşamın, ne kadar insanı etkilediğini ve bu anlamda nüfusun geleceğini düşünmenin özellikle yerel yönetimlerin vazgeçilmez bir prensibi olması gerektiğinin de bilincindeyiz.
TIKLAYIN - İBB'den Sel Baskınlarına Karşı Eylem Planı
“Bu büyük nüfusa daha iyi yaşam koşulları yaratmak için çok büyük sorumluluğumuz var.
“Sürdürülebilir enerji yatırımları yapacağız”
“İstanbul'un yeni yönetimi olarak da şehirde yaşayan herkesin katılımı ile iklim eylem planları düzenlemekte kararlıyız. Küresel iklim değişikliğine neden olan endüstriyel uygulamalar yerine, sürdürülebilir enerji yatırımlarının artırılması ve düşük karbon ekonomisinin sağlanması hususunda çok kararlı hamleler yapacağız.
TIKLAYIN - İklim Acil Durumu Bir İnsan Hakları Konusu
“Bu alanda hayata geçirilen projeler İstanbul'u sadece değil ülkemizde, bulunduğumuz coğrafyada İstanbul'u lider şehir yapma hedefini de mutlaka gözetiyoruz. Bugün sizlere ev sahipliği yapan İGDAŞ'ın çalışmaları, bu hedeflerimizin gerçekleşmesinde çok önemli mihenk taşlarından biri olacaktır.
“Hiç şüphesiz doğal gazın çevreciliği, İstanbul'un hava kalitesinin korunmasında olmazsa olmazlardan birisidir.”
Küresel ısınma ve karbon emisyonuKüresel Karbon Projesi için hazırlanan Küresel Karbon Bütçesi raporuna göre, 2017'de yüzde 1,6 artan karbon emisyonunun 2018’de yüzde 2,7 oranında daha artması bekleniyorDU. Küresel CO2 emisyonlarındaki bu artış, Paris Anlaşması'nın küresel ısınma karşısında "2°C derecenin altında" hedefini de tehlikeye sokuyor. TIKLAYIN - Paris İklim Anlaşması'nda Merak Edilenler Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli IPCC'ye göre, küresel ısınmanın 2°C derecenin oldukça altında tutulması için emisyonların 2030 itibarıyla yaklaşık olarak yüzde 20 azaltılması ve 2075 itibarıyla sıfırlanması gerekiyor. Küresel ısınmanın 1,5°C derecenin oldukça altında tutulması için ise, emisyonların 2030 itibarıyla yüzde 50 oranında azaltılması ve 2050 itibarıyla sıfırlanması gerekiyor. Karbon emisyonu nedir?Karbonun atmosfere salınması anlamını taşır ve sera gazlarını ifade eder. Atmosferdeki insan kaynaklı sera gazı yoğunluğu, 1850’li yıllardaki sanayi devrimi ile hız kazandı. Atmosfere salınan bu gazlar havanın ısısının artmasına ve dünyanın soğuyamamasına neden olarak, iklimlerin olması gerektiğinden daha sıcak seyretmesine neden oldu. Karbon salınımındaki artışın en büyük sorumlusu ise fosil yakıt kullanımı olarak ifade ediliyor. |
(TP)