Bugün yayın hayatına başlayan Özgür Gündem gazetesi arka sayfasını 17 yıl önceki Özgür Gündem'de çalışırlarken öldürülen gazeteciler Musa Anter, Hüseyin Deniz, Hafız Akdemir, Ferhat Tepe, Yahya Orhan, Kemal Kılıç, Nazmi Babaoğlu'nu anmaya ve ailelerinin Özgür Gündem'e "hoş geldin" mesajlarına ayırdı.
bianet Özgür Gündem haberinden özetle aktarıyor.
Dicle Anter: "Özgür Gündem'in tekrar yayına başlaması beni hem çok sevindirir hem de duygulandırır. Bu babamı tekrar diriltmek gibi bir şey olur. Söz vermiştik hepimiz 'Kalemini yerde bırakmayacağız' diye. Kalem yerde bırakılmadı."
Dicle Anter, Özgür Gündem'e yazılar yazarken 20 Eylül 1992'de Diyarbakır Seyrantepe semtinde bir JİTEM elemanı tarafından öldürüldüğü iddia edilen Musa Anter'in oğlu. Musa Anter Mardin, Nusaybin Zivingé köyü doğumlu Anter öldürüldüğünde 72 yaşındaydı.
İshak Tepe: "Benim oğlum çalıştı, sonra da acımasızca katledildi. Çocuklarımız orada çalıştı. Bizim çocuklarımız geri gelmez ama Özgür Gündem'le teselli buluruz. O da bizim çocuğumuz gibidir. "
Özgür Gündem Bitlis muhabiri Ferhat Tepe 28 Temmuz 1993'de sivil giyimli ve telsiz kullanan kişilerce kaçırıldı, 18 Ağustos günü Hazar Gölü'nün Sivrice kıyısında bir balıkçı tarafından ölüsü bulundu. Ferhat Tepe 18 yaşındaydı. "
Newroz Deniz: "Eğer abim Hüseyin Deniz yaşıyor olsaydı, arkadaşlarını yalnız bırakmazdı. Bizim için gazete ağabeyimden bize kalan kalemdir. Aslında bizim için hiç kapanmamıştı."
Hüseyin Deniz Özgür Gündem Forum köşesinde yazıyordu; 9 Ağustos 1992'de, Urfa Ceylanpınar'da işine giderken kafasına ateş edildi, 10 Ağustos'ta Urfa Devlet hastanesinde öldü; ,36 yaşındaydı.
İrfan Babaoğlu: "Tekrardan yayına başlaması hem tarihsel bir çağrışım yaratacak hem de bu geleneğe bağlılığı bir kez daha gösterecek. Yani kardeşimin kalemi yerde kalmadı. Kimsenin söylemediğini söyledi, kimsenin yazamadığını yazdı, cesurdu, koıkusuzdu."
Nazım Babaoğlu 12 Mart 1994'de gazetenin Urfa bürosunda çalışırken bir telefon üzerine Siverek'e gitmek üzere çıktı, bir daha kendisinden haber alınamadı; 20 yaşındaydı.
Mahmut Kılıç: "Kardeşlerimizin can pahasına çıkardıkları bir gazeteydi. Bu yüzden geleneğin devam etmesi önemli. Benim istediğim tek bir şey var. O da basın şehitlerimiz unutulmasın. Onlarla ilgili yazılar yazılsın, onlar bu halka öğretilsin."
Mahmut Kılıç'ın kardeşi Kemal Kılıç Şanlıurfa temsilcisi olarak çalışırken 18 Şubat 1993'de kaçırılmak istendi, kaçırılamayınca öldürüldü; 30 yaşındaydı.
Türkan Orhan: "Eşim Yahya Orhan'ı kaybettim ama her şeye rağmen ödenen onca bedele rağmen yine de çok mutlı oluyorum. Bu haberi duyduğuma öyle sevindim ki. Yani dünyaları bana verdiniz. "
Yahya Orhan Batman Gercüş'ten, muhabir olarak çalışırken 31 Temmuz 1992'de evinin önünde kurşun yağmuruna tutuldu: 28 yaşındaydı. (EG/EÖ)