Erzincan'ın İliç ilçesindeki Çöpler köyünde kurulan Çöpler Kompleks Maden İşletmesi’nde (kamuoyunda bilinen adıyla İliç altın madeninde) 21 Haziran 2022’de, gece saatlerinde siyanür içerikli solüsyon taşıyan boru hattında oluşan hasar nedeniyle yaklaşık 20 metreküp siyanürlü atık çevreye yayıldı.
Altın madeni, Anagold Madencilik SSR Mining ve Çalık Holding’e ait bir şirket olan Lidya Madencilik şirketlerinin işbirliğiyle faaliyetlerine devam ediyor.
Maden, son olarak dün (13 Şubat) sahasında meydana gelen yığın liç çökmesiyle gündeme geldi. Yetkililerin açıklamalarına göre toprağın altında en az dokuz madenci var.
Bugüne dek İliç altın madeni ve madene karşı yaşam savunucuları ile ekoloji hareketlerinin verdiği mücadeleye dair bianet’te yayımlanan haberlerin bir bölümünü aktarıyoruz.
Türkiye'nin Siyanür Tehlike Haritası
2016: Yürütmeyi durdurma
20 Aralık 2016’da altın madeni projesinin "Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Gerekli Değildir" kararının yürütmesi durduruldu.
Dersim Kültürel ve Doğal Miras Koruma Girişimi adına avukat Barış Yıldırım’ın dört yurttaş adına açtığı davada Erzurum 1. İdare Mahkemesi, yürütmeyi durdurma kararında davacıların talebini yerinde buldu.
Mahkeme, altın madeni projesinin çevreye vereceği zararların tam olarak hesaplanmasının ancak kapsamlı bir ÇED raporu ile ölçülebileceği belirtti.
“Hayvanlar ölüyor, tarım bitti”
Siyanür sızıntısından önce, 29 Nisan 2022’de altın madeninin siyanürlü atık havuzunun bölge ve bölgedeki canlı yaşamı için büyük risk oluşturduğunu söyleyen İliçliler, bianet'e konuşmuş ve şöyle demişti:
“Gelip Doğu Anadolu'nun orta yerine, çevre kentlere ve tüm Türkiye'ye zehir açan bir atık havuzu koydular. Sivas'a, Tunceli'ye, turistik ve koruma altındaki Karanlık Kanyon'a komşu bu havuz. Biz köylüler olarak altın madeninin kapasite artışı durdurulsun diye harekete geçtik ve sonra gördük ki siyanür havuzundaki su neredeyse üçte iki azalmıştı. Ama bu su nereye gitmiş? Polarizasyon sistemiyle atmosfere. O zehirli suyu, atmosfere püskürtmüşler. Bu havuzun içinde sadece siyanür yok. Altını hızlı ayrıştırabilmek için liç denilen hammaddenin üstüne sülfürik asit ve silika döktüklerini öğrendik.
İliç’in nihai tanıtım raporunda 'erozyon' ve 'heyelan' riskleri
"Siyanürden etkilenen insanlar vefat ettiğinde onlara kimse dokunamıyor bile, mezarlarına kireç dökülüyor. Şimdi bakıyoruz İliç'in göbeğinde açık bir siyanür havuzu var. Kuşlar, havuzun üzerinden geçerken ölüp havuza düşüyor.
"Bölgedeki tarım ve hayvancılık faaliyetleri durmuş durumda. Arıların sayısı hızlıca azalıyor. Erzincan peynirinin üretimi, hayvancılık faaliyetleri yapılamadığı için neredeyse durma noktasında. Bu faaliyetlerin durdurulması için ne bekleniyor?”
Siyanür sızıntısı
21 Haziran 2022 gecesi, İliç altın madeninde siyanür içerikli solüsyon taşıyan boru hattında oluşan hasar nedeniyle yaklaşık 20 metreküp siyanürlü atık çevreye yayıldı.
Erzincan Valiliği, 24 Haziran'da yaptığı yazılı açıklamayla altın madeninin yığın liç sahasına siyanür içerikli solüsyon taşıyan boru hatlarında arıza meydana geldiğini duyurarak sızıntıyı doğruladı.
Meydana gelen kazada yaklaşık siyanürlü solüsyonunun Fırat Nehri'ne aktığına dair kamuoyunu bilgilendiren Valilik, maden işletmesi hakkında çevreyi kirlettiği iddiasıyla soruşturma başlattı.
İliç Cumhuriyet Başsavcılığı da işletme hakkında TCK'nin "çevreye zarar verecek şekilde, atık veya artıkların toprağa, suya veya havaya verilmesi" hükmünü içeren 182'nci maddesinde düzenlenen "çevrenin taksirle kirletilmesi" suçundan soruşturma açtı.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, maden işletmesine 2872 sayılı Çevre Kanunu'na dayanarak en üst sınırdan (16 Milyon 441 Bin TL) ceza kesti. Şirketin faaliyetleri geçici süreliğine durduruldu.
Ekoloji örgütlerinin protestosu
1 Temmuz 2022’de İstanbul’un Kadıköy ilçesinde basın açıklaması yapan ekoloji örgütleri madenin kapatılması talebiyle yetkililere seslenerek “"Göreviniz bu ekoyıkımı durdurmak, gelecek nesillere ve bize can veren habitata borcumuzdur," dedi.
Ekoloji örgütleri açıklamasında özetle şöyle dedi:
"Medeniyetler beşiği Mezopotamya, ekoloji örgütlerinin mücadelesine rağmen yıllardır zehir solumaya mahkûm ediliyor. Israrla siyanüre, siyanürün çözdüğü ağır metallere boğuluyor. Son iki ayda atık havuzundaki sızıntısı olağan hale geldi. Çöpler Altın Madeni'nde yaşananlar kaza değil; doğaya ve yaşam alanlarına saldırıdır.
“İki yüzlülükte sınır tanımayan şirketler kâr elde etmek için gelecek nesillere çözümü olmayan sorunlar devretmektedir. Orman ve nehirler sermayeye ait değildir. Tüm bu sürecin sonunda doğa neredeyse tümüyle yok edildiğinde buralardan çıkarılacak bir miktar altının değeri olamaz.
“Denetimsiz, kontrolsüz ve hoyratça sürdürülen sömürge madenciliği faaliyetlerine verilen bu skandal ceza, hafif bir fırça olmaktan öteye gidememiştir. Muhtemelen iştahları daha da kabartmış ve şımarıkları daha da cesaretlendirmiştir."
İLİÇ ALTIN MADEN SAHASINDA ÇÖKME
İlhan Cihaner: Devlet tüm kurumlarıyla bu yağmacı sistemin arkasında duruyor
TTB’den suç duyurusu
18 Temmuz 2022’de Türk Tabipleri Birliği (TTB), altın madenindeki siyanür sızıntısı ile ilgili Anagold Madencilik ve yetkili kamu görevlileri hakkında suç duyurusu yaptı.
TTB'nin suç duyurusunda Erzincan Valiliği'nin açıklamasının aksine siyanür içerikli solüsyonun toprakta hapsolmadığı, önemli bir kısmının gaz fazına geçerek havaya dağıldığı ve sorunun çözüldüğü algısının gerçeği yansıtmadığı belirtildi.
Bölgede tüm canlılar için yaşanabilecek risklerin bilimsel veriler ışığında sunulduğu suç duyurusu metninde ÇED raporlarına, resmî tutanaklara, numune analizlerine, bilirkişi incelemelerine ve uzman görüşlerine de yer verildi.
Meslek örgütlerinden dava
2021 yılında aralarında TTB ve TMMOB’un da bulunduğu meslek örgütleri, altın madeninin son ÇED olumlu kararı için itiraz davası açtı. Açılan davada projenin çevre üzerinde yarattığı ve yaratacağı tahribata değinildi.
Meslek örgütleri, siyanürlü altın madenciliği yönteminin barındırdığı riskler itibarıyla vazgeçilmesi gereken bir yöntem olduğunu, bölgenin depremsellik ve heyelan açısından tehlikelerini de ayrıntıları ile ele aldı. Tüm bunlara karşı ve yargılama süreci devam ederken dilekçelerde belirtilen riskler gerçekleşmesine rağmen, mahkemece bilirkişi heyetine ve raporuna sunulan hukuka aykırılık iddiaları karşılanmadı ve ÇED raporundan alıntılarla davanın reddine karar verildi.
Meslek örgütleri, 1 Aralık 2022’de altın madeninin son ÇED olumlu kararı için açılan itiraz davasından sonra ortak bir basın açıklaması düzenledi.
İliç Altın Madenindeki siyanür sızıntısı üzerine birlikte düşünmek
TMMOB Genel Sekreteri Dersim Gül, dava ve altın madeniyle ilgili şöyle dedi:
"Ortaya çıkan somut çevresel etkiler ve riskler göz önünde bulundurularak, bilimsel ve hukuksal açıdan birçok sorun barındıran ÇED olumlu kararının ve telafisi imkânsız zararlara neden olacağı açık olan kapasite artırımı işleminin acilen iptal edilmesi, durdurulması ve işletmenin kapatılması hayati öneme sahiptir.
"Bu proje faaliyete başladığı yıllardan itibaren buradaki doğal çevrenin tahribata uğramasına, tarımsal faaliyetlerin hayvancılığın zarar görmesine yol açan yürütülen sömürge madenciliği ile ülkemizin kaynaklarının yabancı şirketlere aktarılmasına yol açan bir projedir. Siyanürlü altın işletmeciliği niteliği itibari ile çevre açısından çevre ve insan sağlığı açısından göze alınamayacak riskler barındıran bir yöntemdir.”
Mücadele
15 Aralık 2022’de altın madenine karşı verilen mücadele ile ilgili İliç savunucusu Sedat Cezayirlioğlu, dönemin Emek Partisi (EMEP) Erzincan İl Başkanı Haydar Polat ve çevre aktivisti Oruç Karacık bianet’e konuşarak şöyle dedi:
“Büyük endişe duyuyoruz. Anagold Madencilik Şirketi şimdilik İliç'te maden çıkarıyor, ileride Dersim'e doğru gidecekler. Ovacık'ta birkaç köyde de sondaj çalışması yaptıklarını duyuyoruz. Bu şirket devletten aldığı destekle birlikte işlerini daha da büyütmeye çalışıyor.
"Kaz Dağları'nda daha altın madeni çıkartılmadan çok büyük orman alanı yok edildi ve altın madeni çıkarılmaya başlansaydı doğanın bütün alanları yok edilecekti. Şu anda orada ağaç dikilse büyüyecek durumda. İliç'te ise artık ağaç dikmenin bir anlamı yok.
“10 ton altın aldılarsa 10 milyon ton doğa parçası toz haline getirilip siyanürden geçiyor. Tonlarca arsenik, cıva ve kurşun açığa çıkıyor, bunlar da siyanür havuzunda duruyor. Şirket, bu atıkların hepsini bırakıp gidecek. Altın madeni çıkarılan yerde kazalar da olacaktır ama kaza olmasa bile atıkların buharlaşması nedeniyle bile insanlar kanser oluyor.”
Kapasite artışı
Altın madeninin kapasitesi 2020 yılında, Murat Kurum döneminde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından ikinci defa artırıldı.
O dönem, bakanlığın internet sitesinden konuya ilişkin şu açıklama yapılmıştı:
“Erzincan ilinin İliç ilçesi Çöpler mevkiinde Anagold Madencilik San. ve Tic. A.Ş. tarafından yapılması planlanan 847, 49729 ve 20067313 Ruhsat Nolu Çöpler Kompleks Madeni 2. Kapasite Artışı ve Flotasyon Tesisi projesi ile ilgili olarak Bakanlığımıza sunulan ÇED Başvuru Dosyası Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği’nin 8. maddesi doğrultusunda incelenmiş ve uygun bulunmuş olup, projeye ilişkin ÇED Süreci başlamıştır.” (TY)