*New York. Fotoğraf: AA-(Geçtiğimiz hafta arşivi)
Yeni tip koronavirüs Covid-19 salgının ardından New York'ta araştırmacılar seyahat ve günlük ulaşımın dünya çapında kayda değer şekilde azalmasının ardından bunun karbon emisyonlarına etkisini araştırdı.
BBC International'a bilgi veren araştırmacılar dünyadaki karbon monoksit oranının geçen yıl bu zamanlara göre yaklaşık yüzde 50 oranında düşük olduğunu tespit etti.
Ancak uzmanlar bu rakamların salgının bitmesiyle aniden yükselmesi uyarısında da bulundu.
Çin'de yüzde 25 düşüş
*NASA verileri.
Rakamlara göre New York'ta trafik bir önceki sene aynı döneme göre yüzde 35 azaldı. Columbia Üniversitesi verilerine göre kent üzerindeki atmosferde karbon emisyonunda da yüzde 5 ila 10 arasında düşüş yaşandı.
Corbon Brief adlı iklim sitesinin analizlerine göre Çin'de iki haftalık süreçte enerji kullanımı ve emisyon oranları yüzde 25 oranında düştü. Uzmanlar Çin'in genel karbon emisyonunun bu yıl totalinde yüzde 1 oranında düşmesini bekliyor.
"Sıradışı şekilde daha az"
Columbia Üniversitesi'nden Profesör Róisín Commane, "New York için özellikle geçen bir buçuk yıllık süre göz önüne alındığında sıra dışı bir düşüş" şeklinde konuştu ve ekledi:
"Ve bu şimdiye kadar gördüğümün en temizi! Normalde Mart ayında göreceğimiz kirliliğin yarısından daha az."
Çin ve Kuzey İtalya
Hem Çin'de hem de Kuzey İtalya'da direkt olarak araba yolculuğu ve endüstriyel aktiviteyle bağlantılı olan nitrojen dioksit oranında da düşme kaydedildi.
East Anglia Üniversitesi'nden Profesör Corinne , "Rakamlar pandeminin nasıl sonlanacağına ve geçici kapatmaların ve yasakların nasıl genişleyeceğine bağlı olarak değişecek. Ancak büyük olasılıkla bu yıl küresel karbon emisyonları düşmüş olacak" dedi.
"Sistemleri yenileyebilir"
Bilim insanı aynı zamanda bunun "hükümetler için ekonomilerini yeniden düzenleme ve fosil yakıtlara bağlanmama konusunda" bir fırsat olabileceğini söyledi.
Mevcut sistem dünyayı nasıl etkiliyor?
İklim Krizi yazı dizimiz yazarlarından Abdullah Aksu, mevcut ulaşım sistemi ve enerji çeşitlerinin dünyayı nasıl etkilediğini şöyle aktarmıştı:
Kullanımda olan bu enerji çeşitlerinin hepsi doğayı tüketiyor. Bir başka deyişle iklimi istikrarsızlaştırıyor, felakete ve yok oluşa adım adım değil, koşar adım yaklaştırıyor.
Evet, petrol küresel ısınmanın bir numaralı nedeni ya da sanığı... Fosil yakıtlar sınıfından olan petrole aynı aileden doğal gaz ve kömür eşlik ediyor. Yani "doğal" gaz ve kömür, JES, RES, Termik Santral ve HES'ler küresel iklim krizinde petrolün, cürümleri oluyor.
Petrol, ister otomobilde traktörde, ister ısınmada her nerede kullanılırsa kullanılsın yanma sırasında/sonucunda ortaya çıkan karbondioksit iklimin değişmesine, istikrarsızlaşmasına neden oluyor, sera gazlarına katkı koyuyor, kömür ve doğal gazlar gibi.
İlk 10 büyük firma petrol şirketi
Uluslararası Enerji Ajansı'nın (UEA), 2030 yılına kadar yaptığı öngörüler şöyle: Atmosfere salınan enerji kaynaklı sera gazları içinde petrolün payı yüzde 39. 2030'da petrolün payının yüzde 35'lere gerileyeceği, doğal gaz payının yüzde 20'den 22'ye çıkacağı tahmin ediliyor. Kömürün payı ise yüzde 27.
Görüldüğü gibi dünyanın para akışı ve politikalarının oturduğu eksenin büyük bölümü hala petrol. Dünyanın en büyük 500 firması arasındaki ilk 10 firmanın beşi petrol şirketleri. Bunlar da; Exxon Mobil, Shell, BP, Chevron ve Total.
Geriye kalan 3 firma otomotiv endüstrileri. Bunlar da; General Motors, Toyota, Daimler Chrysler. Otomativ endüstrileri otomobil yani kara taşıtları üretir, otomobiller de petrol tüketir. Petrole dayalı sistem otomativ ve enerji sektörlerine dayalı. Birbirinden besleniyor, semiriyor.
Bu listenin ikinci onunda yine petrol, otomativ ve enerji şirketleri yer alıyor. Örneğin 11. sırada General Elektrik, 12 sırada Ford Motor, 16, sırada Volkswagen boy gösteriyor. Saptanması gereken bir başka nokta ise birinci sırada yer alan Wall- Mart Stores bir gıda firması ciroda birinci sırada ama kârlılıkta 10. sıradaki Total petrol şirketinin gerisinde.
Petrolcüler, otomativciler ve kömürcüler üçlüsü Amerika seçimlerini yönlendirmek için kesenin ağzını açmıyorlar, her daim açık tutuyorlar.
Çünkü dünya ekonomi ve politikası üzerinde etkili ve "yetkili" olan Amerika yönetiminde etkili olmak onu ele geçirmek demek; dünyanın diğer ülkelerinde de sömürülerinin önünü açma ve sürdürmeleri demektir. Bunu biliyorlar.
Fosil yakıt lobileri sadece partilere rüşvet pardon bağış yapmakla yetinmiyorlar. Bazı konularda düzenlenen konferanslarda çubuğun kendilerinden yana bükülmesi için sponsor oluyorlar. Sözde bilimsel enstitüler kuruyor ve destekliyorlar.
(PT)