Küresel iklim değişikliğini durdurmak için Paris İklim Zirvesi’nde görüşmeler devam ederken WWF "İklim Değişikliğinin Türler Üzerindeki Etkisi" adlı raporunda iklim değişikliğinin etkilediği 10 önemli türü mercek altına aldı.
Rapora göre risk altındaki şu türler incelendi: panda, kutup ayısı, orangutan, afrika fili, mavi balina, yeşil deniz kaplumbağası, yabanarası, aslanayağı, elkhorn mercanı ve insan.
WWF Yaşayan Gezegen Raporu’na göre, dünya, biyoçeşitlilik konusunda kayda değer ve hızlı bir düşüş yaşıyor.
10 binden fazla omurgalı popülasyonunda (memeliler, kuşlar, balıklar, sürüngenler ve amfibiler) 1970 ve 2010 arasında yüzde 52 oranında düşüş yaşandı.
Uluslararası Doğayı Koruma Birliği’nin (IUCN) tahminlerine göre, kuş türlerinin yüzde 35’i, amfibilerin (çift yaşamlılar) yüzde 52’si ve kayalık mercanlarının yüzde 72’si iklim değişikliğinin etkileri karşısında özellikle savunmasız kalacak.
Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC), hazırladığı 5. Değerlendirme Raporu’nda, insan faaliyetleri sonucu gerçekleşen iklim değişikliğinin, insanların ekosistemler ve yaban hayat üzerindeki mevcut baskısını şiddetlendirdiğini ve böylece bizi altıncı bir soy tükenmesi olayına sürüklediğini doğruladı.
Kutup ayıları iklim değişikliğinin tehdidi altında. Kuzey Kutup Bölgesi (Arktik), küresel ortalamanın yaklaşık iki katı hızla ısınıyor, bu da deniz buzunun erimesi ve kalan buz örtüsünün incelmesiyle birlikte kutup ayılarının yaşam alanlarını küçültüyor. Kutup ayıları, buz üstünde dinlenen ve yavrulayan fokları avlamakta uzmanlaştığı için azalan deniz buzu, av döneminin kısalması ve sonuç olarak kutup ayılarının daha uzun süre beslenmeye ara vermesi anlamına geliyor. Rüzgar ve akıntıların etkisiyle incelmiş buzun sürüklenmesi, kutup ayılarının tanımadıkları bölgelere taşınmasına sebep olabileceği gibi, onları yüzen bir buz kütlesi bulmak için açık denizde uzun süre yüzmeye, ya da kuru toprağa dönmeye zorlayabilir. Deniz buzu kaybının artmasıyla kutup ayılarının boğulma riskinin de artması bekleniyor. |
Mavi balinanın Antarktika Okyanusu’ndaki yaşam alanı, iklim değişikliğinin besinleri üzerindeki etkilerinden dolayı değişime uğruyor. Bu durum mavi balina popülasyonu üzerinde ciddi bir olumsuz etki yaratabilir. Küresel iklim değişikliği ve atmosferdeki karbondioksit miktarının artması (fosil yakıt kullanımı) nedeniyle okyanus sularının asitlenmesi, kril popülasyonunu (mavi balinanın temel besini) etkileyebilir. İklim değişikliği nedeniyle dünya üzerindeki önemli balina yaşam alanlarının da güneye kayacağı öngörülüyor. |
Küresel ısınmanın sebebi olmalarına rağmen insanlar da iklim değişikliğinin kurbanı olacak. Çevre koşulları değişecek ve sağlıklarının toplumsal ve çevresel belirleyicilerini (temiz hava, temiz içme suyu, yeterli miktarda besin ve barınma güvenliği) etkileyecek. İklim değişikliği, dünya genelindeki çatışmalı durumların ve gerilimlerin kökünde yatan zorunlu göçlerin çoktan bir sebebi haline gelmiş durumda. Örneğin, Vanuatu Adaları ve Papua Yeni Gine’deki bazı topluluklar, su seviyesindeki yükselme sebebiyle göç etmeye başlıyor. Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC), 2050 yılına gelindiğinde dünyada toplam 250 milyon iklim göçmeni olacağını öngörüyor. Geçtiğimiz yıllarda ortaya çıkan sıcak hava dalgaları (örneğin Kuzeybatı Avrupa, Amerika Birleşik Devletleri, Rusya, Pakistan ve Hindistan’da) ve aşırı su basmaları olağan hale gelecek ve birçok yaşlı, hasta ve yoksulun sıcaklıkla bağlantılı sebeplerle ölümlerine yol açacak. Aşırı yağışların sıtma taşıyan sivrisinekler gibi hastalık taşıyıcı türleri besleyip koruması ve dang humması gibi başka hastalıkları getirmesi de olası. Ama en büyük risk iklim değişikliğinin sebep olduğu doğal felaketlerden kaynaklanıyor. Daha şiddetli kasırgalar, seller, toprak kaymaları, çığlar, orman yangınları ve iklim değişikliğinin diğer yıkıcı birçok sonucundan insanlığın en az yarısı etkilenebilir. (NV) |