Yasemin Özek'in kaleme aldığı Epsilon Yayınları'ndan çıkan "Bu Böyle Yarım Kalmayacak" kitabının lansmanı dün akşam Kültür 365'te yapıldı. Yazarın 2020 yılında yayımlanan "Angeliki ve Mehmet/ Eski Zamandan Bir Beyoğlu Aşkı" kitabının devamı olan eser, İstanbul'da başlayan hikâyeyi karşı yakaya, Selanik'e taşıyor. İki kitaplık bir seri olan eserin ortaya çıkış sürecini ve yolculuğunu Yasemin Özek bianet'e anlattı.
"Yazdıklarım aslında Beyoğlu'na gönül borcum"
Özek yaşadığı semtten beslendiğini ve bunun kitabın ortaya çıkış sürecine katkı sunduğunu şu sözlerle açıkladı:
"Yaklaşık dört sene önce Beyoğlu'nda yaşıyordum. Ve bir gün Beyoğlu'nda yürürken Beyoğlu'nun aslında tarihe karşı ne kadar dik durduğunu ve orada ne kadar büyük güzellikler olduğunu hatırladım. Dönem yazmayı da seven bir yazar olarak aslında yazdıklarım Beyoğlu'na biraz da gönül borcu diyeyim. Orada geçen bir aşk hikâyesi anlatmaya karar verdim. Çünkü Beyoğlu 'kültür mozaiği' tanımını en iyi veren semtlerimizden birisi. Bir aşk hikâyesi anlatırken de masalsı bir hava olsun istedim. Dönemin de öyle olmasını istedim ki bana kalırsa 1970'ler öyle. Hilton, Markiz kıymetli bulduğum Beyoğlu mekânlarını romanda kullandım.
"O dönemleri yaşayamayanlar da bunları unutmasın istedim ve Beyoğlu Balık Pazarı'nda geçen bir hikâye tasarladım. Bir meyhane işleten Angeliki ile karşısında bir ciğerci dükkânı olan Mehmet'in hikâyesini anlattım. Sonrasında bu akşam da lansmanı olan 'Bu böyle yarım kalmayacak' Epsilon Yayınları'ndan çıktı."
"Her bölüm bir şarkı adını taşıyor"
Özek, hikâyenin Beyoğlu'nda başladığını ama Selanik'te devam ettiğini söyledi:
"'Bu Böyle Yarım Kalmayacak'ta karşı kıyıya Selanik'e uzandık. Selanik de hayatımıza girdi ve hikâyeye dahil oldu. Kitaptaki her bölümün adı unutulmaz bir Klasik Türk Müziği şarkısından geliyor. Bunların çoğu Müzeyyen Senar'ın, Zeki Müren'in şarkıları. Kitaplarda kullandığım bu şarkıları bir listede topladık ve qr kodunu kitabın sonuna ekledik. Okuyucu eğer isterse bu kod sayesinde şarkılara ulaşıp, dinleyebilecek.
"İkinci kitap olan 'Bu Böyle Yarım Kalmayacak'ta Selanik'e uzandığımız için Yunanca şarkılar da kitaba girdi. En büyük gayretim iki yakanın kültürünü yetmişlerden bugünlere taşımak. Her zaman olduğu gibi ben kitabın her kelimesini çok büyük keyif alarak yazdım. Ama tabii ki her zaman olduğu gibi son söz okurda."
Yazdıklarını yaşanmış hikâyelere dayandırıyor
Yasemin Özek serinin ikinci kitabıyla tamamlandığını belirtiyor. Yazarlığa giriş serüvenini ise şu sözlerle özetliyor Özek:
"Ben 2004 yılından beri çeşitli dizilerde senaristlik yaptım. Fakat sonrasında senaristliği çok sevmekle birlikte anlatmak istediğim başka hikâyeler olduğunu keşfettim. Senaristliğe ilk olarak 'İki Gözüm Despina'yı yazmaya karar verdiğimde ara verdim. Daha sonra Yunanistan'a gidip kitabı orada tamamladım. Ben Türkiye'ye döndükten sonra 2017 yılında 'İki Gözüm Despina' basıldı. Geçtiğimiz sene, 2021 yılında, Yunanca'ya çevrildi. Yunan okurlarla da buluşma şansı yakaladık böylece.
"Muhtemelen 'Angeliki ve Mehmet' ile 'Bu Böyle Yarım Kalmayacak' önümüzdeki dönemde Yunanistan'daki okurlarla buluşacak.
"Bu şekilde yazmaya devam edeceğim. Özellikle dönem yazmayı çok seven bir yazarım. Bir hikâye anlatırken bir atmosfere, bir döneme, gerçekten yaşanmışlıklara dayandırmayı çok seviyorum. Ne kadar romanlarda kurmaca hikâyeler yazsam da fonda gerçekten yaşanmış hikâyeleri göstermeyi, anlatmayı ve bu hikâyeleri ölümsüz kılmayı daha çok seviyorum."
(ED/AÖ)