Konuyu değerlendiren Menard, "Düşüncenin en basit ifadesini hapisle cezalandırarak Türk Adaleti, Avrupa standartlarına erişme çabalarına ansızın kapısını kapatmış oluyor. Başkaya ve Kızılyaprak' a ait kararların infazının durdurulması ve gazetecilerin hapse gönderilmemesini istiyoruz. Ayrıca, Asiye Zeybek Güzel, Hasan Özgün, Mustafa Benli ve Kemal Evcimen isimli gazetecilerin derhal serbest bırakılması, Nureddin Şirin'in ise daha adil bir şekilde yargılanmasına yönelik çağrımızı da yineliyoruz" dedi.
Fikret Başkaya, İstanbul 2 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından Haziran 2000'de 1 yıl 4 ay hapisle cezalandırılmıştı. Basın yoluyla "bölücülük propagandası" (TMY 8/1 maddesi) yaptığı gerekçesiyle Başkaya'ya verilen ceza 26 Ocak 2001'de Yargıtay'ca onandı.
Fikret Başkaya'nın Avukatı Aydın Erdoğan'ın infazın ertelenmesi için yaptığı girişimlerin olumlu sonuç vermesi üzerine, cezanın infazı 29 Haziran 2001 tarihine kadar uzatıldı. Başkaya, Özgür Bakış gazetesinin 1 Haziran 1999 sayısında çıkan "Tarihi bir dava mı?" başlıklı suça gerekçe gösterilen yazısında, "Yöneticileri Kürt sorununu daima bir asayiş sorunu olarak algılayarak şoven, ırkçı ve milliyetçi bir politika izlemekle" eleştirmişti.
Ayrıca, Zeynel Abidin Kızılyaprak , Özgür Bakış gazetesinin okurları için hazırladığı "1900'dan 2000'e Kürtler" Kronolojik Albümü'nün editörü olarak kaleme aldığı yazılarda "bölücülük propagandası" yaptığı gerekçesiyle, İstanbul DGM'si tarafından 1 yıl 4 ay hapis ve 1.612.000.000 TL para cezasına çarptırıldı. Dağıtımı henüz gerçekleşmeden 2 Şubat 2000'de toplatılan Albüm'ün editörü Kızılyaprak hakkındaki karar 14 Mayıs 2001'de Yargıtayca onandı. Gazeteci, gelecek günlerde cezaevine girecek.
RSF, Avrupa Komisyonu'nun, "Avrupa Birliği'ne katılım yolundaki Türkiye'nin çabalarına ilişkin Olağan Raporu" nda, "İfade özgürlüğü durumu hala kaygı verici. Türkiye'nin Avrupa Birliği'yle yakınlaşması, başta ifade özgürlüğü, haber verme ve haber alma özgürlüğünü güvence altına alan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 10. maddesi olmak üzere, bu ülkenin İnsan Hakları alanındaki taahhütlerini yerine getirmesine bağlı bulunuyor"değerlendirmesin yaptığını hatırlattı.
RSF, Avrupa Komisyonu Başkanı ve 6 Mayıs 2001'de Türkiye'yi ziyaret eden Avrupa Parlamentosu'na üye milletvekillerine iki gazetecinin durumu hakkında bilgi ulaştırdı.