İnsan Hakları Derneği (İHD) Adana Şubesi Hukuk ve Cezaevi Komisyonları, kent civarındaki hapishanelerde meydana gelen hak ihlalleriyle ilgili rapor yayınladı.
Komisyonların 21 sayfalık raporunda, Tarsus T tipi kadın cezaevi, Tarsus T tipi 2 ve 3 nolu cezaevleri, Kürkçüler F tipi Cezaevi ile Osmaniye 2 Nolu T tipi cezaevindeki heyet görüşmelerinin sonuçları yer alıyor.
İHD Adana Şubesi, hapishanelerin hak ihlallerinin yaşandığı birincil alan olduğunu belirterek, “Sorunun temel çözüm yolu, evrensel hukukun kabul ettiği, insan onuruna yakışır bir anlayışın cezaevlerinde yaşamsallaşmasıdır” açıklamasını yaptı.
Adalet Bakanlığı verilerine göre, hapishanelerde 24 Ekim itibariyle 229 bin 790 tutuklu ve hükümlü bulunuyor. Toplam sayısı 384 olan cezaevlerinin kapasitesi ise 207 bin 339.
İHD hapishaneler komisyonunun hazırladığı 22 Haziran 2017 tarihli hasta mahpuslar raporuna göre de hapishanelerde 357’si ağır toplam 1025 hasta mahpus var.
Hapishanelerdeki hak ihlalleri
İHD Adana Şubesinin raporunda, hapishanelerde tespit edilen ihlaller şöyle sıralandı:
* Cezaevi girişinde çıplak arama. İtiraz halinde darp ve işkence. Darp raporunun geç verilmesi.
* Hasta mahpusların tedavilerinin yapılmaması veya geç kalınması.
* Hasta mahpusların muayenelerinin kelepçeli ve erkek asker gözetiminde yapılması.
* Koğuşu bulunan hapishanelerde, kapasiteden fazla mahpusun kalması, bazı mahpusların yerde yatması ya da iki mahpusun aynı ranzada yatması.
* Koğuşlarda ışıklandırmanın yetersiz oluşu, havalandırma alanının küçük olması, cezaevlerinin fiziki yapısının iklim koşullarına elverişsiz olması.
* İçme suyunun sağlıklı, hijyenik ve içilebilir olmaması.
* Çoğunlukla hukuka uygun gerekçeler olmadan disiplin cezaları verilmesi, disiplin cezalarına karşı yapılan itirazlara savunma hakkı ihlal edilerek infaz hakimliğince ret kararları verilmesi.
* İnfaz yasası ve yönetmeliği uyarınca, mahpuslara tanınan haftalık sosyal ve kültürel faaliyet sürelerine uygun davranılmayarak kısıtlamalara gidilmesi.
* Kanunen yasak olmayan kitap ve dergilerin verilmemesi.
* Askeri nizam ve ayakta sayım gibi “disipline etme amaçlı” uygulamalar.
* İnfaz koruma memurlarının mahpuslara karşı provoke ve tahrik edici söylem ve davranışları, mahpuslar arasında ayrımcılık yaparak ideolojik yaklaşımlarda bulunmaları.
“Çözüm için, güvenlikçi değil, insancıl hukuk”
Raporda, evrensel hukuk ilkeleri ve yasalarca tanınmış temel haklar baz alınarak, hak ihlallerinin ortadan kaldırılması için şu öneriler yer aldı:
* Güvenlikçi politikalardan vazgeçilerek “ insancıl hukuk” yönetim anlayışının benimsenmesi ve 2016 tarihli Avrupa Cezaevi kuralları tavsiye kararlarına uyulması.
* Anayasal güvence altına alınan temel hakları kısıtlayan kanun hükmünde kararnamelerin yürürlükten kaldırılması.
* Hasta mahpusların acilen, tam teşekküllü hastanelerde tedavilerinin yapılarak sağlıklı hijyenik ortamlarda iyileşmelerinin sağlanması. Hastaların tedavileri sırasında Türkiye’nin tarafı olduğu İstanbul protokolüne uygun davranılması.
* Cezaevinde yaşamını idame ettiremeyecek veya cezaevi koşullarının sağlığını olumsuz yönde etkilediği tespit edilen hasta mahpusların, infazlarının ertelenmesi.
* Cezaevlerinde iklim koşullarına uygun, hijyenik, sağlıklı ortamların sağlanması.
* İdarenin, keyfi tasarruflarından vazgeçerek evrensel hukuk ilkelerine uygun, mahpusların sosyal ve kültürel faaliyetlerden faydalanmasının sağlanması.
* Cezaevi personelinin, mahpuslarla ve avukatlarla iletişim halinde ve yasal mevzuat konusunda insan hakları bakış açısı çerçevesinde meslek içi eğitim almasının yoğunlaştırılması ve sürekli hale getirilmesi.
* Adil yargılanma hakkının ihlali olan avukat-mahpus görüşmelerin kayıt altına alınması uygulamasından vazgeçilmesi.
* Küçük çocuğu olan kadınların infazının ertelenmesi için yasal düzenlemelerinin yapılması.
* Ayrımcılık, şiddet ve kötü muamelede bulunan personel hakkında etkin soruşturmaların ve denetimlerin yapılarak gerekli hukuki süreçlerin ivedilikle sonuçlandırılması.
* Cezaevlerinin düzenli idari denetime ve sivil bağımsız heyetlerin izlemesine tabi olması.
* Çoğunlukla yasal olmayan gerekçelerle verilen disiplin cezalarından vazgeçilmesi, verilen disiplin cezalarına karşın yapılan itirazlarda adil yargılanma-savunma hakkı ilkesine riayet edilmesi.
* Mahpusların sevkinden vazgeçilmesi. Adil yargılanma hakkının tesisi için tutuklu mahpusların yargılamalarının yapıldığı şehirde tutulmaları, hükümlü mahpusların ise; ailelerinin ikamet ettiği yakın bölge cezaevlerinde bulundurulması. (AS)