Fotoğraf: BBC Türkçe
"Hep aynı odada tutuluyorlar ve dışarı çıkartılmıyorlar, ışıklar 24 saat açık tutuluyor, her gün yalnızca soğuk gıda, sandviç vs. veriliyor, ilaçlar alınmıyor, temiz havaya hiç ya da çok kısıtlı çıkartılıyorlar, kısıtlı temizlik ürünü veriliyor, ziyaretçi alınmıyor, valizleri ve özel eşyaları verilmiyor, çarşaflar ve yastıklar hiç değişmiyor, çamaşır yıkanamıyor."
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi'nin bugün (22 Ekim) açıkladığı İstanbul Havalimanı'nda tutulan yabancıların uğradığı hak ihlallerine dair raporunda öne çıkan tespitler böyle.
İHD raporda, turist olarak ya da sığınma amacıyla Türkiye'ye gelen ancak ülkeye kabul edilmeyen yahut Türkiye'yi transit geçerek başka bir ülkeye gitmeye çalışan ancak evraklarında sorun olduğu belirtilerek transit geçişine izin verilmeyip havalimanı tarafsız bölgede aylarca alıkonulan kişilerin yaşadıkları sorunlara ve karşılaştıkları ihlallerin mültecilik hakkına getirdiği kısıtlamalara odaklanıyor.
Kişi sayısı bilinmiyor
Resmi olarak açıklanmadığından bu durumdaki kişilerin sayısının tam olarak bilinemediğini belirten İHD, "Bu kişilerin uluslararası koruma başvurusu yapmalarındaki zorluklar kadar tutulma koşullarından kaynaklı sorunlar dikkat çekmekte, başvuru sonucuna kadar temel insani ihtiyaçların karşılanmadığı bu bölgede zorla tutulmaya devam edilmeleri, başlı başına ciddi insan hakları ihlallerine zemin yaratmaktadır" diyor.
Raporun derneğe yapılan başvurular, mağdur yakınları ve bu alanda çalışan avukatların aktarımları ve basında yer alan haberlerden yararlanılarak hazırlandığını aktaran İHD, yaşanan olaylarda; "şüpheye dayalı nedenlerle alıkonulma" denildiğini ancak somut gerekçe gösterilmediğine dikkat çekiyor:
"Şüphe nedenleri ortaya konulmadığı için 'hiçbir şeye dayanmayan/keyfi bir alıkonulma var' denilebilir. Ancak hukuken bunu bir alıkoyma olarak görmeyen idare, sorulan sorulara 'İdari gözetim kararı yoktur' diye cevap vermekte, hukuki bir çerçeveden yoksun bırakılan bu tutulma uygulamasına karşı hukuki itiraz prosedürü işlevsiz bırakılmaktadır."
TIKLAYIN - Suriyeli Mülteci Bir Yıldır Atatürk Havalimanında Tutuluyor
TIKLAYIN - Suriyeli Mülteci Muhammed İçin Acil Kodlu Kampanya
Avukata erişimleri engelleniyor
İHD, idarenin tutumunun da yaşanan sorunların çözümüne katkı sunmaktan uzak olduğunu ifade etti:
- Temel ihtiyaçlara erişim ve tutulma konusunda sorumluluk üstlenmeyen idare, avukata erişimi sistematik olarak engellemekte, kişilerin hukuki yardım almasına ciddi zorluklar yaratmaktadır.
- Görüşme talep eden avukatın, bir talep dilekçesinin havalimanı dışında bulunan Mülki İdari Amirlik birimine ulaştırması istenmekte, onay gelene kadar 1 haftayı aşan sürelerle görüşme engellenmekte, avukat bekletilmektedir. Görüşme taleplerine onay 1 haftadan önce gelmemekte, çoğu zaman da sessiz kalınmakta ve cevap dahi verilmemektedir.
- Bu durumda da başvurulabilecek bir hukuk yolu öngörülmediğinden avukatlar doğrudan Anayasa Mahkemesi'ne başvurup tedbir talep etmek durumunda kalmaktadırlar. Avukata erişim konusunda tedbir kararlarına imza atan Anayasa mahkemesi, uluslararası koruma başvurusunun alınmaması, zorla uçağa bindirilerek sınır dışı etme ve idari gözetim konularında ise tedbir taleplerini reddetmektedir.
Öneriler
"Havalimanı transit bölgede tutulma uygulamasına son verilmeli, Havalimanında uluslar arası koruma başvurusu yapan mülteciler derhal ülke içine alınmalı ve tüm diğer başvuru sahipleri ile aynı haklara sahip olmaları sağlanmalı ve gerekli hukuki düzenlemeler yapılmalıdır" diyen İHD, Havalimanı transit bölgede tutulma uygulaması sonlandırılana kadar acil uygulanmasını talep ettiği önerileri ise şöyle sıraladı:
- Mültecilerin havalimanı transit bölgede alıkonulması " idari gözetim" olarak tanımlanmalı ve idari gözetim uygulamasına dair yargı mekanizmasına tabi kılınmalıdır.
- Havalimanında tutulan mültecilerin uluslararası koruma başvurularının düzenli olarak kayıt altına alınması sağlanmalı, sistematik hale gelen başvuruların kayıt altına alınmaması sorununa karşı derhal etkili bir başvuru yolu oluşturulmalıdır.
- Havalimanında tutulan mültecilerin adli ve idari mekanizmalara erişimlerini mümkün kılacak imkanlar sağlanmalı, düzenlemeler yapılmalı, hukuki yardım ihtiyacının karşılanması noktasında barolarla işbirliği yapılmalıdır.
- Avukatların transit bölgedeki kişilerle/müvekkilleri ile görüşmeleri izne tabi olmaktan çıkarılarak, avukat müvekkil görüşmesine uygun bir görüşme alanı sağlanmalı ve günün her saatinde bu görüşme mümkün olmalıdır.
- Hava Yolu Taşıyıcılarının Yükümlülüklerine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 5. maddesi gereğince taşıyıcı firmanın sorumlu olduğu, havalimanı transit bölgede tutulan mültecilerin beslenme, barınma ve sağlık gibi temel ihtiyaçlarının karşılanması sırasında yaşanan sorunların, aynı yönetmeliğin 6. Maddesi kapsamında Mülki İdare Amirliği tarafından etkin denetimi ve temel ihtiyaçların karşılanması konusundaki eksikliklerin giderilmesi sağlanmalıdır. (KÖ)