İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishaneler Komisyonu, Marmara Bölgesi hapishanelerinde süren açlık grevleri ile ilgili basın açıklaması yaptı. Açıklamada, tecrit uygulamasının kaldırılması ve mahpusların yaşam hakkı ile sağlık hakkının korunması için çağrıda bulunuldu.
Hapishaneler Komisyonu’ndan Hatice Onaran’ın okuduğu açıklamada Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in ve aynı taleplerle hapishanelerde süresiz açlık grevi eylemi sürdüren mahpusların hak ihlalleri yaşadığına dikkat çekildi ve şu talepler sıralandı:
“Biz insan hakları savunucuları olarak başta Leyla Güven olmak üzere, açlık grevindeki tüm mahpusların talebi olan tecridin kaldırılmasını istiyoruz.
“Açlık grevine devam eden mahpusların, su, şeker, tuz ve hayati önem taşıyan B1 vitamini içeren B vitamin kompleksi ilaç talepleri karşılanmalı.
“Açlık grevi yapan mahpuslara uygulanan her türlü saldırıya son verilsin. Bunun için yetkilileri bir an önce adım atmaya çağırıyoruz. Tecrit kaldırılsın, ölümler olmasın.”
Açıklamaya, komisyondan Zeynep Ceren Boztoprak, Muharrem Kurşun ve Mehmet Acettin de eşlik etti.
İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan’ın bianet’e verdiği bilgiye göre, 18 kentte 35 hapishanede yaklaşık 200 mahpus açlık grevinde.
“Ayrı tutulmaları sağlık hakkı ihlali”
Boztoprak da konuşmasında, açlık grevi yapan mahpusların sağlık hakkı ihlallerine uğradığına dikkat çekti:
“Düzce Hapishanesi’nde süresiz dönüşümsüz açlık grevine girenler hakkında hücre cezası istemiyle disiplin soruşturması açıldı ve şu anda açlık grevi yapan mahpuslar açlık grevi yapmayan mahpuslardan ayrı bir yerde tutuluyor.
“Bu doğrudan sağlık hakkı ihlali çünkü onların refakatçiye ihtiyacı var, düzenli bakıma, kontrole, takibe ve gözleme ihtiyaçları var. Refakatçi olmadan, kendilerine nezaret edilmeden bir yerde tutulmaları doğrudan sağlık hakkı ihlalidir.
“Pek çok cezaevinde vitaminler verilmiyor. Örneğin Şırnak Cezaevi’nde vekaletli avukatı, müvekkili açlık grevinde olduğu gerekçesiyle vitamini götürdüğü halde cezaevi idaresi vermeyi kabul etmiyor.
“Bunlar, uluslararası sözleşmelere, Malta Bildirgesi’ne, bütün insancıl hukuka aykırı uygulamalar.”
“Ağırlaştırılmış müebbet mahkumları eşit değil”
Açıklamada F tipi hapishanelerinin durumuna da değinildi:
“Mahpusların yazılı yasalarda tecridi hafifleten hakları var. Haftada bir kapalı görüş, ayda bir açık görüş, haftada bir telefonla görüşme gibi.
“Ağırlaştırılmış müebbet cezası verilen mahpuslara ise Anayasa’nın eşitlik ilkesi çiğnenerek ayda biri açık biri kapalı olmak üzere iki kez görüş yaptırılıyor. Bu hak mahpuslara yine keyfi bir şekilde verilen disiplin cezalarıyla kısıtlanıp, engellenebiliyor.
“Bunlarla birlikte İmralı'da daha derin ve tümüyle keyfi bir şekilde ağır bir tecrit uygulanıyor Basına da yansıdığı gibi yıllardır avukat ve aile görüşü yaptırılmıyor. Bu tecrit uygulaması hukuk garabeti olduğu kadar insanlık dışıdır.” (EÖ/AS)