Fotoğraflar: Kazım Doğan
Almanya Yeşiller partisi eski Eşbaşkanı Cem Özdemir, Frankfurt şehrinin verdiği "Ignatz Bubis Ödülü"nü törenle aldı.
Sadece Yahudilerin değil tüm azınlıkların hakları için verdiği mücadeleyle Almanya'nın yakın tarihine geçen ve 20 yıl önce yaşamını yitiren Ignatz Bubis'i anmak amacıyla 3 yılda bir verilen ödül, Özdemir'e Frankfurt Büyükşehir Belediye Başkanı Peter Feldmann tarafından takdim edildi. Ödül, 3 yıl önce dönemin Dışişleri Bakanı olan Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier'e verilmişti.
Almanya'da demokrasi tarihinin önde gelen sembol mekanlarından Paulskirche'de gerçekleştirilen törene Yahudi cemaatinin yöneticileri ve üyeleriyle çok sayıda politikacı katıldı. Türkiye'nin Frankfurt Başkonsolosluğu'nun temsil edilmediği törende Hessen eyalet milletvekillerinden Turgut Yüksel (SPD), Taylan Burcu'yla (Yeşiller) Eyalet Bilim ve Sanat Bakanlığı Müsteşarı Ayşe Asar yer aldı.
Almanya'da demokratik hareketin ilk meclisine ev sahipliği yapan, ülkenin ilk anayasasının kabul edildiği mekan olan Paulskirche'de, ırkçılık, yabancı düşmanlığı ve aşırı sağ ile mücadeleye adanmış yaşamların anıldığı, ödüllendirildiği törende ırkçıların, yabancı düşmanlarının, aşırı sağcıların, eski ve yeni Nazilerin düşman olduğu hemen her kesim bir aradaydı... Demokrat Almanlar, Yahudiler, Türkiye ve Afrika kökenli göçmenler, Sinti ve Romanlar...
Sağcıların rahat edemeyecekleri bir şehir
Frankfurt Büyükşehir Belediye Başkanı Feldmann, selamlama konuşmasında ödülün Özdemir'e verilmesinin Ignatz Bubis'in eşi Ida Bubis tarafından teklif edildiğini hatırlattı ve "Ignatz Bubis dünyaya açık, hoşgörülü, farklı köken, din ve dillerden insanların sadece yan yana durduğu değil, birlikte yaşadığı bir Almanya için mücadele etti. Siz onun uğruna mücadele ettiği değerleri temsil ediyorsunuz" dedi.
Almanya'da son zamanlarda yabancı düşmanlığı ve ırkçılığın arttığı, aşırı sağın güçlendiğini hatırlatan Feldmann, 170 ayrı ülkeden, 200 farklı dilin konuşulduğu Frankfurt'un tüm bu olumsuz gelişmelere rağmen barış ve hoşgörünün egemen olduğu bir kent olarak kaldığını vurguladı ve "Burada tören devam ederken, kentin bir başka yerinde Eskişehir ve Tel Aviv'den genç sporcuların katıldığı dostluk kupası maçları oynanıyor" dedi, ardından Frankfurt'un aşırı sağcıların kendilerini rahat hissetmeyecekleri bir şehir olduğunu savundu. Almanya'nın bugün Bubis gibi nefrete karşı mücadele eden örnek insanlara ihtiyacı olduğunu belirten Feldmann, Cem Özdemir'i işaret ederek, "Bubis sonunda‚ 'bir şey değiştiremedim' demişti. Yanıldığı tek şey bu" dedi.
Ödül konuşması da göçmen kökenli politikacıdan
Anma konuşmasını Cem Özdemir'in dileği üzerine Yeşiller partisinin genç milletvekillerinden Aminata Toure tarafından üstlenildi. Mali kökenli bir siyasi mülteci ailenin çocuğu olarak Almanya'da dünyaya gelen Toure, halen Schleswig Hollstein Eyalet Meclisi'nde milletvekili. Genç politikacı konuşmasında Almanya demokrasisinde Paulskirche'nin sembolik önemine işaret ettikten sonra, "Bugün burası Yahudi-Alman, Türk-Alman ve Afro- Alman yaşamın, demokrasinin bir parçası olarak öne çıktığı bir mekana dönüştü" dedi. Toure, Özdemir'in Almanya'da yabancı düşmanlığı, ayrımcılık, ırkçılık ve antisemitizmle mücadelesiyle, tüm tehditlere rağmen doğrularını savunmaktan vazgeçmeyen bir politikacı olduğu için kendisine örnek aldığını vurguladı.
"Bubis politik yaşamımı belirledi"
Cem Özdemir de konuşmasında, Solingen'de 1993'te aşırı sağcıların kundaklaması sonucu Genç ailesinin 5 üyesini yitirdiği saldırıdan sonra Ignatz Bubis'in Almanya televizyonlarında yaptığı konuşmalarla göçmenlerin acısını ve haklı taleplerini, protestolarını büyük bir kararlılıkla dile getirdiğini hatırlatarak, onu ve mücadelesini kendisine örnek aldığını vurguladı.
Özdemir, "O dönem Türkler, Kürtler, Aleviler, Sünniler, Kemalistler ve dinciler kendi aralarında anlaşamıyorlardı. Ama Ignatz Bubis'in sözleri onların hepsinin kalbine hitap ediyordu" dedi.
O olayların ve Bubis'in tutumunun kendisinin politikaya girmesinde büyük etkisi olduğunu vurgulayan Özdemir, 1994'te federal milletvekili seçildikten sonra yollarının sık sık kesiştiğini anlattı.
Almanya'da yabancı düşmanlığı, ırkçılık ve anti semitizmin yeniden yükseldiğini, hatırlatan Özdemir şöyle devam etti:
"Bugün hem sokaklarda, hem de parlamentolarda milliyetçi nefret saçan, aşırı sağcı şiddet eylemlerine temel hazırlayan, ırkçı sloganlarıyla ülkemizi bölmek isteyen bir hareketle karşı karşıyayız. Bu demokrasi düşmanları cumhuriyetimizin sembolü, siyah-kırmızı-sarı renkli ortak bayrağımızı suistimal ediyorlar. Ülkemize, hürriyetimize hakaret ediyorlar. Özgürlükçü devletimizin sembollerini, bu demokrasi düşmanlarına bırakmak istemiyorum. Ortak bayrağımız, siyah-kırmızı-sarı renklerimiz onların olamaz."
Almanya'nın geçmişindeki karanlık dönemi hatırlamanın, oradan dersler çıkarmanın toplumsal bir görev olduğunu belirten Özdemir, bu ülkenin vatandaşlığına geçen herkesin de bunu kabul etmesi gerektiğini vurguladı.
Sinti ve Romanlardan müzikal katkı
Törende ayrıca Sinti ve Roman Filarmoni Orkestrası da müzik dinletisi sundu. Tören, Orkestra Nazi Almanyası döneminde Avrupa'dan ayrılarak bir dönem Türkiye'ye gidip, orada çalışan ünlü Macar besteci Bela Bartok'dan "Romanya Halk Dansları"nın icrasıyla noktalandı.
Cumhurbaşkanlığı adaylığını kabul etmediIgnatz Bubis, 1927'de Breslau'da dünyaya geldi, 1956'dan ölümüne kadar (1999) Frankfurt'ta yaşadı. Nazi Almanyası'nın Yahudi soykırımında hemen hemen tüm akrabalarını toplama kamplarında kaybetti. |
Çok ödüllü politikacıÖdül jürisinin törende Frankfurt Büyükşehir Belediye Başkanı Peter Feldmann tarafından tekrar okunan gerekçesi şöyle: |
Şimdiye kadar 6 kez verildiİlk kez 2001'de verilen ödülü alan beş kişi ve bir kurum şöyle: |
(GK/AÖ)