İfade Özgürlüğü Derneği (İFÖD) bugün internet sansürünü konu edinen EngelliWeb raporlarından bir yenisini yayımladı.
2024’ün erişim engellerini kapsayan rapor “Dijital kafeste Kafkaesk sansür: Yargı eliyle gerçeğin susturulması” başlığını taşıyor.
Rapora göre 2024 içinde 311 bin 91 web sitesine erişim engellendi. İFÖD bunun “önceki yıllara göre ciddi artış” barındırdığını kaydetti. 2018’den beri tuttuğu EngelliWeb raporlarının geçmiş yıllardaki verilerini paylaştı:
- 2023: 240 bin 857
- 2022: 137 bin 717
- 2021: 107 bin 714
- 2020: 58 bin 872
- 2019: 61 bin 383
- 2018: 94 bin 601.
İFÖD, 5651 sayılı İnternet Kanunu’nun ve erişimin engellenmesi uygulamalarının başlamasından sonraki 17 yıllık sürecin (2007-2024) ortalamasının yıllık 70 bin 250 web sitesi olduğunu kaydetti.
2024’teki 311 bin sansür için “Ortalamanın çok üzerinde bir sayıyla alan adı bazında erişimin engellenmesi uygulamalarına 2024 içinde de son sürat devam edilmiştir” dedi.
İFÖD ayrıca 2024’te 270 bin URL adresine, 17 bin Twitter/X hesabına, 75 bin tweet ve X paylaşımına, 25 bin 500 YouTube videosuna, 16 bin 700 Facebook içeriğine ve 16 bin Instagram içeriğine de 5651 sayılı Kanun ve diğer hükümlere istinaden erişim engellendiği tespit ettiklerini duyurdu.
311 bin 91 erişim engelinden sadece 938’i yargı kararı
Buna göre 311 bin 91 erişim engeli kararı içinden;
- BTK Başkanı 254 bin 130 (yüzde 82)
- 2021’de erişim engelleme yetkisi verilen Türkiye Futbol Federasyonu 2024 içinde 50 bin 120,
- Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü 2 bin 796
- Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) 1.834
- Hakimlik, savcılık ve mahkemeler 938
- Tütün ve Alkol Dairesi Başkanlığı (Tarım ve Orman Bakanlığı) 768
- Sağlık Bakanlığı 310,
- Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu 132
- Spor Toto Teşkilat Başkanlığı 62
- Reklam Kurulu da 1
Erişim engeli kararı verdi.
5 binden fazla haber sansürlendi
İFÖD, 2024 içinde, 5651 sayılı Kanun'un 9. maddesi dayanak gösterilerek, 257 farklı sulh ceza hakimliği tarafından verilen toplam 803 farklı karar ile yaptırım uygulanan 5 bin 740 haber adresi (URL) tespit etti.
2024 yılı içinde "en çok yaptırım uygulanan haber sitesi" kategorisinde 248 haberle Hürriyet ilk sırada yer aldı. Onu 246 haberle Sabah, 196 haberle de Borsa Gündem takip etti.
Ayrıca İFÖD, 2014-2024 yılları arasında 605 farklı sulh ceza hakimliği tarafından verilen toplam 8 bin 793 farklı kararla, 5651 sayılı Kanun'un 9. maddesi uyarınca yaptırım uygulanmış 49 bin 533 haber olduğunu kaydetti. Yıllara göre dağılım şöyle:
- 2014’te 537 haber
- 2015’te 1.303 haber
- 2016’te 2 bin 108 haber
- 2017’te 2 bin 600 haber
- 2018’de 5 bin 111 haber
- 2019’da 5 bin 760 haber
- 2020’de 5 bin 756 haber
- 2021’de 5 bin 449 haber
- 2022’de 6 bin 601 haber
- 2023’te ise 8 bin 658 haber…
İFÖD, Anayasa Mahkemesi’nin 11 Ekim 2023’te 5651 sayılı Kanun'un 9. maddesini Anayasa'ya aykırı bularak iptal ettiğini hatırlatarak erişime engellenen haberler için şu yorumu yaptı:
“İptal kararının yürürlüğe giriş tarihi olan 10 Ekim 2024'e kadar sulh ceza hakimlikleri, sanki bu hüküm iptal edilmemiş gibi, erişimin engellenmesi ve içeriklerin yayından çıkarılması kararlan vermeye devam etmiştir.
2024 yılında da, özellikle yerel seçimler öncesi dönemde, kamu kaynaklarının kullanımı, siyasi yolsuzluk iddiaları, kamu görevlilerine ilişkin eleştiriler ve hükümete yakın şirketlerle ilgili haberlerin çok sayıda erişim engelleme ve içerik çıkarma kararının konusu olduğu gözlemlenmiştir. Bu süreçte, Anayasa Mahkemesi kararlarının etkisinin sınırlı kaldığı, birçok şablon kararın önceki yıllardaki uygulamalarla benzerlik gösterdiği tespit edilmiştir.
Dolayısıyla, çok sayıda kararda Anayasa Mahkemesinin daha önceki kararlarına yer verilmediği, yer verilen kararlarda ise ilkelerin yalnızca şablon ifadelerle geçiştirildiği gözlemlenmiştir. Yine çok sayıda kararda, hangi kişilik hakkının ne şekilde ihlal edildiği açıklanmamış, bazı durumlarda yalnızca talep edenin isminin içerikte yer alması erişim engellemesi için yeterli görülmüştür.
Anayasa'ya aykırılığı tespit edilerek iptal edilen bir hükmün, yürürlükten kalkacağı tarihe kadar bu şekilde yoğun biçimde uygulanmaya devam edilmesi, ifade ve basın özgürlüğü açısından ihlallerin daha da ağırlaşmasına yol açmıştır. Bu durum, Anayasa Mahkemesi kararlarının bağlayıcılığının sistematik biçimde göz ardı edildiğini göstermekte; iptalin yürürlüğe gireceği tarihe kadar geçen süre içinde, arşiv temizliğine yönelik siyasi saikli bir sansür pratiğinin kurumsallaştığını ortaya koymaktadır.”
Neden Kafkaesk?
İFÖD raporun sunumunda ise genel olarak şu değerlendirmeyi yaptı:
"İnternetin özgürleştirici potansiyelinin yerini giderek daha kapalı, denetlenen ve cezalandırıcı bir dijital rejim almaktadır. Türkiye'de bu dönüşümün en görünür tezahürü ise 5651 sayılı Kanun'un erişim engelleme ve içerik çıkarma hükümleri aracılığıyla gerçekleşmektedir. EngelliWeb 2024: Dijital Kafeste Kafkaesk Sansür başlıklı bu rapor, 2018-2023 yılları arasında yayımlanan EngelliWeb raporlarının devamı niteliğinde olup, yargı eliyle uygulanan keyfi ve denetimsiz müdahalelerin ifade ve basın özgürlüğü üzerindeki sistematik baskısını belgelemektedir.
Özellikle sulh ceza hakimlikleri tarafından ‘kişilik haklarının ihlali" gerekçesiyle verilen kararlar, kamu yararına hizmet eden haberlerin ve bilgilerin hem dolaşımdan kaldırılmasına hem de dijital hafızadan silinmesine yol açmaktadır.
Anayasa Mahkemesi’nin bu uygulamalara yönelik gecikmeli iptal kararın dahi sansür sürecini durduramamış; aksine, 2024 yılı sansürün daha sistematik, daha hızlı ve daha yaygın hale geldiği bir yıl olmuştur. ‘Gerçeğin haberleştirilmesinin’ suç sayıldığı bir ortamda, dijital alan yargı yoluyla daraltılmakta, kamuoyunun neyi bilmesinin istenmediği hakimlik kararlarıyla belirlenmektedir.
2024 yılı, Türkiye'de dijital sansürün yalnızca derinleştiği değil, aynı zamanda Kafkaesk bir boyut kazandığı yıl olmuştur. Instagram'a yönelik kısa süreli erişim engellemesinden Wattpad, Roblox ve Discord gibi küresel platformların süresiz engellenmesine kadar uzanan uygulamalar; sansürün absürt, öngörülemez ve bireyleri çaresiz bırakan doğasını gözler önüne sermiştir.
Daha önceki yıllarda olduğu gibi, 2024 yılında da ‘kişilik haklarının ihlali’ gerekçesiyle binlerce haber ve içerik erişime engellenmiş, yayından kaldırılmış ve dijital arşivlerden silinerek görünmez kılınmıştır. Anayasa Mahkemesi, 5651 sayılı Kanun'un 8/A maddesine ilişkin olarak 14 Eylül 2023’te Anayasa'nın 26. maddesinde güvence altına alınan ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine hükmetmiştir. Ancak 2024 yılı boyunca Anayasa Mahkemesi, 8/A maddesiyle ilgili yeni bir karar vermemiştir.
Dahası, Mahkemenin bu konuda verdiği kararların, sulh ceza hakimliklerinin 2024 tarihli herhangi bir kararında dikkate alındığı ya da atıf yapıldığına dair bir bulguya ulaşılamamıştır.
2024 yılı, 8/A maddesinin keyfi ve denetimsiz bir biçimde nasıl işletildiğini gösteren çarpıcı örneklerle doludur.
Anayasa Mahkemesinin ‘yapısal sorunlar’ tespit ettiği içtihadı ise açık biçimde görmezden gelinmiştir. Bu durum, 8/A maddesinin hâlâ anayasal denetimden uzak, sınırsız bir sansür aracına dönüştüğünü ve uygulamada hiçbir yargısal standarda bağlı kalınmadığını bir kez daha gözler önüne sermektedir.
Benzer şekilde, her ne kadar Anayasa Mahkemesi 5651 sayılı Kanun'un 9. maddesini 11 Ekim 2023 tarihli Genel Kurul kararıyla iptal etmiş ve iptal hükmü ancak 10 Ekim 2024 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Ancak 2023 raporumuzda da ayrıntılı biçimde ortaya konulduğu üzere, bu yürürlük tarihine kadar sulh ceza hakimlikleri, Anayasa Mahkemesinin iptal kararını tamamen göz ardı ederek 9. madde kapsamında ‘kişilik haklarının ihlali’ gerekçesiyle erişim engelleme ve içerik çıkarma kararları vermeye devam etmiştir.
Tüm bu anayasal denetime rağmen, 2 Ağustos 2024 tarihinde, Türkiye'de 50 milyondan fazla kullanıcısı bulunan Instagram platformu, kamuoyuyla paylaşılmayan bir Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) karanyla, 5651 sayılı Kanun'un 8. maddesi kapsamındaki 'katalog suçlar' gerekçe gösterilerek erişime engellenmiştir.
Bu raporu yayımlamaktaki temel amacımız, sansürün toplumsal hafızada silinmeden kalmasını sağlamak ve önceki raporlarda olduğu gibi sansürün kapsamını somut örneklerle belgelemeye devam etmektir. 2020 yılında aktif hale gelen İfade Özgürlüğü Derneği web sitesinin EngelliWeb bölümü ile EngelliWeb X (eski Twitter) hesabı üzerinden, bu raporda da yer verilen erişimi engellenen web siteleri, alan adları ile erişimi engellenen ve/veya içeriğin çıkarılmasına karar verilen haber içerikleri ve sosyal medya hesaplarına dair düzenli haber ve duyurular paylaşılmaktadır.
Ancak bu şeffaflık ve belgeleme çabası, doğrudan Derneği hedef haline getirmiştir. Mart 2023'te Derneğin web sitesindeki EngelliWeb bölümünde yer alan 500'den fazla duyuru, Rize Sulh Ceza Hakimliği kararıyla erişime engellenmiş, Mayıs 2023'te ise EngelliWeb 2021 raporunun tamamı, Şile Sulh Ceza Hakimliği kararıyla sansürlenmiştir.
Yargısal süreçler devam ederken, Şile Sulh Ceza Hakimliği yapılan itirazı değerlendirmeyerek adeta Kafkaesk bir tutum sergilemiş; Hâkimler ve Savcılar Kuruluna yapılan şikayet sonuçsuz kalmış ve süreç Anayasa Mahkemesi önüne taşınmıştır. Tüm bu gelişmeler, yalnızca ifade ve basın özgürlüğüne değil, aynı zamanda hak arama özgürlüğüne yönelik sistematik müdahalenin de bir parçası hâline gelmiş; sansürün kalıcı etkilerini ifşa etme, belgeleme ve arşivleme çabalarımız giderek daha fazla baskı ve engelle karşı karşıya kalmıştır."
Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
(HA)

