Halkların Demokratik Partisi (HDP), Êzî Bayramı nedeniyle “Eşitliğe ve özgürlüğe vesilesi olması dileğiyle Îda Êzî kutlu olsun” başlıklı açıklama yayınladı.
"IŞİD saldırısına maruz kaldılar"
Açıklamada şöyle denildi:
“Ortadoğu coğrafyasının kadim halklarından Êzidî halkı, büyük acılar, kayıplar ve her gün karşılaştıkları yeni tehditlerin gölgesinde Îda Êzî’yi (Ezî Bayramını) kutluyor. Bayramlar, halkların barış ve huzur içinde yaşayabilme umudunun sembol günleridir. Her türlü saldırıya ve katliama rağmen; kültür, kimlik ve geleneklerini koruma konusunda büyük kararlılık-duyarlılık gösteren Êzidî halkının Îda Ezî Günü’nü kutluyoruz.
“Kendi topraklarında IŞİD barbarlığının en büyük katliamlarından birine maruz kalan, 21’inci yüzyılda evlatları köleleştirilen ve o tarihten beri kesintisiz bir şekilde 74’ü fermanı yaşayan Êzidî halkı, bugün de devletler ve bölgesel güçler arasında yapılan anlaşmaların yarattığı yeni tehditlerle yüz yüzedir. Şengal’i kimliksizleştirmeye yönelik saldırılar ve bu çerçevede yapılan anlaşmalar, IŞİD zihniyetinin farklı versiyonlarıdır.
‘Êzidî halkı Îda Êzî’yi ana yurtlarından uzakta kutluyor’
“Şimdiye kadar 74 fermandan geçirilmesine rağmen hiçbir zaman ulusal ve dini değerlerinden vazgeçmeyen Êzidî toplumunun varlığı ve kararlığı, bu topraklarda yaşayan bütün halkların ve inançların bir arada, eşit ve özgür bir şekilde yaşamasının umududur. Tarih boyunca yaşadığı onlarca katliamdan sonra dünyanın dört bir tarafına dağılan ve o yüzden “Mezopotamya’nın dağılan tespih taneleri” diye tanımlanan Êzidî halkı Îda Êzî’yi ne yazık ki bu yıl da ana yurtlarından uzakta, dünyanın farklı yerlerinde, sürgünde kutluyor.
“Bu coğrafyada halkların ve inançların kaderleri birbirine bağlıdır, biri özgür olmadan diğerinin özgür olma imkanı ve olanağı yoktur. Êzidî halkı başta olmak üzere her inancın ve halkın kendi bayramını ve kutsalını özgürce yaşayabilmesi coğrafyanın özgürleşmesinin de temel koşulu.
“Bu vesileyle bir kez daha Îda Êzî Günü’nü bu topraklarda barışa ve eşit koşullarda ortak yaşama vesile olması dileğiyle kutluyoruz. Êzidî halkının bir sonraki bayramı Şengal’de, Laleş’te kutlama umudumuzu vurguluyoruz.”
Beş Soruda Ezidiler1- Ezidilerin kökeni nedir? Kökenlerinin çok eski olduğu iddia edilse, Ortadoğu'nun milattan önceki önemli inançlarından Zerdüştlüğe dayandırılsa bile, Ezidilik kavramına ilk olarak, yaşamını 1153 yılında yitiren Şaristani'nin kitabında rastlanır. Şaristani'nin kitabından sonra, 1670–1680 arasında Evliya Çelebi'nin Seyahatname'sinde de Ezidilerden bahsediliyor. Ezidilik inancı ve tarihi üzerindeki en büyük etkiyi Şeyh Adiy oluşturmuştur. Araştırmacıların elindeki Ezidilerle ilgili yazılı belgeler de Şeyh Adiy'e aittir. Şeyh Adiy 'Ben Ezidiyim'dememiştir. Buna rağmen Ezidilerin tümü Şeyh Adiy'e inanıp, onu peygamberleri olarak görür; Meleki Tavus'un ruhunu Şeyh Adiy'in şahsiyetinde bütünleştirirler. 2- Ezidilerin kutsal kitapları, kutsal günleri ve bayramları nelerdir? Ezidilerin de birçok bayram ve kutsal günleri var. En çok bilinen Ezidi bayramı Kürtlerin Çarşema Sor olarak adlandırdığı Kızıl Çarşamba'dır. Her sene eski takvime göre nisan ayının ilk çarşambasında kutlanır. Ezidilerin inancına göre Allah her sene bu vakitlerde, kötülükleri ortadan kaldırmak ve insanlar arasında iyiliği yaymak için yeryüzüne bir melek gönderir. Ayrıca Ezidiler düğünlerini de çoğunlukla bu güne, Kızıl Çarşamba'ya denk getirir. Şüphesiz, Ezidilerin tek bayramı Kızıl Çarşamba değil. Birçok kutlu gün ve bayramları vardır. Örneğin, dindar Ezidiler yazın ve kışın 40 gün oruç tutar ama bu oruçları Müslümanlarınki gibi değildir. Bu kutlu günler dışında Ezidilerde her yıl Tavus gezdirme vardır. Özel olarak da Laleş Vadisi'nin harcını toplamak için Tavus gezdirilir. Tavusu Ezidi köylerinde gezdirenler 'Kavalvan' olarak adlandırılır. Kavalvanların önünde de Ezidi bir Şeyh vardır. Ezidiler, kendi dinlerinden olmayan birinin Ezidiliğe geçmesini kabul etmezler; bununla birlikte Ezidi olan birinin de dinini değiştirmesini uygun görmezler; bunu büyük bir suç olarak görürler. Ayrıca Ezidi birinin başka dinden biriyle evlenmesi de yasaktır. Ezidilerin en önemli kutsalları ise Şeyh Adiy'in yazdığı Mıshafa Reş (Kara Kitap) kitabı ile Ezidi öğretisinin temellendirildiği Kitab-ul Cilwe'dir. Mıshafa Reş, Ezidi mitolojisini anlatır, yasaklarla ilgili kuralları belirler. Kitab-ul Cilwe ise Ezidi inancı mensuplarının okuması gereken önemli öğreti kitaplarının başında gelir. Bu kitabı Ezidi olmayanlara vermezler. 3- Ezidi inancının mensupları ibadetlerini nasıl yapar, dualarını hangi dille okurlar? Ezidilerin dini bakımdan yerine getirmeleri zorunlu olan bazı görevleri vardır. Bunların başında namaz, oruç, hac ve zekât gelmektedir. Ezidilerin dini inançlarında katı kurallar vardır. Ezidiliği tüm yönleriyle yerine getirenler, namaz kılıp oruç tutar, Laleş Vadisi'ne giderek hacı olur ve mutlaka zekâtlarını verirler. Namaz için Ezidiler günde iki kez, sabah güneş doğarken ve akşam güneş batarken yüzlerini güneşe dönerler. Namaz'dan önce, el ve yüzlerini yıkayarak abdest alırlar. Güneşe dönerken ayakta durup ellerini bağlar ve dua okurlar. Ezidiler, her yılın aralık ayında üç gün oruç tutar, ayrıca 24 Aralık'ta ve 24 Haziran'da olmak üzere yılda iki kez 40'ar gün oruç tutarlar. 40'ar günlük oruçları daha çok Ezidi Şeyhleri, pirler, yaşlı Ezidiler ve Ezidilerin seçilmiş en büyük ruhani lideri Baba Şeyhler tutar. Oruçları sabahları güneşin sararttığı gökyüzü ile başlar akşam ise gökyüzü kızıllaşınca, güneş batmak üzereyken biter. Bu sürede herhangi bir şey yenmez ancak ikram edilen geri çevrilmez. Ezidiler hacı olmak için Laleş Vadisi'ndeki Şeyh Adiy'in mezarını ziyaret ederler. Her yıl eylül ayında düzenlenen hac törenlerinde kurbanlar kesilir, def eşliğinde dini ritüeller uygulanır, ilahiler söylenir. Törenleri yönetenler koçekler ve kavalvanlardır. Zekat, esasen Laleş Vadisi'nin giderlerinin karşılanması için verilen para veya karşılığına tekabül eden maldır. Ne kadar olacağına Ezidi'nin kendisi karar verir. Yılın belli zamanlarında Kavalvanlar köyleri Tavus sembolü ile dolaşarak zekât toplarlar. Zekât toplayanlara 'Fakir' denir. Fakirler topladıklarını getirip baba Şeyh'e verirler. 3- Ezidiler tarihte kaç kez katledildi? Ezidiler, Irak Kürdistanı'nda Saddam iktidarı döneminde yaşama geçirilen Enfal operasyonlarına kadar, çoğu Osmanlı İmparatorluğu döneminde olmak üzere 73 kez katliama uğradı. Ezidiler, Saddam Hüseyin'in 'Enfal' adı verilen Kürtlere dönük katliamları döneminde ise iki kez öznel olarak katledildi; bir diğer büyük katliam ise 2011 yılında Şengal'de 500'e yakın Ezidi'nin öldürüldüğü bombalı saldırı eylemi oldu. Ağustos 2014'te IŞİD'in Şengal'i işgal etmesiyse, Ezidi tarihinde yaşanan 77'inci katliam. Ezidi tarihindeki en büyük katliamları yapanlardan biri de, Kürtlerin ilk döküm topunu yaptıran, Mir Muhammedi Rewandızi olarak bilinen Revandız Beyi Muhammet'tir. Mir Muhammed'in Şengal ve Şeyhan yöresinde 75 bine yakın Ezidi'yi katlettiği iddia edilir. Ezidiler Araplar, Farslar, Türkler, Hıristiyanlar ve hatta Müslüman Kürtlerin katliamlarına uğradılar. Laleş, onlarca kez Ezidilerin başına yıkıldı; kadınları, kızları hep pazarlarda esir olarak satıldı, katledenlerin cariyeleri oldular. Bu nedenledir ki nüfusları hep azaldı. Milyonlarla ifade edildikleri coğrafyada şimdi ancak birkaç yüz bin Ezidi kalmış görünüyor. Bir o kadarı da ülkesinden göç etmiş ve ağırlıkla Avrupa'ya yerleşmiş durumda. 4- Ezidilerin nüfusu ne kadardır? 1991 yılında Güney Kürdistan'da Kürtlerin kendilerini yönettikleri bölgede çok az sayıda, 80 bin kadar Ezidi, bölge hükümetinin hükümranlığındaki alanda yaşıyordu. Geriye kalan 200 bini aşkın Ezidi Şengal yöresindeydi ve bunlar da 2004'e kadar Saddam'ın boyunduruğu altında yaşamaya devam etti. Katliam ve göçler nedeniyle Avrupa'ya göç eden Ezidilerin nüfusunun da 150-200 bin civarında olduğu varsayılır. Ermenistan'da ağırlıkla Erivan'da yaşayan Ezidiler ile Suriye'deki 80 bin ve Türkiye'deki 500 kadar Ezidi'yi de katarsak, dünyada 700 ile 800 bin arasında Ezidi yaşadığı ifade edilir. 5- Ezidiler hangi ülkelerde yaşıyor? Ezidiler ağırlıkla Güney Kürdistan'ın Şeyhan ve Şengal kasabaları ile Ninova eyaletine bağlı Musul'un köylerinde yaşar. Gürcistan'ın Tiflis ve Ermenistan'ın Erivan kentinin yanı sıra Batı Kürdistan'ın (Suriye/Rojava) Cızir kantonunda; Mardin'in Midyat, Savur ve Nusaybin; Urfa'nın Viranşehir, Suruç ve Ceylanpınar; Diyarbakır'ın Bismil ve Çınar, Batman'ın Beşiri ve Kurtalan ilçelerinde Ezidiler yaşar. Kilis ve Gaziantep kentlerinde yaşayan az sayıda Ezidi de vardır. Göçler nedeniyle Almanya başta olmak üzere Avrupa'nın birçok kentinde de Ezidiler yaşar. *Bu bilgiler gazateci-yazar Fehim Işık'ın Diken'de yayınlanan "Êzidiler kimdir ve ne yaşadılar?" başlıklı makalesinden alıntılandı. |
(EMK)
Görsel: Anadolu Ajansı