İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, Malatya'da günlerde yoğunlaşan hastalığın bir salgın olduğunu ve içme suyundan kaynaklandığını bildirdi.
İçme suyunun, içeriğinde koli basili ve rota virüsü saptadıklarını açıklayan Hilmioğlu, hastalığın ortaya çıkmasından bu yana, üniversite olarak kendilerinden yetkili makamlarca herhangi bir yardım talebinde bulunulmadığını ifade etti.
Sağlık Bakanlığı: "Sorun yok"
Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Turan Buzgan ise, Malatya'da bugün itibariyle içme suları açısından bir problem kalmadığını savundu .
Kirliliğin lokal olduğunu söyleyen Buzgan, Malatya'daki olayda toplam vaka sayısının 5 bin 685 olduğunu, hayatı tehdit edici tarzda bir vakaya rastlanmadığı bildirdi.
İlde "Acil Durum Değerlendirme Komisyonu" oluşturuldu.
Sütlaş: "Sağlık organizasyonları doğru işlemiyor"
Malatya'daki gelişmeleri bianet'e değerlendiren hasta hakları savunucusu Dr. Mustafa Sütlaş, koli basilinin ciddi bir kirlenme olduğunu ve içme suyuna kanalizasyon karışmış olabileceğini belirtti.
Erken müdahalenin böyle durumlarda çok önemli olduğunu söyleyen Sütlaş, "Şikayetlerin 5 bini bulmasına gerek kalmadan tedbir alınmalıydı" dedi.
Sütlaş'a göre, "Sağlık sistemi tanı ve tedaviye yönelik bir yöntem yolunu tercih etmek yerine koruyucu hekimliğe yönelmeli. Enfeksiyon görüldüğü anda kaynak saptanmalı. Halkın su kullanımı alışkanlığı araştırılmalı ve bu anlamda tedbir alınmalı "
Hepatit A, Tifo ve Dizanteri de görülebilir
İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hilmioğlu yaptığı açıklamada içme suyunun dağıtıldığı şebeke suyunda koli basili ve rota virüsü bulunduğunu açıkladı.
Hilmioğlu, içme suyunun kirlenmesi, ayrıca sudaki serbest klor düzeyinin gerektiğinden çok daha az olması ve bazı hastalıkların kuluçka dönemlerinin uzun olması nedeniyle önümüzdeki günlerde Malatya'da Hepatit A, Tifo, Dizanteri gibi hastalıkların da görülebileceğine dikkat çekti.
Salgın bir haftadır değil, bir aydır var
Hilmioğlu, aynı hastalık nedeniyle sağlık kurumlarına başvuruların belirtildiği gibi bir haftadır değil, son bir aydır gözlemlendiğini belirtti.
Hilmioğlu, üniversite olarak önerilerini ise şöyle:
*Şehir şebeke suyunun kirlenme noktalarının tespit edilerek acilen giderilmesi,
*Bilimsel veriler ve ilgili yasal düzenlemelerin öngördüğü şekilde şehir suyunda klorlamanın ve kontrollerin yapılması,
*Su içilebilir hale gelinceye kadar çeşme sularının içme suyu olarak kullanılmaması, çiğ meyve ve sebzelerin çeşme suyu ile yıkanmaması çeşme suyu kullanmak mecburiyeti var ise mutlaka kaynatılarak kullanılması,
*Resmi makamlarca ısrarla suyun içilebilir olduğu şeklindeki açıklamaların yapılmaması halk sağlığı açısından zorunluluktur.
Sağlık Bakanlığı: Sorun Yok
Sağlık Bakanlığı, bugün konu ile ilgili düzenlediği basın toplantısında "ana şebekede sorun olmadığını ve kirliliğin lokal olduğunu, içme suyunun kirlenme nedeninin ise alt yapı çalışmaları olduğunu" açıkladı.
Nisan ayından beri içme suyu kirli
Malatya Halk Sağlığı Laboratuarı'nın, birçok kez, bazı bölgelerden alınan içme suyu numuneleri için "İçilemez" raporu verdiği, bunu belediyeye bildirdiği belirtiliyor. Nisan-Kasım ayları arasındaki içme suyu incelemelerinin sonuçları da "içme suyunda ciddi sorun" bulunduğunu ortaya koyuyor.
Raporlar; , kirliliğin ana nedeni olarak gösterilen ve Ağustos'ta başlayan alt yapı çalışmaları, buna bağlı arızalar ve su kesintilerinden önce de ciddi ölçüde içme suyunda kirlilik olduğunu yansıtıyor.
Raporlar ayrıca, alt yapı çalışmaları nedeniyle içme suyuna kanalizasyon karışmasını engellemek için yeterli miktarda klorlama yapmadığını da ortaya koyuyor.
Sağlık Bakanlığı ise su kesintisi ve süper klorlama işlemiyle sorunu gidermeye başladıklarını açıkladı.
Belediye Başkanı: "Kirlenme mümkün değil"
Malatya Belediye Başkanı Hüseyin Cemal Akın, dün Cnn Türk'e yaptığı açıklamada, suyun kirlenmesinin mümkün olmadığını iddia ederek, "Arıtma tesisine ihtiyaç duyulmuyor, kaynaktan doğrudan doğruya borulara aktarılıyor. Kaynağın üzeri beton muhafazayla kaplı. Söz konusu suyun bulunduğu yere karınca, arı bile giremez. Bu kadar kapalı bir alan. Buradan havuza aktarılıyor, havuzda klorlandıktan sonra Malatya'ya naklediliyor" dedi.
Bir haftada 40 bin kutu ishal ilacı satıldı
Malatya Eczacılar Odası Başkanı Bülent Köse, bir haftada 40 bin kutu ishalle ilgili ilaçlar satıldığını açıkladı.
Köse, devam eden ishal, karın ağrısı ve kusma hastalıklarıyla ilgili yaptığı açıklamada "İlaçların maliyeti 900 milyar ile 1 trilyon liradır. Bunlara serum, karın ağrısı ve kusmayla ilgili ilaçlar, hastanede tetkik ve tedavileri de eklersek, bu vakayla ilgili 5 trilyon lira civarında sağlık gideri olmuştur" dedi. (EÖ/KÖ)