Human Rights Watch (İnsan Hakları Özleme Örgütü - HRW) 2013 raporunu açıkladı. Türkiye'deki ifade özgürlüğü ihlalleri, cezasızlık, polis şiddeti ve kadına yönelik şiddete değinilen raporun değerlendirmesi şöyle:
"2012'de, bölgesel liderlik ve ekonomide güçlenen AKP hükümetindeki Türkiye, ülkede gittikçe daha da kötüleşen demokratik haklar ve insan hakları ihlallerine yönelik geliştirici adım atmada sınıfta kaldı."
"Tahammülsüzlük dizilere kadar uzandı"
Hükümetin muhalif seslere karşı tahammülünün olmadığını belirten HRW bu tahammülsüzlüğün televizyon dizilerine kadar uzandığını ifade etti.
Raporda, yayıncı Ragıp Zarakolu, Prof. Dr. Büşra Ersanlı, gazeteciler Nedim Şener ve Ahmet Şık'ın serbest bırakıldığını, 3. Yargı Paketiyle kısa süreli yayın yasaklamaların azaldığını ve bir kısım hapis gazetecilerin cezaevinden çıkabildiği belirtilirken buna rağmen tutuklamaların devam ettiğine dikkat çekti.
"Savcılar Terörle Mücadele Kanunu'nu kullanarak Kürt politikacılara, insan hakları savunucularına, öğrencilere, gazetecilere ve sendikacılara dava açıp uzun süreyle hapsetmeye devam ediyor. Adil yargılama hakkının gasp edildiği ülkede ifade özgürlüğü ve basın baskı altında tutuluyor."
"Ev içi şiddet yaygın"
Kadına yönelik şiddete değinilen raporda yaygın ev içi şiddete rağmen yasaların ve polisin güvenlik talep eden kadınları dahi koruyamadığını belirtti.
HRW, gözaltında polisin şiddetine maruz kalan Ahmet Koca'nın davasına değinerek, şiddete dair video kayıtlarına rağmen Koca hakkında "polise mukavemetten" beş yıl hapis istendiğine dikkat çekti.
1990'larda İstanbul Terörle Mücadele Şubesi komiserlerinden Sedat Selim Ay'ın işkence yaptığının iki mahkeme tarafından kabul edilmesine rağmen Terörle Mücadeleden Sorumlu İstanbul Emniyet Müdür Yardımcılığına atandığına dikkat çekti. HRW "hükümetin bu kararı 'işkenceye sıfır tolerans' politikasıyla çelişmektedir" dedi.
HRW raporundaki cezasızlıkla mücadele başlığında polis, asker ve devlet yetkilileri tarafından mağdur olanlar için adaletin işlemediğini ifade etti. 2012'nin başında karara bağlanan Hrant Dink davasında, sorumlu devlet yetkililerinin de ceza almadığına değinen rapor Roboski'de 34 kişinin öldürülmesiyle ilgili de kimsenin ceza almadığına dikkat çekti.
"Maktul ailelerinin, basının ve muhalefetin olayı aydınlatılmasını defalarca yinelemelerine rağmen Başbakan'ın bu talepleri reddetti. Olaya ilişkin kamu soruşturmasından kaçınıldı. Yapılan resmi soruşturma ise bu raporun hazırlandığı tarihe kadar hala sonuçlanmadı. Bu sebeplerden dolayı olayın resmi olarak üstünün kapatılmaya çalışıldığından endişeleniyoruz."
Ergenekon Davası'na da değinen HRW, uzun tutukluluk sürelerinin, adli yargılamaya ve asıl faillerin cezalandırılmasına gölge düşürdüğün ifade etti.
HRW Türkiye araştırmacısı Emma Sinclair-Webb "Eğer Türkiye Kürt Sorunu'nda bir ilerleme sağlamak istiyorsa önce hapisteki Kürt politikacı, gazeteci, sendikacı ve öğrencileri serbest bırakmalı" dedi. Sinclair-Webb Türkiye'nin insan haklarını bir numaralı öncelik haline getirmesi gerektiğinin altını çizdi.
Rapora buradan ulaşabilirsiniz. (EA)