The Carnegie Endowment for International Peace düşünce örgütü, Türkiye'deki basın özgürlüğü ile ilgili rapor hazırladı. "Türkiye'deki son yıllarda ciddi anlamda kötüleştiği" değerlendirmesinin yer aldığı raporda hükümetin kaç gazetecinin hapiste olduğunu kesin olarak belirlemesi gerektiğine vurgu yapıldı.
Eski Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Marc Pierini'nin hazırladığı rapor, özellikle basın çalışanlarına ve gazetecilere yönelik tutuklamalar, Terörle Mücadele Yasası'nın hukuki çerçevesi, dijital alan ve sosyal medyaya yönelik sansür ile hükümetin medyaya yönelik müdahaleleri "endişe verici noktalar" olarak vurgulandı. Raporda, basın çalışanları ve gazetecilere yönelik tutuklamaların özellikle Kürt sorunu çerçevesinde gerçekleştiği vurgulandı.
Hapis gazetecilerin çoğu Kürt medyasında
Raporda hapis gazetecilerin yüzde 68'inin Kürt meselesi çerçevesinde, yüzde 13'ünün Ergenekon soruşturması çerçevesinde tutuklandığı belirtildi. Basın çalışanlarına yönelik tutuklamaların özellikle Terörle Mücadele Yasası kapsamında gerçekleştirildiği ifade edildi.
"Sosyal medyanın Türkiyeliler için git gide daha önemli bir haber kaynağı" olduğu ifade edilen rapora göre dört senelik süreçte engellenen 22 bin web sitesinin yüzde 85'i idari emirle gerçekleştirildi.
Raporda iki önemli değerlendirme var: "Halkın haber üretme/dağıtma araçlarına erişimini kontrol etmeye çalışmak gerçekçi değildir" ve "Hiçbir siyasi partinin gerçeği ve bilgiyi kendi tekeli altına alma, kendi tercihlerini tüm topluma dayatma hakkı yoktur."
Basın özgürlüğü, Türkiye'nin geleceğini belirleyecek bir konu olduğu belirtilen raporda şu öneriler yer aldı:
* Hükümet hapis gazeteci sayısını kesin olarak belirlemelidir.
* Yargı reformları daha cesur ilerlemelidir.
* Sivil toplumun etkisi arttırılmalıdır.
* Avrupa Birliği katılım süreci canlandırılmalıdır.
Raporun tamamına ulaşmak için tıklayın. (EA)