Pornografik görüntüler ve elle muayenenin tıpkı yakın geçmişte yapılan bekaret kontrolü gibi insan onuruna aykırı bir muamele olduğunu anlatan Kanar, "Esas itibarıyla iradi beyanın temel alınması gerekir. Bu uygulama devletin insanına güvensizliğinin bir kanıtıdır".
Durumu, "militarist zihniyetin 'ötekileri' aşağılama, horlama pratiği" olarak değerlendiren Kanar'a göre, bu muameleyle karşılaşan eşcinseller Askeri İdare Mahkemesi'nde dava açabilir ya da Askeri savcılığa suç duyurusunda bulunabilir. Savcılığın olası takipsizlik kararı durumunda yapılan itiraz da sonuçsuz kalırsa, dava AİHM'ye taşınabilir.
Kamuoyuna yansıtılmalı
İHD İstanbul Şubesi Başkanı Eren Keskin de, bu tür uygulamaların yasal bir dayanağı olmamasına rağmen sık görüldüğünü kendilerinin de tespit ettiğini belirtiyor.
Eren, "Devlet, travestilere de sırf görüntüleri nedeniyle 'teşhircilik' suçlamasıyla ceza kesiyor ve böylece onların üzerinden haksız kazanç elde ediyor. Bütün bu uygulamalar erkek egemen, feodal mantıkla doğrudan bağlantılı" diye konuşuyor.
Eşcinsellerin konuyu kamuoyuna yansıtmaktan çekindiklerini, aileleriyle ilgili sıkıntı yaşadıklarını kaydeden Eren, "Ama tam tersine bu sorunlar kamuoyuyla paylaşmak yoluyla çözülebilir. Bu tür hak ihlalleri karşısında duyarlı bir kamuoyu oluşturmak şart" diyor.(AK/EÜ)
* Yasal durum hakkında daha fazla bilgi için buraya tıklayınız.
