HSYK Seçimlerinde "Propaganda Yasağı" Tartışılıyor

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyeliği seçimlerinde aday olan Kazan Hakimi Kemal Şahin ve Ankara Cumhuriyet Savcısı İsmail Yalçın, Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) seçim takvimini açıkladığı 24 Eylül'den itibaren mutlak propaganda yasağı getiren genelgesinin Anayasa'nın seçim yasaklarını düzenleyen 19. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle YSK'ya başvurdu. Şahin ve Yalçın, genelgede düzeltme yapılmasını istedi.

Şahin, ''Adaylık başvuruları 29 Eylül'de başlıyor. Üç günlük adaylık süresi ve ardından iki günlük itiraz süresi var. Yani aday listeleri beş gün sonra kesinleşiyor. Ben, bir hakim olarak adaylık için başvurumu ancak çarşamba günü yapabileceğim. Anayasanın geçici 19. maddesine göre benim için propaganda yasağının başlaması ancak adaylık başvurumdan beş gün sonra olabilir" dedi.

YSK Başkanı Ali Em ise, ''Propaganda yasağını biz koymadık. Anayasanın geçici 19. maddesinde var. Oradaki hükmü genelgeye yansıttık'' dedi. Em, seçim takvimine bağlı olarak iki genelge yayımlandığını anımsattı. Bu genelgelerin birinde adaylıkların nasıl olacağı, seçmen listelerinin nasıl ilan edileceğinin yer aldığını anlatan Em, diğer genelgede ise il seçim kurulu ile sandıkların görev ve yetkilerinin açıklandığını kaydetti.

Kırk aday var

HSYK üyeliği için adaylığını açıklayan hakim ve savcıların sayısı, Pazartesi günü itibariyle 40'a yükseldi.

Geçtiğimiz Perşembe günü Ankara Adliyesi'nde yapılan bir toplantıda, Abbas Özden, Gökten Koçoğlu, Zeynep Doğar, İsmail Yalçın, Bilal Gündüz, Hayri Keskin, Mustafa Sılaydın, Zerrin Togay, Eray Karınca, Adil Kubat, Mustafa Ateş ve Hakkı Elvan adaylıklarını açıklamıştı.

Adaylar arasında dört kadın ile özellikle kadına yönelik şiddetle mücadelede emsal kararlar veren Ankara 8. Aile Mahkemesi Hakimi Eray Karınca da yer almıştı. Karınca, adaylık için derneğin aldığı ilke kararı gereği YARSAV Yönetim Kurulu üyeliğinden istifa etmişti.

Adaylardan savcı Zeynep Doğar, Ankara'da 11 yıl önce evinde asılı olarak bulunan ve kayıtlara "intihar" diye geçen Özal Altınok'un cinayete kurban gittiğini ortaya çıkarmıştı.Doğar, adaylığını açıklarken "Çağdaş kadının yüzü olmak istiyorum" demişti.

Meclis Şiddet Araştırma Komisyonu'nda ensest ve şiddet konusunda yaptığı açıklamalarla gündeme gelen Ankara Çocuk Mahkemesi Hakimi Gökten Koçoğlu ise, adaylığını açıklarken, "Gerektiğinde ulaşılabilecek üyelerden birisi olacağım" demişti.

Bilal Gündüz, 12 Eylül'de gerçekleştirilen referandum öncesinde, kanunen oy kullanmaması gereken, şartlı tahliye edilmiş hükümlülerin büyük bir bölümünün seçmen kütüklerinde yer aldığını belirlemiş; YSK ile Ankara Valiliği'ne gönderdiği yazı ile hükümlülerin listeden silinmesini istemişti.

Abbas Özden ise Ergenekon soruşturması kapsamında İşçi Partisi'nde mahkeme kararı ile arama yapan polisler hakkında "görevi kötüye kullanma" suçlamasıyla dava açmış ve "tarafsızlık ilkesini ihlal ettiği" iddiasıyla soruşturmaya uğramıştı.

Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin talimatı üzerine, Telekomünikasyon İletişim Daire Başkanlığı'nda inceleme yapan Ankara 1. Sulh Ceza Hakimi Hayri Keskin hakkında da Adalet Bakanlığı'nın emriyle soruşturma başlatılmıştı. (BB/EÖ)