İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün (HRW) 2008'i değerlendirdiği 2009 raporunun Türkiye bölümü, AKP'ye kapatma davasının merkezinde olduğu siyasi kriz edeniyle, insan hakları reformlarının kesintiye uğradığını, işkence ve kötü muamelenin arttığını söylüyor.
"Hak savunucuları ve gazeteciler seslerini yükseltmekten vazgeçmiyor"
AKP'nin yeni anayasa için tartışmaları başlatma taahhüdünü yerine getirmediğine dikkat çeken örgüt, insan haklarının durumu kötüleşirken, kovuşturmaya uğramalarına karşın hak savunucuları ve gazetecilerin seslerini yükseltmekten vazgeçmediğini yazdı.
"Ergenekon olanağı"
HRW, "cezasızlık" başlığı altında güvenlik güçlerine aşırı hoşgörüden, hayata dönüş operasyonu davalarından, Şemdinli davasında ceza alan sanıkların daha sonra serbest kalmasından söz ettikten sonra, 20 Ekim'de başlayan Ergenekon davasını da ele alıyor ve şöyle diyor:
"Ceza yargı sisteminin bu davanın etkin bir şekilde görülmesini sağlayacak yetki ve bağımsızlığa sahip olup olmadığına dair şüpheler olsa da bu dava, ordu ve devletin bazı unsurlarının siyasi hayattaki olumsuz rolleriyle mücadele etmek için Türkiye'ye eşsiz bir olanak sunuyor."
Polis şiddeti ve cezasızlığı kaygı verici
Daha önce Türkiye'de polis şiddetine dair özel bir rapor da hazırlayan HRW, polis şiddetinin arttığını, özellikle kitlesel gösterilerde aşırı kuvvet kullanımının ve sivillerin polisin silah kullanması sonucu ölmelerinin kaygı verici boyutlara ulaştığını saptıyor. Örgüt, polisin ve diğer güvenlik güçlerinin ihlallerinin cezasız kalmasının yaygınlığına da dikkat çekiyor. Raporda Newroz gösterileri ve 1 Mayıs'taki polis şiddetine de ayrıca yer veriliyor.
Parti kapatma davaları
Raporda AKP'ye, DTP'ye açılan parti kapatma davalarına değinen HRW, Haklar ve Özgürlükler Partisi'nin kapatılmaması yönündeki Anayasa Mahkemesi kararını anımsatarak "Karar bir emsal teşkil ediyor: Kürt sorunuyla ilgili açıklamalar ifade özgürlüğü sınırları içindedir" dedi.
Rapordan diğer bazı saptamalar şöyle.
Dink cinayeti: Cinayetin arkasındaki komployu ortaya çıkaracak bir gelişme henüz gerçekleşmedi. Meclis Komisyonu raporu, Başbakanlık Teftiş Kurulu raporu, devlet görevlilerinin Dink'in öldürülmesiyle ilgili gelen istihbarat bilgilerini değerlendirme konusunda çok sayıda ihmaline işaret etmekte ve Dink ailesi avukatlarının Trabzon ve İstanbul polisi hakkında adli soruşturma taleplerinin haklı olduğunu göstermektedir.
301. madde: Hükümet Türk Ceza Kanunu'nun "Türklüğü alenen aşağılamak"la ilgili 301. maddesinde kozmetik denebilecek bir değişiklik yaptı. Bakanlık birçok dava için izin verdi.
Hak savunucuları: İHD Adana şube başkanı Ethem Açıkalın ocakta yasal bir siyasi örgütün düzenlediği basın toplantısına katıldıktan sonra gözaltına alındı ve duruşma öncesi altı ay tutuklu kaldı. İHD Bingöl şubesi eski başkanı Rıdvan Kızgın ise hala beş köylünün 2003 yılında faili meçhul öldürülmesiyle ilgili "delilleri saklamak" suçuyla aldığı 2,5 yıllık cezasını yatıyor. "Yasadışı örgüte yardım ve yataklık" suçlamasıyla aldığı beş yıllık hapis cezası ise halen temyiz aşamasında.
LGBTT'ler için düşmanca ortam: Mahkemenin Lambda İstanbul'un kapatılması yönünde verdiği karar, Türkiye'de LGBTT topluluğun, içinde yaşadığı düşmanca ortamla ilgili bir fikir veriyor.
AİHM kararları: AİHM, belediye çalışanlarının sendikalaşma hakkına müdahale edilmesinin ve toplu sözleşme anlaşmasının iptalinin, örgütlenme ve toplanma özgürlüğünün ihlali anlamına geldiğine hükmetti. Bu karar Türkiye ve Avrupa çapında işçi haklarının geliştirilmesi ile ilgili çok büyük öneme sahip.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, "ihlallerden sorumlu olduğu iddia edilen güvenlik gücü mensupları hakkında etkin soruşturma yürütülmesini sağlaması" için Türkiye'ye çağrıda bulundu. (TK)