Hrant Dink Vakfı, azınlık hakları ve bu hakların kullanımında karşılaşılan sorunlar üzerine kapsamlı çalışmalar yapmaya devam ediyor.
Lozan Barış Antlaşması’nın imzalanmasının 100. yılını geride bırakırken, azınlıkların tarihsel süreçte hangi zorluklarla karşılaştıkları ve haklarını tam anlamıyla kullanabilip kullanamadıkları yeniden tartışmaya açılıyor. Vakıf, bu konudaki farkındalığı artırmayı ve bir arada yaşamı güçlendirmeyi hedefliyor.
Podcast serisi
Vakfın başlattığı "Azınlık Hâlleri" podcast serisi, Türkiye’deki ve uluslararası arenadaki azınlık hakları politikalarını, sorunları ve çözüm önerilerini ele alıyor.
Alanında uzman isimlerle gerçekleştirilen sohbetler, azınlık hakları konusunda kapsamlı bir eğitim niteliği taşıyor. Örneğin, Baskın Oran ile Lozan Antlaşması’nda azınlık haklarının kapsamı ve bu hakların ihlalleri üzerine konuşmalar yapıldı. Podcast serisine ilgi duyanlar vakfın web sitesinden bölümlere ulaşabilir ve önerilerini paylaşabilir.
Ermeni Kurumları Üzerine Raportaj: Dar Gömlek
Vakfın yayımladığı "Dar Gömlek: Türkiye’deki Ermeni Kurumlarının Sorunları ve Çözüm Önerileri" başlıklı rapor, Türkiye’deki Ermeni toplumunun yaşadığı sorunları ve bu sorunlara yönelik çözüm önerilerini detaylı şekilde inceliyor.
Rapor, Lozan Barış Antlaşması’nın getirdiği azınlık haklarının devlet tarafından nasıl uygulandığını tartışırken, Ermeni toplumunun eğitim, vakıf ve dini kurumlar üzerinden yaşadığı sorunlara odaklanıyor.
Raporda, Ermenilere ve diğer azınlıklara yönelik sistematik ayrımcılık ve ırkçılık da masaya yatırılıyor.
Azınlık Hakları Akademisi
Bu yıl Avrupa Birliği desteğiyle kurulan "Azınlık Hakları Akademisi", azınlık hakları konusunda eğitim almak isteyenlere fırsat sunuyor.
İlk dönemini Haziran ayında tamamlayan akademide, Türkiye ve farklı ülkelerden gelen uzmanlar, azınlık haklarının ulusal ve uluslararası boyutlarını ele aldı. Akademinin yeni dönem başvuru duyurusu önümüzdeki aylarda yapılacak.
Lozan Azınlıkları ve Nefret Söylemi
Vakfın uzun yıllardır süregelen nefret söylemi taramaları, azınlıkların karşı karşıya kaldığı ayrımcılığı gözler önüne seriyor.
Özellikle Lozan azınlıklarının ‘tarihî ötekiler’ olarak tanımlanması, günlük hayatta bu gruplara yönelik nefret söylemi ve ayrımcılığın devam ettiğini gösteriyor.
Vakıf, bu söylemlere karşı mücadelede farkındalığın önemini vurgularken, "Medya ve Nefret Söylemi" adlı yayınları bu konuda daha derinlemesine bilgi edinmek isteyenler için önemli bir kaynak oluşturuyor.
Azınlıkların Nüfusu ve Kültürel Miras
Vakıf, Türkiye’de azınlıkların izlerini sürmek isteyenler için Türkiye Kültür Varlıkları Haritası’nı sunuyor.
Lozan öncesi dönemde milyonlarla ifade edilen Ermeni, Rum, Süryani ve Yahudi nüfusunun günümüzde ciddi oranda azalması dikkat çekici. Haritada 10 binden fazla okul, kilise, sinagog gibi yapıların bugünkü durumlarına dair bilgiler yer alıyor.
(EMK)