Medyada "hortumlamak" deyimi son derece sık kullanılıyor. Özkök gibi "hortum" kelimesini sevmeyenler bile gazetesinin sürmanşetinde kullanmak zorunda kalıyor. Çünkü "soygunu" en iyi ifade eden bu sihirli kelime toplumun belleğine yerleşti.
Peki bu "hortumlama" kelimesi basına nasıl girdi? Yaratıcısı kim?
Yaşı 25'in altında olanlar hatırlamayabilir. Üstünde olanlar da unutmuş olabilirler.
O nedenle banka soymayı en iyi ifade eden "hortumlama" deyiminin isim babası Necati Doğru ile konuştuk. Bir süre önce, "banka hortumlayan bir patronun gazetesinde çalışamam" diyerek Sabah Gazetesi'nden istifa eden Doğru, BİA'nın söz konusu değişimle ilgili sorularını yanıtladı:
- Hortumlama'yı ilk olarak nerede kullandınız?
- 1991 yılıydı... İşadamı Kemal Horzum, Emlakbank'tan aldığı 100 milyon dolar krediyi buharlaştırmıştı.
-Ne demek o?
Geri ödemedi. Bu yerleşmiş bir yöntem. Üç ayağı var. Ahlaksız siyasetçi, ahlaksız işadamı, ahlaksız genel müdür. 25 tane tekniği var bu işin. Kredi alınıyor, bekletiliyor ve geri ödenmiyor. Banka murakıpları bunu tespit ediyorlar. Teknik deyimlerle rapor haline getiriyorlar. Gazeteler de bunu aynen yazıyorlar. Fakat halk bundan hiçbir şey anlamıyor.
-Neden?
- Çünkü bankacılık uzmanlık isteyen bir konu... Herkes iktisat okumuyor ki...
-Hortumlama'ya dönersek....
- Kemal Horzum'un o tarihte çok büyük bir miktar olan 100 milyon dolarlık krediyi iç etmesini biz Milliyet'te "Horzumlama" başlığıyla verdik. İlham kaynağımız soyadı olmuştu. Sonra +Horzumlama, Hortumlama" başlığıyla bir kampanya haber yaptık.
- O yıllarda da şimdi ki gibi tuttu mu?
- Kahvelerde konuşulmaya başladı. Okey oynayanlar, masadan taş çalana bile 'hop hortumlama' diye takılmaya başladılar.
-Hortumlama nasıl bir ruh halidir?
-Temiz (!) çalmayı ifade eder. Hiç fire vermez.... Buğday silolarından ürünü emip gemilere boşaltırlar ya aynen öyle... Hepsini siler süpürür.
- Hortumculuk siz yazdıktan sonra geriledi mi, gelişti mi?
- Hortumculuk bulaşıcı bir hastalık olarak gelişti. Toplumun bir hortumculuk çıtası oluştu. Çalanın cebinde kalıyordu. Bir gün bana da sıra gelecek beklentisi oluştu. Toplum zehirlendi. Belediyeden bir büfe de ben alırım, bir kamu kuruluşuna kapağı atarım diye düşünenler çoğaldı. Ama sonra görüldü ki, 100 kişiden sadece 1'i hortumluyor 99 kişi açıkta kalıyor. O nedenle son rezaletler ortaya çıkabildi. Artık hortumlama yapılacak yer kalmadı. Dip gözüktü.