Derneğin Genel Sekreteri Ali Erol, mektubunda, gazeteci Baki Koşar'ın öldürülmesiyle ilgili davada, mahkemenin bir ilişki olduğu belliyken "eşcinsel ilişki kurma teklifi"ni gerekçe göstererek "ağır tahrik indirimi" yapmasını örnek gösterdi, "mevcut yasalar dahi eşcinseller aleyhine yorumlanarak eşcinsellerin adaletten etkili olarak yararlanma hakları gasp ediliyor" dedi.
"Homofobiyi önleyen yasa olmadıkça, yaşam hakkımız tehlikede"
Erol, yargı sisteminin eşcinselleri ahlaksız olarak ilan etmeye devam ettiği sürece, eşcinsellerin adaletten eşit olarak yararlanamayacaklarının açık olduğunu belirttiği mektubunda, "Homofobiyi engelleyen yasalar çıkarılmadığı ve bunlar etkin bir biçimde uygulanmadığı sürece, eşcinsellerin en temel insan hakkı olan yaşam hakkına dahi sahip olmaları sağlanamayacak" dedi.
"Irkımız, inancımız, dilimiz, düşüncemiz, cinsiyetimiz, toplumsal cinsiyet kimliğimiz ve cinsel yönelimimizden dolayı öldürülmek istemiyoruz" diyen Erol, eşcinsel cinayetlerinin Ceza Yasası'nda nefret suçu olarak düzenlenmesini istedi.
Dernek Adalet Komisyonu'na gönderdiği mektupta son olarak şunları söyledi:
"Bu nedenle, sayın makamınızın konuya gereken hassasiyeti göstererek, ayrımcılığı önlemek konusunda gerekli olan yasal düzenlemelerin önünü açmasını, mevcut yasaların eşcinsel, biseksüel, travesti ve transeksüel bireyler aleyhine yorumlanmaması ve yargıya intikal eden vakalarda tarafsızlığın sağlanması için gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını talep ediyoruz." (TK)
* Kaos GL'nin mektubunun tam metnini görüntülemek için tıklayın.
