Drancy Toplama Kampı'ndan Türkiye Pasaportu sahibi olması sayesinde kurtulan Lazar Ruso (Lazare Rousso) 11 haziran gecesi Nişantaşı'ndaki evinde, 91 yaşında hayata gözlerini yumdu. Ruso 12 Haziran Salı günü İtalyan Mezarlığında yapılan törenin ardından son yolculuğuna uğurlandı.
Paris'te 1941 yılında Yahudi olduğu için götürüldüğü Drancy Toplama Kampı'nda iki ay kalan Ruso, o tarihte Türkiye konsolosu olan Behiç Erkin, Alman makamlarına başvurup Türkiye Vatandaşı olduğunu bildirmesi sonucu serbest bırakılmıştı.
Şolam Gazetesi'nin haberine göre törende Ruso'nun yakın dostu ve akrabası Sami Aji ve dostu Jak Alguadiş birer konuşma yaptı.
Türk Musevi Cemaati adına söz alan Sami Aji, her sene düzenlenen Holokost Kurbanlarını Anma Törenine davet edilen ve onurlandıran Lazar Ruso ve Albert Saul'un on iki gün arayla vefat ettiğini hatırlattı.
Sami Aji konuşmasını şöyle sürdürdü: "Alman Nazi kamplarından tüm kurtulanlar gibi, Lazar Ruso yaşadıklarını çok uzun yıllar kimseyle paylaşmamıştı. Ancak son yıllarda ve bilhassa ülkemize karşı yapılan bazı ithamlardan sonra konuşmaya başladı. Her zaman 'Türk vatandaşı olmasaydım bugün hayatta olmazdım' derdi. Kampta yaşadıklarını, kurtuluşunu ve konsolosluğun Türk vatandaşları için temin ettiği son tren ile Türkiye'ye dönüşünü yerli ve yabancı basın ve televizyonlarda ve hepinizin bildiği 'Turkish Passport' filminde bütün kamu oyuna anlatmak imkanını bulmuştur. Yaşadıklarını kendi derin kültürünü katarak o kadar iyi anlatıyordu ki son yıllarda ondan röportaj talep eden medya mensupları evinden eksik olmuyordu."
Askerlik yapması için Türkiye'ye iade edilmişti
1921 yılında dünyaya gelen Lazar Ruso. Galatasaray Lisesi mezunu olan babası Moiz Ruso'nun işleri bozulunca, sekiz yaşında Paris'e göç etti. On dokuz yaşındayken Alman askerlerine sokakta yakalandı. Kimliğine vurulan kırmızı damga nedeniyle Drancy Toplama Kampına götürüldü.
Ruso, o zamanın Türkiye Konsolosu Behiç Erkin sayesinde serbest bırakıldıktan sonra askerlik gerekçesiyle Türkiye'ye gönderildi. Akhisar'da üç yıl beş ay görev yaptı ve olaylar yatışınca Paris'e döndü. Babası ölünce 1958'de İstanbul'a kesin dönüş yapan Ruso, bir dönem Vehbi Koç'un iş ortağı Bernard Nahum'la birlikte çalıştı ve ikinci eşi Sara ile 45 yıl süren mutlu bir beraberlik yaşadı. (HK)