CORE Araştırma Enstitüsü, 31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlere ilişkin “Gençler ve Yerel Seçimler: Genç seçmenler neden rahatsız?” başlıklı araştırmasının raporunu paylaştı.
Friedrich-Ebert-Stiftung (FES) Derneği Türkiye Temsilciliği’nin desteğiyle yapılan araştırmada; gençlerin tercihi, siyasete ve yerel seçime ilgi düzeyleri, yerel seçimleri ne kadar takip ettikleri, adaylara bakışları, beklentileri ve oy davranışları ölçüldü.
Ankara, İstanbul ve Diyarbakır’da yapılan çalışmaya göre; gençler “siyasete ilgisizler”, “etkisiz hissediyorlar (karar alıcılara etki edebileceklerine inançları azalmış)” ve “güvensizler (siyasileri/partileri güvenilmez buluyorlar. Seçim kazanma odaklılık kirlenme olarak görülüyor)”.
Genç seçmen "Türkiye kötü yönetiliyor" dedi, muhalefeti seçti
Her yol mübah anlayışını eleştiriyorlar
Gençler, siyasilerden “duruş bekliyorlar”. Seçim kazanmak için her yolun denenmesi eleştiriyorlar. Ayrıca siyasilerin manipülasyonunu ve normalde olmadığı gibi görünmelerini ise tasvip etmiyorlar.
Rapora göre; güvensizlikte ‘liyakat’ etkili faktör. Gençler, siyasetçilerin/partilerin "kapasitesine" de güvensizlik duyuyor. Siyasetin sorunları çözebileceğine inanmıyorlar. Kendini muhalif olarak gören gençler ise muhalefetin "beceriksiz" olduğunu düşünüyorlar.
Liderler, vaatlerden daha önemli
Gençler için “vaatler” üçüncü sırada yer alıyor. İlk sırada “lider”, ikinci sırada ise “parti” geliyor. Yani gençler partiden daha çok lideri önemsiyor.
Seçimlere ve siyasete ilgi olmasa da gençler; seçimleri ellerindeki yegane güç olarak görüyorlar. Bu kozu iyi kullanma arzusu da var. Oy vermeye fazla anlam yüklenmese de bir tarafı desteklemek onları zorluyor. Bir dayatma olduğundan şikayet ediyorlar, ikna olmuş şekilde oy kullanmak istiyorlar.
Fakat genç seçmen yerel seçimleri kısmi değişim imkanı olarak görüyor. Buna rağmen siyasetten beklentisi tamamen sıfırlanmış kesim de var. Siyaseten daha yakın ve “partizan” genç seçmen yerel seçimi son mevzileri savunmak için önemli buluyor ama beklentileri yüksek değil.
1 milyon 32 bin 610 genç ilk kez oy kullanacak
Siyasetçilerin hepsi birbirine benziyor
Gençler, adayların yerel seçim vaatlerini bilinçli bir şekilde takip etmiyor. Adayların vaatleri de bilinmiyor. Çünkü gençler vaatleri seçimlerden sonra unutulacak şeyler olarak görüyor.
Ayrıca gençler, sorunlarda tek suçlu olmadığını, bu yüzden bir adayın daha üstün olmadığını söylüyorlar. “Biz düzelmeyi göremeyeceğiz” diyorlar. Siyasetçilerin hepsinin birbirine benzediğini sıklıkla ifade ediyorlar.
İttifakları kafa karıştırıcı buluyor, “Neyi seçtiğimizi bilemiyoruz” diyorlar.
Gençlerin siyasetçilere olan güvensizliğini besleyen 5 temel faktör var:
Ahlaki yozlaşma: Siyasetçilerin kendi çıkarlarını gözettiklerini düşünüyorlar.
Uyumsuzluk: Gerilim sevmiyorlar. Sürekli bağıran, çağıran diğer tarafa düşmanlık eden çıkışlardan rahatsız oluyorlar.
Duruşsuzluk: Kapsayıcı olmayı, kayırmacılık, taraftarlık yapmamak olarak görüyorlar. Sorunlar karşısında net duruş bekliyorlar.
Farksızlık: Siyasetçileri performanları, vaatleri ve tutumları açısından birbirine benzer buluyor. Siyaset bu yüzden onlarda heyecan uyandırmıyor.
Liyakatsızlık: Hiçbir siyasetçi onlara ‘vaow” dedirttirmiyor. Bilgileri, görgüleri zamana uzak bulunuyor.
CORE Araştırma, çalışmaya ilişkin değerlendirmede şu ifadelere yer verdi: "Gençler, çinde olmak istemedikleri, hatta olamadıkları yapıların farkındalar ve bilerek ve istemeyerek gelmiyorlar. Bir başka deyişle, onlara erişim bir mecra sorunu değil.
Birincisi davet edilen yerlerde sorun var, İkincisi davet edenler gençlerin kendilerini gerçekleştirmesine olanak tanıyan değil, var olana dahil olmasını hedefleyen bir katılım çağrısı yapıyorlar.
Gençleri toplumsal, psikolojik ve ekonomik olarak güçlendirmek, gençlerin kararlara, siyasete ve toplumsal alana katılımını artırmak ve önyargıları ortadan kaldırarak kuşaklar arası mesafeyi azaltmak için gençleri derinlemesine anlamanın ve seslerinin duyulmasının yollarını bulmak gerekiyor."
CORE Araştırma Enstitüsü'nün raporunun tamamına ulaşmak için TIKLAYIN.
(RT)