Türkiye bir süredir sokakta yaşayan hayvanların öldürülmesini öngören “Hayvanları Koruma Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”ni tartışıyor.
Kanun teklifi, hayvan hakları savunucularının ve toplumun önemli bir kısmının tepkisine rağmen Meclis gündemine geldi.
Geçtiğimiz hafta Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu’nda görüşülmeye başlanan teklifin, ilk dört maddesi dün (22 Temmuz) komisyonda kabul edildi.
Hevsel'in müdavimlerine gönüllü bakım
Kabul edilen maddelere göre; sokakta yaşayan hayvanlar, ‘ötanazi’ adıyla olmasa da ‘gerekli hallerde’ öldürülebilecek.
Tartışmaların odağındaki kanun teklifini Diyarbakır’da veteriner asistanı olarak Serhat Şiyar Bayar (23) ile konuştuk.
Bayar, UNESCO Dünya Kültür Miras Listesi'nde bulunan tarihi Hevsel Bahçeleri'nin yanındaki dededen kalma arazide babasıyla birlikte envai çeşit meyve yetiştiriyor. Diğer yandan sokakta yaşayan ve Hevsel Bahçelerinin müdavimi hayvanlara gönüllü bakım veriyor.
Hayvan sevgisini babasından aldığını söylüyor Bayar. Hayvanlar arasına bir hiyerarşi koymuyor ama yılanlara ayrı merakı olduğunu belirtiyor.
Söz konusu kanun teklifine ise; oldukça tepki gösteriyor: “Hayvanların uyutulmasına her zaman karşı oldum. Mesleğimi yaptığım süreçte, hiçbir hayvanın uyutulmasını kabul etmedim yaşlı ya da hasta hiçbir şekilde uyutmayı tercih etmedim. Bu kanunun da kabul edilir bir tarafı yok.”
Kamçı yılanları çiftliğin misafirleri
Çiftliğinde beslediği hayvanlardan ve Hevsel’den misafir gelen yılanlardan söz ediyor: “Burada baktığımız köpekler, ördekler, güvercinler, tavşanlar var. Eşek, at ve hatta yabani hayvanlar da oluyor. Onların da bakımını yapıyoruz. Hevsel’de yaşayan kamçı yılanları çiftliğimizin misafirleri. Zararsızlar, genelde tarla fareleri ile böceklerle, kurbağalar ile besleniyorlar. İnsanlar için zararları yok ama bu pek bilinmiyor. Hem görüntüsünden hem renginden dolayı zehirli olarak biliniyor. Bu görüntüde benzer şekilde zehirli yılanlar da var ama bunlar tamamen zehirsiz.”
İnsanın doğanın bir parçası olduğunu vurguluyor Bayar ama insanın doğadan koptukça ekolojik dengeyi bozduğunu söylüyor. Hayvanlara da doğaya da zarar verenin insan olduğunu belirtiyor.
(MT/RT)