*Fotoğraf: AA/Arşiv
Türk Eğitim Derneğinin düşünce kuruluşu TEDMEM, pandemi nedeniyle eğitimde yaşanan kayıpların telafisi için hazırladığı "Türkiye'nin Telafi Eğitimi Yol Haritası" başlık raporunu yayınladı.
Rapor, "Temel İlkeler", "Temel Gereklilikler" ve "Müdahale Alanları ve Eylem Önerileri" şeklinde üç başlıkta hazırlandı.
Türkiye ve Dünyadaki uzaktan eğitim sürecine ve yaşanan öğrenim kayıplarına geniş yer verilen raporda, "kayıplar telafi edilmeden eğitim öğretime kaldığımız yerden devam etmemiz mümkün gözükmüyor" vurgusu yapıldı.
TIKLAYIN-"Eğitimdeki takvimsizlik öğrencilerde depresyonu artırıyor"
"Kayıpların telafisi acil eylem"
"Kayıpların telafisine yönelik eylemlerin acil olarak hayata geçirilmesi" gerektiği ifade edilen raporda, Türkiye, salgının başladığı Mart 2020'den bu yana okulların en uzun süre kapalı kaldığı OECD ülkelerinden biri olduğu belirtildi:
"Okulların kapalı kaldığı süre uzadıkça öğrencilerin bilişsel, sosyal ve duygusal kayıpları telafi süreçlerini yönetme kapasitesini giderek aşıyor ve bu durumun bir kuşakta kalıcı sosyal, duygusal ve ekonomik kayıplar oluşturmasından endişe ediliyor."
TIKLAYIN-Bahçeşehir Üniversitesi Uzaktan Eğitim Raporu: Öğrenmek İçin Yüz Yüze İletişim Gerekli
|
NOT: Dünya Bankası, UNICEF, UNESCO gibi dünyanın önde gelen kuruluşları da salgının öğrencilerde neden olduğu kayıpların telafisi için ülkelere eylem çağrısında bulundu.
Rapordan öne çıkan tespitler şöyle:
"Öğretimin kesintiye uğraması sebebiyle oluşan öğrenme kayıpları, hem birey hem toplum için pek çok kaybı beraberinde getiriyor.
"Bu kayıpların başında okulların kapalı olmasının ve uzaktan ya da seyreltilmiş yüz yüze eğitim uygulamalarının yol açtığı öğrenme kayıpları gelmektedir.
"Öğrenme kayıplarının büyüklüğü ailenin sosyoekonomik düzeyine, uzaktan eğitime erişim durumuna, uzaktan eğitimin niteliğine, aile desteğine ve etkileşim düzeyine göre değişiyor.
TIKLAYIN-"Öğrencilerimiz Eşit Değil, Farklılıkları Gözetilerek Eğitim Yapılmalı"
COVID-19 sürecinde öğrenme kayıplarının bazıları:
• Amerika Birleşik Devletleri’nde öğrencilerin 2020-2021 eğitim öğretim yılına, okuma becerilerinde ortalama yüzde 30, matematikte ise en az yüzde 50 öğrenme kaybıyla başlayacakları öngörüldü.
• İngiltere’de yapılan bir çalışmaya göre salgın sürecinde 3. sınıfa devam eden bir öğrencinin, 7 yıl sonra normalde ulaşacağı öğrenme düzeyinden 1,5 yıl daha az öğrenme birikimiyle 10. sınıfa başlayacağı öngörüldü.
• Belçika’da yapılan bir araştırma, öğrencilerin geçmiş yıllara kıyasla salgın döneminde matematik ve okuma başarılarında düşüş yaşandığını ve düşük sosyoekonomik geçmişe sahip öğrencilerde bu kayıpların daha fazla olduğunu gösteriyor.
• Hollanda’da gerçekleştirilen bir araştırma, öğrenme kayıplarının daha az eğitimli ailelerin çocuklarında diğer gruplara oranla yüzde 55 kadar daha yüksek olduğunu gösteriyor
• Dünya Bankası’nın verilerine göre öğrenme kayıplarının yalnızca ulusal düzeyde değil öğrencilerin uluslararası düzeyde katıldığı ölçme ve değerlendirme çalışmalarını da olumsuz etkilemesi bekleniyor.
TIKLAYIN-"160 bin öğrenci okulu terk edebilir"
"Öğrenme yoksulluğu oranı yüzde 21,7"
"Türkiye’de salgın nedeniyle gerçekleşen okul kapanmalarının öğrenme kayıpları üzerindeki etkisinin değerlendirildiği geniş ölçekli çalışmalara ihtiyaç duyuluyor.
"Türkiye’de öğrenme yoksulluğu oranı yüzde 21,7 olup bu değer, 10-14 yaş arasındaki her beş çocuktan birinin ilkokulu bitirmiş olmasına rağmen basit bir metni okuyup anlamaktan uzak olduğunu gösteriyor.
TIKLAYIN-'Öğrenme algısı' duygular ile farklılaşıyor
"Sıkıntı ve umutsuzluk artıyor"
"Bu süreçte okuldan uzakta, evde kapalı kalınan sürenin uzaması, sosyal izolasyon, fiziksel aktivitelerin sınırlanması, akran etkileşiminin azalması, ekrana maruz kalınan sürenin uzaması gibi günlük yaşam biçimlerindeki değişiklikler özellikle okul çağındaki çocukların sosyal, duygusal ve aynı zamanda fiziksel iyi olma halini de olumsuz etkiliyor.
"Salgının etkisiyle alışıldık yaşam biçimindeki değişiklikler çocuklarda en fazla; sıkıntı ve umutsuzluk, düzensiz yemek yeme, taciz ve aile içi şiddet kaynaklı travmalar, kişiler arası ve çevresel baskı, uyaran yoksunluğu ve duyarsızlığı sorunlarına yol açıyor.
TIKLAYIN-"Ekonomik yapı eşitsizliği artırıyor, çocuklar okulu bırakıyor"
"Kronik hastalıklar baş gösterdi"
"Salgın nedeniyle çocukların karşılaştığı sosyal ve duygusal risklerin yanı sıra azalan fiziksel aktivite ve artan ekran süreleri; kas iskelet sistemi sorunları, kronik göz hastalıkları, çocukluk çağı obezitesi ve uzun vadede kalp hastalıkları, diyabet, kanser gibi kronik hastalıkları artırma riski taşıyor."
TIKLAYIN-"Okulların en çok kapalı olduğu ilk 5 ülke arasındayız"
TEMEL İLKELER » Hiçbir öğrenci olması gereken düzeyin gerisinde bırakılmamalıdır. » Öğretmenler her koşulda desteklenmelidir. » Telafi sürecinin hayata geçirilmesi, öğretmenlerin ve öğrencilerin bireysel çabasına bırakılmamalıdır. » Öğrencilerin öğrenmeye etkin bir şekilde katılabilmeleri için sosyal ve duygusal iyi olma halleri önceliklendirilmelidir. » Her bir öğrencinin öğrenme kayıpları ve eksikliklerini tespit etmeye kaynaklık edecek geçerli, güvenilir ve aynı zamanda süreç odaklı bir ölçme değerlendirme yaklaşımı benimsenmelidir. » Karar alma süreçlerinde telafi programının genel çerçevesi ve temel prensipleri merkezi düzeyde belirlenmeli; uygulamada okulların ihtiyaçları esas alınmalıdır. TEMEL GEREKLİLİKLER » Uzaktan eğitim sürecinde oluşan kayıpların telafisi uzaktan eğitimle giderilemez. Çocuklarımızın bir an önce okula dönmesi ve öğrenme kayıplarının telafisi için toplumsal seferberlik başlatılmalıdır. » Tüm öğretmenler ivedilikle aşılanmalıdır. » Okula güvenli geri dönüş ve telafi süreçleri için bütçe planlaması yapılmalıdır. » Okullardaki ihtiyaç ve kaynak farklılıkları giderilmelidir. » Telafi programının genel çerçevesi ve temel prensipleri merkezi düzeyde belirlenmeli, içeriği ve süresi ise bölgeler, iller ve okulların ihtiyaçlarına göre uyarlanmalıdır. » Öğrenciler ve öğretmenler salgının neden olduğu kayıplarla baş başa bırakılmamalı, tüm paydaşların görev ve sorumlulukları tanımlanmalıdır. » Okul temelli olarak geliştirilecek odaklı telafi programı için okul süresi dışında ek zaman oluşturulmalıdır » Yalnızca geriye dönük ve kayıp odaklı bir planlama değil, mevcut sınıf düzeyi ile uyumlu bir planlama yapılmalıdır. MÜDAHALE ALANLARI EYLEM ÖNERİLERİ ÖLÇME DEĞERLENDİRME Ölçme Değerlendirme: » Öğrenme kayıpları ve eksikliklerini tespit etmeye kaynaklık edecek geçerli, güvenilir ve aynı zamanda süreç odaklı bir ölçme değerlendirme yaklaşımı benimsenmelidir. » Öğrenme kayıpları ve eksikliklerinin belirlenmesi kadar öğrencilerin sosyal ve duygusal gereksinimleri de belirlenmeli ve izlenmelidir. » Öğrencilerin öğrenmeye etkin bir şekilde katılabilmeleri için sosyal ve duygusal iyi olma halleri önceliklendirilmelidir. Öğretim Programı: » Önceki sınıf düzeylerinin kritik öğrenmelerini de kapsayacak biçimde merkezi düzeyde yeni bir öğretim programı geliştirme çalışması yapılmalıdır. » Yeni öğretim programı çalışmaları kapsamında mevcut öğretim programları çerçeve program anlayışıyla yeniden uyarlanmalı, salgında önemi anlaşılan yaşam becerilerine de yer verilmelidir. » Uzaktan öğrenme sürecinde çoğunlukla kapsam dışı bırakılan uygulamalı dersler, öğrencinin bütüncül gelişimini de destekleyecek biçimde yeni bir anlayışla düzenlenmelidir. Odaklı Telafi: » Uzaktan eğitim sürecinden olumsuz anlamda en çok etkilenen öğrenci grupları için odaklı telafi programları uygulanmalıdır. • İlkokul 1. sınıfı uzaktan eğitim yoluyla tamamlayan öğrenciler • Ortaokul veya lise kademesine geçiş yapan öğrenciler • Lisede alan seçecek öğrenciler • Liseyi uzaktan eğitimle tamamlayıp yükseköğretime geçen öğrenciler • Mesleki ve teknik eğitim öğrencileri » Salgından en çok etkilenen dezavantajlı arka planlara sahip öğrenciler okul düzeyinde tespit edilmeli, bu gruplara yönelik olarak okul temelli telafi programları tasarlanmalıdır. » Özel eğitime ihtiyaç duyan öğrenciler için farklı telafi ve destek süreçleri oluşturulmalıdır. Rehberlik anlayışı: » Okul rehberlik servislerinin, salgınla birlikte değişen rehberlik ve psikolojik danışma ihtiyacını karşılamak üzere yeni koşullara uygun bir rehberlik anlayışı geliştirmesi sağlanmalıdır. Öğretmenlerin Desteklenmesi: » Yeni oluşan koşullarda eğitim öğretimin etkili biçimde sürdürülebilmesi için öğretmenlere gerekli destek mekanizması sağlanmalıdır. » Öğretmenlerin iyi olma hallerinin sağlanmasına yönelik desteklenmesi gerekmektedir. Geleceğe hazırlık » Gelecekte yaşanabilecek olası doğal afet ve salgın gibi durumlarda eğitim öğretimin sürdürülmesi ve öğrenme kayıplarının azaltılması için önceden hazırlanmış eğitimde acil durum eylem planının oluşturulması gerekiyor. |
(RT)