Lazca ve Hemşince, Rize’den Hopa’ya kadar uzanan geniş bir alanda konuşuluyor ve Hemşince, UNESCO’nun dil atlasında yok olma tehlikesi altındaki diller arasında gösteriliyor. Bu dillerin kaybolmaması, konuşulması ve gelecek nesillere aktarılması için çeşitli kültürel çalışmalar yapılıyor.
Bu çalışmalardan birisi de ‘Hamşetsu Gor’, yani Hemşin İmecesi adlı dergi. Ankara’da çıkan dergi, Hemşin ve Hopa’da dağıtılıyor. Dergide yer alan pek çok bilgi Rize, Hemşin ve Hopa’da yaşayan Hemşinlilerden ediniliyor. Klasik Ermenice veya Hemşince, Artvin’in Hopa ilçesinde yaşayan, tarihte Müslümanlaştırılan Ermeniler olarak geçen Hemşinliler tarafından kullanılıyor.
Hamşetsu Gor, Türkçe ve Hemşince dillerinde yayınlanan ve yılda bir kez çıkarılan bir dergi. Şuana kadar dört sayısı çıktı. Derginin amaçları arasında, Hemşin dilinin ve sözlü kültürünün kayıt altına alınması; Hemşin tarihi, dili ve kültürüne ilişkin yabancı dillerde yapılmış yayınların Türkçeye kazandırılması; arşiv oluşturmak ve Hemşin dilinde sanatsal üretim yapabilecek yeni kuşak yazarların yetişmesini sağlamak yer alıyor.
Kendini ‘Hamşenli Ermeni’ olarak tanımlayan, Artvin Hopa doğumlu araştırmacı, yazar ve aktivist Huriye Şahin’le derginin çıkış serüvenini, anadilinde yayıncılığın önemini ve Türkiyeli Ermeniler ile azınlıkların yaşadıkları sorunları konuştuk. ‘Asimilasyon Politikası Dilleri Nasıl Yok Ediyor: Özel Olarak, Ermeni Tarihi ve Hamşen (Hemşin) Ermenileri’ başlıklı kitabı bulunan ve şuan sözlü kaynak çalışmaları yürüten Şahin, derginin kurucusu ve yazarı.
“Halklar kendi kültürünü devam ettiriyor”
Doğu Karadeniz’de halkların kendi dillerinde konuştuklarını, ancak bölgede buna yönelik herhangi bir çalışmanın olmadığını söyleyen Şahin, “Halklar bölgede kendi dilini konuşuyor. Doğu Karadeniz’de ne kadar halk var, bu halklar kendi kültürünü ve dilini ne kadar devam ettiriyor bunu net bilmiyoruz. Bunun da açığa çıkmasını düşünerek, böylesi çalışmalar yaptık” diyor.
Doğu Karadeniz’de 1700’lü yıllara kadar birçok halkın yaşadığı, ancak bu tarihten itibaren Gürcülerin, Rumların, Lazların ve Hamşen Ermenilerinin Müslümanlaştırıldığını dile getiren Huriye Şahin, bölgede halkların yarı kapalı bir toplum halinde yaşadığını söylüyor. Devletin diğer halklar üzerinde egemenlik kurmasını eleştiren Şahin, ayrıştırma politikasının olumsuz yönde çok büyük etkiler yarattığını belirtiyor.
Hamşetsu Gor dergisini önemsediğini belirten yazar, halkla birlikte hareket etmek ve onlara ulaşmak açısından derginin iyi bir iletişim aracı olduğunu söylüyor. İlk amacının Hemşin halkının dilinin, kültürünün yok olmasının önüne geçmek olduğunu hatırlatan Şahin, bu dili yazılı hale getirmek için uğraştığını ifade ediyor.
“Dil, bir halkın kendisidir”
Bir halkı var eden temel etmenin dil olduğunu dile getiren Şahin, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Bir halkı var eden, tarihsel olarak geliştiren dildir. Bir halk, üretim ilişkileri içerisine girdiği andan itibaren sözcükleri üretir. Bu bağlamda dil, bir halkın kendisidir. Dil yok ediliyorsa başkalaşıyorsunuz. Başka bir yere dönüşüyorsunuz ve artık kendiniz değilsiniz. Tarihten kopuyorsunuz.”
Dergi okurlarının Ankara’daki sosyalistler olduğunu ve dergiyi Hopa ile Hemşin’e de gönderdiğini söyleyen Şahin, sosyalistler sayesinde derginin matbaa masraflarını çıkardığının altını çiziyor. Yasal çerçeve içerisinde bir yayıncılık yürüttüklerini, dilin ve kültürün korunması için uğraştıklarını da ifade eden Şahin, “Hemşince yazılan yazılarda herhangi bir politik söylem yok. Bugüne kadar halkın koruduğu hikâye, türkü, bilmece ve anılardan oluşan yazılar yer alıyor. Tamamen kültürü koruma amaçlı yazılan yazılardır. Hepsini bölgedeki halktan alıp, yazılı dile aktarıyoruz” diyor. (AÖ/HK)
ADEM ÖZGÜR'DEN DERGİLERİN DİLLERİ YAZI DİZİSİ
1- Bîrnebûn: 20 Yıllık Yayıncılık Mücadelesi
3- Hemşenli Ermenilerin Dergisi: Hamşetsu Gor