Haberin İngilizcesi için tıklayın
“Daha Deniz Poyraz’ın cenazesi defnedilmeden, şahsın apar topar adliyeye getirilip, tutuklanıp, cezaevine gönderilmesi, kolluğun ek gözaltı süresi istemeden, soruşturmayı derinleştirmeden bunları yapması olaya basit bir vakaymış gibi bakıldığı gösteriyor.”
HDP İzmir İl Örgütü'ne silahla saldıran ve Deniz Poyraz'ı öldüren Onur Gencer daha olayın üzerinden 24 saat geçmeden adliyeye sevk edilerek tutuklandı. Kolluk kuvvetlerinin alışılmadık bu hızı 'etkin soruşturma yürütülmediği' eleştirilerine neden oldu.
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Ankara Şubesi Başkanı Avukat Murat Yılmaz, Türkiye'de gözaltı süresinin 24 saat olduğunu, bu sürenin talep edilmesi halinde uzatılabildiğini söyledi.
Gencer'in ifadesinin 'Cinayet Büro Amirliği'nde' değil 'Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde alındığını belirten Yılmaz, "Bir siyasi partiye karşı yapılan, üstüne bir kişinin öldüğü, hatta oraya bir katliam yapmaya geldiğini itiraf eden bir kişinin işlemleri 24 saatten kısa bir sürede tamamlanıyor. Üstelik şüphelinin Suriye ve Türkiye’de çekildiği silahlı fotoğrafların orta çıkmasına, baskının öncesinde keşif yaptığının belirlenmesine, HDP’yle aynı binadaki bir dil kursuna kayıt olduğu tespit edilmesine rağmen." dedi.
TIKLAYIN - Deniz Poyraz'ı öldüren Onur Gencer tutuklandı
"Şüphe uyandırdı"
Yılmaz şüphelinin bu saldırıyı tek başına yapmadığına dair iddiaların da bulunduğunu hatırlatarak şöyle konuştu:
"Kolluğun asıl yapması gereken şahsın bağlantılarını araştırması, delillerin şahsın önüne konulup ifadesi öyle almasıydı. Ama yapmadı. Apar topar şansın beyanını aldı ve sevkini gerçekleştirdi. Ek gözaltı süresi isteyebilir, saldırganın ilişkilerini, HTS kayıtlarını, kamera görüntülerini, Suriye’ye gelip gidişini, poligondaki fotoğraflarını, herhangi bir örgütsel bağı var mı yok mu ayrıntılıca araştırabilirdi.
"Polis çıkan sonuçla başka kişileri de gözaltına alabilir, soruşturmayı derinleştirebilirdi. Buradan aslında geniş çaplı bir araştırma yapılmayacağını anlıyoruz. İnsanların esas tepkisi de buna. Bir basın açıklamasından alınan öğrenciler veya bir yazı yazdı diye alınan gazeteciler 3-4 gün gözaltında tutuyorlar. Hatta bazı gözaltılarda bu süre 8 güne kadar keyfi olarak sürdürülüyor. Bir cinayet işlemiş, siyasi partiye saldırmış saldırgan 24 saat dolmadan sevk ediliyor.
Elbette bunun sonrasında da savcılık soruşturma yapacaktır. Saldırganın tutuklanmış olması soruşturma yapılmasına engel değil. Sadece iş ve işlemlerin bu kadar hızlandırılmış olması alışılmışın dışında bir şüphe oluşturuyor. Sadece terör bağlantılı olduğu iddiası bile ek gözaltı süresi alınması için nedendi.
Ogün Samast benzetmesi
Yanında olduğu iddia kişilerin iddiasının araştırılıp araştırılmadığını bilmiyoruz ancak olayın niteliğini ve kamuoyunun gözünün üzerinde olduğunu düşündüğümüz zaman daha Deniz Poyraz’ın cenazesi defnedilmeden, şahsın apar topar adliyeye getirilip, tutuklanıp, cezaevine gönderilmesi, olaya basit bir vakaymış gibi bakıldığı şüphesini uyandırıyor.
"Bir şahıs gitmiş Deniz’i öldürmüş. Tamam. Öldürdüğünü de kabul ediyor. Tamam. 'Biz buna insan öldürmeden dava açalım.' Böyle bakıyorlar.
Hrant Dink öldürüldüğünde de 17 yaşında bir gencin milliyetçi duyguları dendi. Sonra iktidar içindeki gruplar birbiriyle çatışınca ortaya çıktı ki devletin en derin kademelerine varıncaya kadar, Emniyet’e MİT’e varıncaya kadar büyük bir organizasyonla karşı karşıyaymışız.
Aynı şekilde bu meselede de ‘Ben bir HDP’li öldürmek istiyorum. Gittim öldürdüm’ meselesi gibi davranılıyor. Öyle olmama ihtimali çok yüksek. Bu basit bir mesele değil. Ona göre etkin soruşturma yürütmek lazım. Eğer etkin soruşturma yürütmüyorsanız burada bir sıkıntı vardır, bir şeyler gizlenmeye çalışılıyordur. Etkin soruşturmayı yaparsınız, bir şey çıkmaz orası ayrı. Ama kolluk kuvvetlerinin ve yargının üzerine düşen etkin soruşturmayı sonuna kadar yapmaktır, hiç boşluk, soru işareti bırakmamaktır."
"Polis kamera kaydı silerse delil karartmış olur"
Onur Gencer'in binaya girişini gören çevredeki kamera kayıtlarına polisin el koyduğu ve çevre esnafındaki görüntüleri sildiği iddiasına ilişkin olarak ise Murat Yılmaz bunun bir 'delil karartma' olduğunu söyledi.
Polisin kayıtları silme yetkisinin olmadığını söyleyen Yılmaz "Ancak savcılığın talimatıyla kamera kayıtlarına el koyar ve bunların çözümlerini yapar. Aldıktan sonra silme şeklinde bir görevi ve yetkisi yoktur. Yaparsa delil karatmak ve görevi kötüye kullanmaktan bir cezai müeyyideyle karşı karşıya kalır" diye konuştu.
(HA)