Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk, 30 günlük gözaltı süresi ve işkence ve kötü muamele iddialarıyla ilgili basın açıklamasında, bu uygulamaların “evrensel hukuka ve temel insan haklarına aykırı olduğunu” belirtti.
Açıklamada, gözaltına alınan kişilerin beş güne kadar avukatlarıyla görüştürülmemelerinin de sakıncalarına dikkat çekildi.
“İşkence, gizlenmeden sergilenir oldu”
Tuğluk’un açıklaması özetle şöyle:
“Bugün iktidara biat etmeyen herkesin darbecilerle beraber ‘hain’ ilan edildiği bir politik iklimde işkence, gizlenme gereği duyulmaksızın sergilenir oldu.
“Cezaevlerinde işkence ve kötü muamele şikayetlerinin hiç sona ermediği Türkiye'de, işkencenin adeta gururla teşhiri, devletin hukuk dışına taşmasının bir vesikasıdır ve devlet şiddetini olağanlaştırmaktan başka işe yaramaz.
“15 Temmuz darbe girişiminin bastırılmasının hemen ardından, yazılı ve görsel medyada fiziki şiddet görmüş kişilerin fotoğraf ve videolarının yayımlanması bunun açık işareti oldu.”
“Yargılama değil, intikam hissi”
“Şiddetin pervasızca teşhiri, devlet mekanizmasının adil bir muhakeme süreci sonucunda hakikati ortaya çıkarma değil, hiddetle intikam alma ve iktidarını pekiştirme amacı taşıdığını gösteriyor.
“İşkence, insanlık onurunu hedef alan bir suçtur. Tüm temel insan hakları belgelerinde mutlak surette yasaklanmıştır. İnsanlık onurunun zedelenmesi, işkence görenleri bugün tarifsiz bir azapla baş başa bırakırken etkilerini bugünün muktedirleri dahil olmak üzere herkes üzerinde doğurmakta, toplumun her bireyinin onurunu aşındırmaktadır.
“Yarın, bugünün muktedirlerinin güvencesi olacak hukuk ve insan hakları hiçe sayılırken, bu topraklar herkes için daha güvencesiz, daha yıkıcı bir hal alıyor.
“Olağanüstü Hal’in ilk icraatlarından biri olan gözaltı süresinin uzatılması, bu yayılan şiddetin payandası olmuş; insanlar güvencesiz bir biçimde 30 güne varan sürelerde gözaltında tutulmaya başlanmıştır.”
“Darbe girişimiyle ilgisi olmayanlar da…”
“İlk Kanun Hükmünde Kararname’nin hemen ardından, Diyarbakır'ın Dicle ilçesinde, aralarında Belediye Eşbaşkanı’nın da olduğu on kişi gözaltına alındı, halen gözaltında tutuluyorlar. 1 Ağustos'ta da Erzurum'un Karayazı ilçesinde HDP ve DBP'lilere operasyon düzenlendi 67 kişi gözaltına alındı. Baskınlar esnasında dökülen kan kameralara yansımıştır.
“Gözaltı ve tutuklama operasyonları Diyarbakır, Hatay, Adana, Van, Dersim, Muş, Bitlis, İstanbul, İzmir, Mersin, Ankara ve diğer birçok kentte şiddetli bir biçimde devam ediyor.
“Operasyonların hedefinde belediye eşbaşkanları, belediye meclis üyeleri, HDP ve DBP'de siyaset yapan kişiler, Eğitim-Sen emekçileri, kamu çalışanları ve esnafın da içinde olduğu çok geniş bir kesim bulunuyor.
“Darbe girişiminde bulunanlara yönelik çıkarılan KHK ile bu girişimle ilgisi olmayan kişileri sindirmeyi amaçlayan operasyonlara da zemin hazırlanıyor.
“Kişi güvenliği ve özgürlük hakkıyla bağdaşmayan uzun gözaltı sürelerinde kişilerin avukat görüşmeleri de beş güne kadar engellenebiliyor. Bu da işkenceye kapı aralıyor.
“Anayasal düzeni yıkma girişimi olarak darbe girişimi ne kadar hukuk dışıysa, temel insan haklarını ve özgürlüklerini hiçe sayan son derece keyfi bir OHAL rejimi de o kadar hukuksuzdur.” (AS)