Başbakan Ahmet Davutoğlu, Halkların Demokratik Partisi (HDP) mitingine bombalı saldırıyla ilgili “ihmal iddialarının çok ciddi olduğunu” söyledi.
Davutoğlu Saraybosna dönüşü uçakta gazetecilere yaptığı açıklamada, Hürriyet gazetesinin haberine göre, konuyla ilgili şunları söyledi:
“Diyarbakır mitingine bomba koyan kişi biliyorsunuz yakalandı, adalete teslim edildi. Ama ihmal iddiaları çok ciddi. Bu konuda, yani ihmal iddiaları konusunda çok kapsamlı bir idari soruşturma yürütüyoruz. Açık söyleyeyim, bu soruşturmanın neticeleri bana sunulduktan sonra kimsenin gözünün yaşına bakmam, kimin ihmali varsa gereği neyse onu yaparım. Bu soruşturmaların ardından her türlü tedbir de alınır bir daha böyle bir ihmalin yaşanmaması için. Yeter ki ayrıntılı soruşturma bir an önce bitsin, raporlar bana gelsin.”
Demirtaş: Destek veren soruşturulmalı
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da “saldırının sorumlusu olarak yakalanan O.G.’nin arkasındaki güçlerin ortaya çıkarılması gerektiğini” ifade etmişti.
“Devletten destek almayan kimse o saldırıyı yapamazdı. Şimdi çözülse bile devlet kapatır ancak bizim olacağımız bir koalisyon hükümetinde üstünün örtülmesine izin vermeyiz. CHP’nin olacağı bir koalisyonda da üstünün örtülmemesini CHP’den isteriz.”
“Bu saldırı, iç savaş çıkarmaya dönük bir girişimin en önemli hamlesiydi. IŞİD’in saldırısıydı. Bu konuda şüphe yok. DHKP-C bağlantılı dediler ama Mersin ve Adana’daki binalarımıza yapılan saldırılar da IŞİD saldırısıydı. Oradaki zanlı da IŞİD’e katılmış, eğitim almış. O saldırılarda hedeflerine ulaşamayınca daha kanlı bir saldırı girişiminde bulundular.”
“Bize ‘IŞİD Adana ve Mersin’de istedikleri olmayınca intihar saldırısı planlıyor. Daha büyük bir saldırı yapacaklar’ bilgisi gelmişti.”
“Etkili bir soruşturma yürütülmedi, yürütülmüyor. Sadece saldırgan yakalandı. Onu Diyarbakır’a getiren, mitingin istihbaratını ve patlayıcıları veren, alana sokan kimlerdir? Bu soruların cevabının ortaya çıkması, alenileşmesi gerek. Devletin desteği olmadan o bombayı oraya getiremezdi.”
Ne olmuştu?
7 Haziran genel seçiminden iki gün önce Diyarbakır’daki HDP mitinginde düzenlenen bombalı saldırıda dört kişi öldü, 400’ü aşkın kişi de yaralandı.
Olayın faili olarak yakalanan 20 yaşındaki O.G.’nin, patlamadan iki gün önce kaldığı otelde polis tarafından sorgulanıp tutanak tutulduğu ve serbest bırakıldığı anlaşıldı. Gönder daha sonra yakalanarak tutuklandı.
Annesi dilekçeyle başvurdu |
O.G.’nin Adıyaman’da yaşayan annesi H.G. de Radikal gazetesinden İdris Emen’e yaptığı açıklamada polise giderek kayıp ilanı verdiklerini söylemişti. O.G.’nin annesi H.G., IŞİD’e katıldığını söylediği oğlunun bulunması için 31 Aralık 2014’te Başbakanlık İletişim Merkezi’ne bir dilekçe yazdı. Konunun araştırılmasını isteyen Başbakanlık İletişim Merkezi dilekçeyi Adıyaman Emniyet Müdürlüğü’ne yönlendirdi. Adıyaman Emniyet Müdürlüğü 28 Ocak’ta O.G. ile ilgili aileye bir tebligat gönderdi. Tebligatta, O.G.’nin “terör nitelikli kayıp şahıs” kategorisinde değerlendirildiği, sınır illeirne bilgilerinin gönderildiği belirtildi. |
UYAP'ta kaydı yoktu |
İçişleri Bakanı Sebahattin Öztürk, tutuklanan O.G.’nin “terör nitelikli kayıp şahıs” olarak kaydı olduğu halde askerlikle ilgili durumunun sorgulanıp serbest bırakılmış olmasıyla ilgili “her durumda polisin bir ihmali olduğunu, UYAP’ta kayıt bulunmamasının da Adalet Bakanlığı’na sorulması gerektiğini” söyledi. Bu açıklamanın ardından Bakan Öztürk ile görüşen Adalet Bakanı Kenan İpek, Adıyaman Başsavcılığı’ndan konuyla ilgili bilgi aldı. Hürriyet’in konuya ilişkin sorularını yanıtlayan İpek şu bilgileri paylaştı: “O.G.’nin ağabeyi E.G., 15 Ekim 2014 günü Adıyaman’da savcılığa giderek kardeşinin ortadan kaybolduğunu, IŞİD’e katılmış olabileceğini içeren bir başvuru dilekçesi vermiş. Savcılık, bu başvuruyu işleme koymuş ve aynı gün UYAP’a kaydetmiş. 16 Ekim 2014 gününde ise polise yazı yazarak O.G.’nin IŞİD’e katılmış olabileceği bilgisini iletmiş.” “Savcılığın verdiği bilgiye göre UYAP’a ikinci giriş de 16 Ekim 2014 günü yapılmış. Ancak sonradan yapılan incelemeye göre kayıt, zanlı O.G. ismine değil, başvuruyu yapan ve ‘müşteki’ sayılan abisi E.G. adına açılmış. Savcılığın UYAP kaydını ağabeyi adına girmesi normal prosedür. Kayıt E.G. adına yapıldığı için de UYAP’ta yapılacak bir araştırmada O.G.’nin çıkmaması normal.” “Ancak şu da var: Savcılık durumu zaten kolluk kuvvetine bildirmiş ve bu nedenle kolluk da UYAP’ta kayıt olmasa da bu ismi aramak durumunda. Zaten kolluktan savcılığa her ay gönderilen resmi yazılarda rapor verilmiş. Raporlarda, ‘Yol güvenliğinde tedbirler arttı. Aramalar devam ediyor. Yol güzergâhındaki bütün kamera kayıtları tarandı’ gibi bilgilere de yer verilmiş.” Adalet Bakanı İpek, O.G. ile ilgili ilk kaydın 2011’de “suça sürüklenen çocuk” olarak girildiğini, daha sonra bu kaydın kaldırıldığını da ekledi. |
(AS)
