Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi, İstanbul’da “Kadınlar Yerel Yönetimleri Tartışıyor” başlıklı konferans düzenledi.
HDP Kadın Meclisi’nin örgütlediği konferansta iki oturum gerçekleşti. Oturumun açılışında HDP Kadın Meclisi Koordinasyonu üyesi Beycan Taşkıran yaptı. Konferansı kadın mücadelesinin sorunlarını tartışmak için yaptıklarını söyledi. Beycan konuşmasını bitirmesiyle kürsüde HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ konuştu.
TIKLAYIN - KAYYUMLAR KADIN KAZANIMLARINI YOK EDİYOR
Yüksekdağ, uzun yıllardır mücadele veren kadın hareketinin önemini vurgulayarak atanan kayyumların halkın iradesine bir darbe olduğunundan bahsetti. “Belediyelere kayyum atanması iki tarafa darbedir. Halkın demokratik hakkına, toplumsal siyasal seçme hakkına darbedir. İkincisi kadının yerel siyasetteki iradesine de darbedir” dedi.
Konuşmasını sürdüren Yüksekdağ atanan kayyumların eşbaşkanlık sistemini engellemesini eleştirirken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kamuoyunda tartışmaya yol açan sözlerini de yanıt verdi. “Ya adam gibi ölececğiz ya da madam gibi öleceğiz diyen kişiler kadınlara sadece ölümü reva görüyorlar. Bunlar ölümde bile ayrımcı.” diyerek konuşmasını sürdürdü.
Güneydoğu Anadolu Bölgesi Belediyeler Birliği ve Demokratik Bölögeler Partisi (DBP) belediyelerinden alınan bilgilerle hazırlanan raporu Ayşe Berktay okudu.
Raporun okunmasının ardından Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Gültan Kışanak, Batman Belediyesi Eşbaşkanı Gülistan Akel, Iğdır Belediyesi Eşbaşkanı Şaziye Önder “Kadınların ihtiyaçları nelerdi, yerel yönetimler bu ihtiyaçları nasıl belirledi ve kadınlara yönelik ne gibi politika ve uygulamalar geliştirdi? Kadınlar neler kazandı? Darbeler süreci ve kayyum uygulamaları neye el koydu?” soru başlıklarını anlattı.
“Demokrasiye darbe olmuş burada kayyum anlatılıyor”
Kışanak, Kolombiya’da düzenlenen 5. Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Dünya Teşkilatı (UCLG) Kongresi’nde İstanbul Büyük Şehir Belediyesi Başkanı Kadir Topbaş’ın konuşmasını ve delegelerin protestosunu anlattı.
Kışanak, Kadir Topbaş’ın kürsüde kayyumların icaatlarını öven konuşmasını yaptığı sırada başka ülkelerin delegeleri “demokrasiye darbe olmuş burada kayyum anlatıyor” diyerek susturduğunu söyledi. Ardından Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nde yapılanları anlattı.
Kışanak “Kadın şiddetini önlemede bir çağrı merkezi kurduk. Kadın şiddetini önlemede önemli bir rol oynayacak… Kadın sığınakları öncesi dönem çok sancılı oluyor. İlk yardım istasyonu kurduk. Kadınlar sığınakta kalmaya karar verene kadar kadınlar bu yardım istasyonunda kalıyor.”
“Kadınlar artık %50 indirimli seyahet edecek”
Gülistan Akel, Batman’ın geçmişi ile bilgi vererek yaptıkları icraatları anlattı.
Akel, “Batman, 1990’da çatışmaların en çok yoğun olduğu zamanda ilk olarak il ilan edildi. Batman, iç göçle birlikte çok hızlı büyüdü” diyerek Batman’da kadın intiharlarının arttığını ve kadın çalışmalarının zorluğunu ve kadınlara yönelik politkalarını anlattı.
“Ulaşım, kültür, sanat, toplu iş sözlemesi kadınların lehine yönelik politikayla devam etti. Mahallerde şiddetle mücadele meclisleri kurduk. Yaklaşık 15 mahallede kadına şiddete karşı bir araya geldik… Halk evlerinde kadın çalışmalarımız devam etti. Haftada birkez kadınlar toplu ulaşım yapmaya başladı. Şimdi Mor Kart uygulaması yaptık kadınlar artık %50 indirimli seyehat edebiliyor.”
“Halk bizi hemen kabul etti”
Şaziye Önder, gelenleri Kürtçe ve Türkçe selamyarak belediyenin çalışmalarını ve kayyuma karşı halkın görüşlerini anlattı.
Önder, “Biz eş başkan olarak girdik ve halk hemen kabul etti. Halkın kafasında resmiyet filan yoktu. Herkes öylece kabul etti” dedi.
Demokratik Bölgeler Partisi Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel ise atanan kayyumları eleştirerek her belediyenin karakola dönüştüğünü belirtti.
“AKP’nin etnik temizlik siyaseti var. Kürt memurlar, sağlıkçılar işten atılıyor. Kürt Belediyelerine el konuluyor.”
“Kayyum kötü yönetilen şirketlere atanır”
Edremit belediye Eşbaşkanı Nurhayat Çelik kendi belediyesinde yaşananları aktardı.
Çelik, Eşbaşkanlarının tutuklamasının ardından belediye meclisi tarafından eşbaşkan seçimesini söyleyerek 2014 seçim sürecini anlattı. Kadın politikalarının temelini eğitim, şiddet ve ekonomi baz alarak uyguladıklarını sağlık seminerlerini, seracılık faaliyetleri gibi çalışmalarını aktardı.
Kayyum politikalarına değinen Çelik “Kayyum kotu yonetilen şirketlere atanır. Oysa bizim calismalarımız cok begeniliyordu” diyerek valiyi, kaymakamı ve kayyumu eleştirdi.
Belediye eşbaşkanlarının konuşmasının bitmesiyle kürsüye Stockholm Belediyesi’nden Ann-Margarethe Livh çıktı.
Livh, Stockholm’daki bir kenar mahalledeki dükkanların hepsinin erkeklerin elinde olduğunu ve bunu değiştirmek için çalışma yaptıklarını söyledi.
“Yerel belediye meclisinde 15 kişiden 11’ini biz kadınlar oluşturuyoruz. Güçlü temsilimiz olduğunu söyleyebilirm ama yerelde bir katılım yoksa temsilinde bir faydası yok.”
Livh, “Belediye çalışanlarına Kürdistan’a gidin diyorum. Korkunç bir durum var. Ve sizi nasıl destekleyeceğimizi bilmek istiyoruz” diyerek kayyum politikalarına karşı imza kampanyası başlattıklarını ve kendilerine Cumhurbakanı Erdoğan’ın yanıt vermediğini belirtti.
Konuşmaların ardından “Yerel yönetimlerde elde edilen vve hepimizin olan bu kazanımları nasıl koruruz? Bu kazanımların bilgisini ve farkındalığını geniş kadın toplumunun gündemine nasul yerleştiririz? Hakikati nasıl yayarız? Dayanışmayı nasıl büyütürüz?” soru başlıklarıyla tartışmalara geçildi. (NV)