Halkların Demokratik Partisi (HDP) Yüksekova’da Mehmet Reşit ve Veysi İşbilir’in polis kurşunuyla hayatını kaybetmesi üzerine yaptığı yazılı açıklamada “Gever katliamının ‘çözüm ve barış süreci’ni baltalamasına, Kürt siyasal ve özgürlük hareketinin bu konudaki kararlı ve açık duruşunun suistimal edilmesine izin vermeyeceğiz” dedi.
HDP Eşbaşkanları Sebahat Tuncel ve Ertuğrul Kürkçü imzalı metinde başsağlığı mesajlarının yanında Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) hükümetine seslenildi:
“İnsanların kutsal saydığı mezarlıklara yönelik saldırıların durdurulması için gereken önlemleri derhal alın. Bu konuda Kürt halkının inançlarını ve şehitlerine olan saygılarını çiğnemeyin ve çiğnenmesine fırsat vermeyin.
“ ‘Çözüm ve barış süreci’nin hızlanması ve demokratikleşme adımlarının savsaklanmaması için Barış ve Demokrasi Partisi - Blok grubunun, HDP vekillerinin önerilerini dikkate alın; sürecin başarıyla yürütülmesi ve tamamlanması için İmralı’da Sayın Abdullah Öcalan’ın başmüzakereci rolüne uygun yasal ve siyasal önlemleri almaktan kaçınmayın.
“ Halka kurşun sıkanların, demokratik gösteri hakkını kullananlara saldıranların derhal yargılanmaları ve ceza almaları için gerekli adımları atın.”
"Çözüm ve barış karşıtları halkları provoke edemeyecek"
Açıklamada ayrıca şu ifadeler yer aldı:
“Bugün Türkiye’deki tablo şudur: Bir yanda ‘çözüm ve barış sürecini’ devam ettirmek, demokratikleşme konusunda adımların atılması için kararlı bir duruş sergileyen barış ve demokrasi güçleri, Kürt halkı bulunuyor. Diğer tarafta ise siyasi cesaretten yoksun, demokratikleşme adımlarını atmamak için ipe un seren AKP iktidarı var. AKP’nin cesaretsizliği, ‘çözüm ve barış’ı baltalamak için fırsat kollayan üniformalı ve sivil bürokrasi mensuplarıyla bazı siyasi parti temsilcilerinin oluşturduğu bozguncular ittifakına güç veriyor.
“Türkiye’nin halkları, yeni Türkiye’nin, demokratik cumhuriyetin barış, eşitlik ve demokrasi içinde kurulacağına inanıyor. Biz de bu inançla ve güçle, kararlılıkla ‘çözüm ve barış’ için mücadele ediyoruz.”
HDP açıklaması “Çözüm ve barış karşıtları, halkları provoke edemeyecekler. Sürecin baltalanmasına da, Kürt halkına yönelik saldırılara da boyun eğmeyeceğiz” cümlesiyle sonlandı. (BK)
