Diyarbakır’da 1925’te 47 arkadaşıyla birlikte idam edilen Şeyh Said’in birinci derece torunu Mehmet Kasım Fırat, HDP'nin Erzurum’dan 1. sıra vekil adayı.
65 yaşındaki Fırat, Hınıs doğumlu. Şeyh Sait halk hareketinin teorisyeni ve kendini ilime adayan babası Şeyh Ali Rıza Efendi’den medrese eğitimi alan Fırat; Arapça gramer, Farsça ve fıkıh dersleri alır. Çocukluğundan itibaren evlerine sürekli olarak Şerafettin Elçi, Yusuf Ziya, Faik Bucak gibi siyasetle uğraşan insanlar gelip gider. “Çocukluktan beri aslında bir şekilde siyasetin içindeydim. Aileden gelen bir özellik bu. Barzani hareketi vardı, Nasır’ın Ortadoğu’da ilerleyişi, Sovyetlerdeki sıkıntılar eve gelenlerle babam arasında istişare edilen konulardı”
Sürgünde geçen hayat
Babası 17 yıl boyunca Trakya, Isparta, Irak ve İran’da sürgünde yaşar. Fırat, babasından söz ederken şöyle konuşuyor:
“Babası, amcası idam edilmiş, akrabalarından pek çoğunun tutuklama, idam ve işkencelerine şahitlik etmiş babamda bu durum iz bırakmıştı. Sonuçta fiziki ve psikolojik olarak da tesir etmişti. Büyük servetleri varmış, kaybetmişler. Zulme maruz kalmışlar. Babam her zaman mazlumların yanındaydı. Ceberut idarecileri sevmiyordu”.
İlk siyaset deneyimi
1977 yılında babasını kaybettiği zaman 20’li yaşlarda bir gençtir Mehmet Kasım Fırat. Halk Partili amcasının zoruyla siyasete atılır ve Ecevit’le görüşerek parti çalışmalarında yer alır. Ancak o dönem yapılan erken seçimle bu partideki çalışmaları kısa sürer. Ardından 80 darbesiyle birlikte sıkıntılı bir süreç yaşar.
“Tam 25 kez gözaltına alındım. Birkaç kez ceza aldım, kaçak konumuna düştüm. Erbakan’ın çıkarttığı yasayla 8. Madde affa uğradı. Sicilimde de hep vardı. Basın ve yayın yoluyla bölücülük, halkı isyana teşvik etmek, Kürtçülük propagandası gibi klasik şeylerdi.”
DEP’in kurulmasıyla birlikte başından itibaren çalışmalar içerisinde yer alır.
“Parti binası yandığında Hatip Dicle’nin yanındaydım. DEP kapanana kadar çalıştım. Sonra da çekildim. Dışarıdan destek verdim. Devamlı Kürt siyasetiyle istişare halindeydim.”
Şeyh Said Derneği’ni kurar
1992’de İstanbul’da tüm Kürt siyasi fraksiyonlarını içeren, aralarında İslami hareketlerin ve Alevilerin de temsil edildiği, Şeyh Sait’in birleştirici misyonundan hareketle ‘1925 Şeyh Said ve Arkadaşları Vakfı’nı kurmak isterler.
“Gurbetelli Ersöz yönetimdeydi. Beni başkan seçtiler ama üyelerimizin çoğu hapse atıldı, öldürüldü. Vakfı tescil etmediler. İki yıl öyle devam ettik.”
Ardından 2015’te Diyarbakır’da Komelaya Şêx Saîd (Şeyh Said Derneği) kurulur. Derneğin başkanlığını üstlenerek çalışmalarına kaldığı yerden devam eder.
Şeyh Said ve başlattığı hareketin bilgilerini arşivlemek, yerlerini bulmak, kamuoyuyla paylaşmak, arşivlemek, mezarların yerini tespit etmek, onların hak ve adalet anlayışını ve düşüncesini insanlara aktarmak derneğin amaçları arasındadır. Fırat, “Dernekte Şeyh Said halk hareketinde şehit olanların ailelerinin yanı sıra gönül verenler de var. Kapısı herkese açıktır. Kürt halkına ihanet etmeyecek herkesin yeridir. Barış için girişimlerde bulunuyoruz dernekte. Mesut Barzani diyor ki ‘Şeyh Said’in söylemi bizim için emirdir.’ Onu her zaman hakem olarak kabul ediyoruz. Hakkı ve doğruyu söylüyoruz. Bizler de o misyonun taşıcıları olacağız.”
7 Haziran 2015 seçimlerinde HDP’den 72 bin oy alarak bir milletvekili çıkartan Erzurum’un 1 Kasım’da oylarının 51 bine düştüğünü anımsatan Fırat, “Çok bariz bir baskı, hile hurda olmazsa bir vekil garanti çıkartırız. Şovenist duygular egemen ve aşırı baskı var. 12 bin civarında alevi oyu var ve bize yakınlık duyuyorlar”
HDP mazlumların partisidir
“Neden HDP” sorusunu ise Fırat şu şekilde yanıtlıyor:
“HDP mazlumların oluşturduğu bir partidir. HDP içinde bulunanların hepsi ya hapistedir ya dosyası vardır, ya yurtdışındadır. Benim de muzdarip olduğum durumlar bunlar. HDP’yi kendimden bir parça olarak görüyorum. Başka nerede olabilirdim ki? Demokratik güçlerin de destek verdiği bir partidir. Ben gerçek demokrasiyi savunan bir insanım, bir Müslüman olarak da demokrat bir insan olarak da gerçek demokrasi insanlığın kurtuluşudur. Emperyal güçlerin gölgesinde demokrasiyi kullananlar var. Onları da ayırt etmek lazımdır.”
Hak arayışını sürdüreceğim
“Ben özellikle ezilmiş Kürt halkının sesi olacağım” diyen Fırat, Meclis’te yapacaklarını ise şu şekilde aktarıyor:
“Hak ve adaletin takipçisi olacağım. Bu hak ve adaleti ararken duygusal davranmayacağım. Kendi vicdani ölçülerim ve dünya anlayışımdaki ölçülere göre hareket edeceğim. Hakkı arayacağız. Partimizin ve misyonumuzun gereğidir. Bulabileceğimiz kadar arayacağız. Ben artık kendim için bir şey beklemiyorum. Dernek ve misyon gereği Kürtler arası bir barışın olması gerektiğini düşünüyorum. Zulme uğramış mazlum insanların da birlikteliği gerekiyor. Adil bir barış içerisinde olmazsak, zulmedenler üzerimize basarlar. Buna hep birlikte karşı durmalıyız. Yıllardır bunu hep tekrar ettik.”
Kürtlerin ittifakı şart
Kürt partilerin ittifak yapmasını gönülden arzuladığını ifade eden Fırat, “Bu beraberliği seçime endekslememek lazım, seçim sonrası da yapılacak çok şey var. Kürt partileri arasında mutlak suretle bir beraberlik olmalıdır. Müşterekler üzerinde ittifak şarttır. Ayrıştıkları yerler çok azdır. Senin ayağın yere bassın, ondan sonra, tartış konuş. Kürtler arası adil ve kalıcı bir ittifak şart. Türkiye dışındaki Kürtlerle de bir beraberlik ve hatta mazlum sınıflarla da bir beraberlik gerekir. Herkes bununla ilgili üzerine düşeni yapmalı.” (BD/HK)