Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Ayhan Bilgen, anayasa tasarısına “demokratik, sivil, çoğulcu bir yeni anayasa için, kadınların kurtuluşu ve özgürlüğü için, birlikte, eşit yaşam için, emeğin sömürüsüne karşı” hayır diyeceklerini söyledi.
HDP TBMM Grup Toplantısı'nda gündemdeki konuları değerlendiren Bilgen ana hatlarıyla şu konulara değindi.
Cumhurbaşkanı
“Cumhurbaşkanı Parlamentonun nesinden rahatsız? Yasama faaliyetlerinden mi, denetim faaliyetlerinden mi, yasama faaliyetinin istediği hızda olmamasından mı? Zaten soru önergelerine, bakanlıkların tanıtım broşürlerini gönderiyorlar. Araştırma komisyonlarında, sadece el kaldırıp indirerek zaten engelliyorlar. Cumhurbaşkanı Meclis’ten mi rahatsız, yoksa siyasi partilerin varlığından mı rahatsız, doğrusu merak ediyoruz.
“Bundan sonra grup toplantıları da cumhurbaşkanını rahatsız ederse, bir iç tüzük değişikliğiyle iptal edilir mi? Cumhurbaşkanı aslında bu paketle Meclis’ten de siyasi partilerden de rahatsızlığını ifade ediyor. Galiba şöyle diyor Cumhurbaşkanı, ‘4 parti fazla, 4 olmasın 2 olsun.’ Zaten İstekleri gerçekleşirse bu kez de ‘tek parti olsun’ diyecek.
Ekonomi
“Ülke çok ciddi sorunlarla karşı karşıya. ‘Çok büyük bir ekonomik krizi bekliyoruz’ demiyorum, fiilen yaşıyoruz. TÜİK verileri açıklandı, Türkiye 2008’den beri en yüksek işsizlik düzeyinde; yüzde 11.8 oranında resmi işsiz var. Son bir yıl içinde 500 bin kişi işsiz kalmış durumda. Türkiye’nin istihdam açığı, çalışma yaşamına yeni girmek isteyen 900 bin kişiye iş istihdamı oluşturma sorumluluğu yüklüyor. Ama Meclis’in gündemi bu değil.
“Her ne kadar ısrarla birileri dolar yükseliyor diye tariflese de, ekonomik gerçek şudur; Türk Lirası değer kaybediyor. Yükselen dolar olsaydı, bütün dünya piyasalarında öyle olurdu ama durum öyle değil. TL’nin satın alma gücünün yaşattığı ağır bedeli emekçiye ödettiği bir durumu görüyoruz.
“Ekmek yoksa hamburger yesinler” deniyor
Mehmet Ali Şimşek, BigMac hamburgerleriyle ilgili karşılaştırma yaptı; ‘Amerika’da 5,6 dolar, Türkiye’de 2.75’ diye. Türkiye ekonomisinin ne kadar iyi durumda olduğunu ima etti ama bir karşılaştırma yapacaksanız, kendi içinde tutarlı başka karşılaştırmalar da yapmalısınız. Mesela ABD’de asgari ücretli bir kişi kaç hamburger alabilir, Türkiye’de kaç hamburger alabilir. Hamburger karşılaştırması bize tarihin bir dönemini hatırlatıyor. Hani var ya kraliçenin ‘Ekmek yoksa pasta yesinler’ demesi, şimdi de 2ekmek yoksa hamburger yesinler’ deniyor.
“İster simit ister ekmek ister hamburger hesabı yapın, sonuç olarak ekonomi kötü durumdadır.
Ekonomideki durumu terör diye adlandırırsanız bu durum devam eder. Terör havuzunu o kadar genişlettiniz ki sizin talimatlarınıza uymayan, size rağmen sözünü söyleyen herkes potansiyel terörist.
Müfredat
“Geçen hafta bir de müfredat tartışması yapıldı. Çocuklarımızın tarih bilinciyle ilgili polemikler yapıldı. Tarih bilincini bir tarafa bırakalım. Bu çatı altında bir takım beyefendiler mikrofonu ele geçirdiklerinde ilk akıllarına gelen hayvanları aşağılamak oluyor. Bu dilden anlıyorlarsa bizim de bu yönde söyleyeceklerimiz var.
“Tavşanla tazının hikayesi vardır; hani tavşan avcıların hedefidir avcı tazıyı tavşanın üzerine salar tazı tavşana bir türlü yetişemez ve tavşana seslenir, ‘Ey tavşan kardeş, senden daha güçlüyüm, daha uzunum ama bir türlü sana yetişemiyorum’. Tavşan der ki, sen iki kemik için koşuyorsun, avcıyı memnun etmek için koşuyorsun. Bense var olmak için koşuyorum. Yaşam için koşuyorum.
“Eğer sadece parti başkanı için, koltuk için, makam için yapıyorsanız nefesini yetmez. Tıpkı askıya asılmış palto gibi iradesiz kimliksiz durursunuz.
“Bir başka sadakat ölçüsü de ilkelerle ilgili olmanın önemini anlatan Tekasür Suresi'dir. O surede şu hatırlatılır, sayınızla övünmeyin. Onlar sayılarıyla övünmeyi öyle alışkanlık haline getirdiler ki neredeyse mezarları saymaya başladılar.
Garo Paylan
“Bu çatıda bu kadar kavga yaşandı, hakaretler edildi, hiçbirine ceza verilmezken geçen hafta milletvekili arkadaşımız Garo Paylan’a, sözlerinden dolayı üç birleşime katılmama cezası verildi. Bu kavram siyasidir. Kullanmak istersiniz ya da kullanmazsınız ama kullananı bu çatı altında görmeye tahammülünüz yoksa bu utancın dışavurumudur. Çünkü arkadaşımız ben ‘kılıç artığıyım” diyor. Bunu duyduğunuzda yüzünüz kızarmıyorsa, utanmıyorsanız, ona saldırarak o çatı altında onu görmeye tahammülünüz olmadığını ifade etmiş olursunuz.
“Başka ülke parlamentolarında soykırımı yok saymanın çeşitli cezaları var. Siz kalkıp başka ülke parlamentolarında soykırımı reddedenleri nasıl eleştireceksiniz? Siz aynısını tersinden yapmış olmuyor musunuz? Mesele kürsü dokunulmazlığı ise bundan zerre payınız olmadığını bu tavırla sergilediniz.
Darbecilerin hayali olan bir anayasa
“15 Temmuz başarılı olsaydı sizce bu ülkeden nasıl bir anayasa isterlerdi? Yurtta sulh konseyi nasıl bir hukukla nasıl bir anayasa tercih edeceklerse onu yapacaklardı. Ya tümden kapatacaklardı ya da parlamentoya baskı yapıp uygun bir anayasa yapılmasını sağlayacaklardı. Yurtta sulh konseyi nasıl bir anayasa ister ise bu meclis tam onların hayal edeceği bir anayasa yapıyor.
“Güya darbeyi engelledik ama parlamento darbecilerin hayali olan bir anayasayı bu topluma layık görüyor. Bu baştan aşağı yalandır. Bu baştan ayağa kandırmacadır. 15 Temmuz öncesi de bir darbedir, 15 Temmuz sonrası yapılanlar da darbedir.
Bu anayasa paketi Pepe’yi tehdit ediyor
“Sadece halk korkutulmuyor aynı zamanda Pepe korkutuluyor. Büyük sermaye grupları bir film hazırlamış birlik beraberliğin önemini Pepe’ye söyletiyorlar. Niye kendileri bir şey söyleyemiyor. Bir şey söylediklerinde iki gün sonra maliye geliyor, dosyanızı dürüyor, şirketinize kayyum atanıyor. Yani bu paket Pepe’yi tehdit ediyor, sermayeyi değil Pepe’yi.
“Ya hayır söyleyin ya susun”
“Bizim “hayır” demek için çok nedenimiz var. Birileri neden bulamıyor olacak ki, bindikleri dalı değil kendi ayaklarını kesiyor. Neymiş efendim biz gizli ‘evet’ oyu kullanacakmışız. Halkımız o kadar saf ki, şehirlerini kimin yakıp yıktığını bilmiyormuş, ya sandığa gitmeyecek ya da evet diyecekmiş.
“Bizim tavrımız çok net: “Demokratik, sivil, çoğulcu bir yeni anayasa için bu tasarıya hayır diyeceğiz. Biz kadınların kurtuluşu ve özgürlüğü için hayır diyeceğiz. Emeğin sömürüsüne karşı hayır diyeceğiz. Birlikte, eşit yaşam için hayır diyeceğiz. Yerel demokrasi için hayır diyeceğiz. Demokratik ulus, ortak vatan için hayır diyeceğiz. Halklar ve inançlara özgürlük için hayır diyeceğiz. Özgürlükçü laiklik için hayır diyeceğiz. Bu ülkede mal varlıkları talan edilmesin, yağmalanmasın diye hayır diyeceğiz. Doğa için hayır diyeceğiz.
Hiçbirimizin dertleri, sorunları, umutları bu teklifin içinde olmadığı için hayır diyeceğiz. Hazreti Peygamber’in 1400 yıl önceki çağrısını tekrar ediyoruz: ‘Ya hayır söyleyin ya susun.’ (YY)