Halkların Demokratik Partisi (HDP) Batman Milletvekili Ayşe Acar -Başaran, Gülistan Doku’nun kaybolmasında baş şüpheli olan Zaynal A.’nın Antalya’nın Alanya ilçesinde gözaltına alınıp ifadesinin ardından serbest bırakılmasını Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a sordu.
Baş şüpheli Zaynal A. ve ailesi hakkında hukuki süreçlerin etkin yürütülmediği ve Gülistan Doku’nun ailesinin avukatı Ali Çimen hakkında yaptığı açıklamalar gerekçe gösterilerek, “soruşturmanın gizliliğini ihlal etmek” gerekçesiyle soruşturma başlatıldığı anımsatılan soru önergesinde, soruşturmanın başlatıldığı açıklamada avukat “suya düşen bir cismin” olmadığını beyan ettiği kaydedildi.
"Gülistan’ın intihar ettiği olasılıklar ortadan kalktı"
Önergede şöyle denildi:“Arama Kurtarma (JAK) ekipleri Gülistan’ın barajda olmadığına dair tutanak tutmuş, dalgıçlar Gülistan’ın su altında olmadığını belirtmiştir. Ayrıca abla Aygül Doku kız kardeşinin ortadan kaybolmadan iki gün önce kendisinden kitap istediğini, ikinci bir üniversite okuyacağını belirttiğini, yarıyıl tatilinde ailesine götürmek için hediyeler aldığını belirtmiştir. Bütün bunlar Gülistan’ın intihar etme olasılığını ortadan kaldıran argümanlar olarak durmaktadır. Başsavcılık, 81 il cumhuriyet başsavcılıklarına, emniyet müdürlüklerine ve jandarma komutanlıklarına talimat yazısı göndererek, illerinde 5 Ocak 2020 tarihinden itibaren kimliği tespit edilemeyen buluntu kadın cesetlerinin araştırılmasını ve bununla birlikte bir müracaat ya da soruşturma kaydının olup olmadığı bilgisinin ivedilikle paylaşılmasını yürütülen ilk aramadan 1 yıl sonra talep etmiştir.”.
Gülistan Doku’nun ailesinin başlattığı oturma eylemi süreçlerinde gözaltılar ve para cezalarıyla karşı karşıya kalındığı ifade edilen önergede, HDP Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit’in soru önergelerinin cevapsız bırakıldığı ve baş şüpheli Zaynal A.’nın isminin ise belgelerde sansürlendiği belirtildi.
Fuat Oktay’ın yanıtlaması istemiyle şu sorular yöneltildi:
* Gülistan Doku’ya dair soruşturma neden bu kadar yavaş ilerlemektedir?
*Baş şüpheli Zaynal Abarakov’un ifadesinin alınması neden 2 yıl sürmüştür? Abarakov hangi gerekçeyle serbest bırakılmıştır?
*Tunceli gibi küçük ve güvenlik uygulamalarının had safhada olduğu bir şehirde Gülistan Doku nasıl iki yıl boyunca bulunamamıştır?
*Gülistan Doku bulunmadan dosyanın kapatılması gibi bir durum söz konusu mudur? Dosyadaki son durum nedir ve Doku’yu bulma çalışmaları hangi aşamaya ulaşmıştır?
*Başsavcılığın kimliği tespit edilemeyen kadın cenazelerinin de araştırılması talebinde bulunması neden bu kadar uzun bir zaman almıştır?
*Zaynal Abarakov hakkında neden etkin bir soruşturma açılmamaktadır?
*Zaynal Abarakov’un ismi neden önergelerde sansürlenmektedir?
*Abarakov ile ilgili Gülistan Doku’nun ailesine iletilen gözetim altında olduğu bilgisi ile ne kast edilmektedir?
*Zaynal Abarakov neden baş şüpheli olarak tutuklu yargılanmamıştır?
*Zaynal Abarakov 5 Ocak 2020 tarihinde 16.00-19.00 saatleri arasında nerede olduğunu söylemiş midir? Beyanının ispatında bulunabilmiş midir?
*Abarakov’un telefon kayıtları incelenmiş midir? İncelenmiş ise telefon kayıtlarında Gülistan Doku’yla olay günü bir iletişim kurduğuna dair bulgu var mıdır?
*Gülistan Doku’nun ailesi demokratik hakları olan eylem hakkını kullandıkları halde neden gözaltı ve para cezası gibi baskılara maruz bırakılmıştır?
*Bundan sonraki süreç için Gülistan Doku’nun bulunması adına ne gibi adımlar atılacaktır? Bu konuya dair çalışmalarınız neler olacaktır?
Ne olmuştu?
Üniversite öğrencisi Gülistan Doku, 5 Ocak 2020 Pazar günü kaldığı Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) Kız Yurdu'na geri dönmedi.
Doku'ya ulaşamayan yurt arkadaşları endişelenip Tunceli İl Emniyet Müdürlüğü'ne başvurdu ve ailesine haber verdi.
Aile kente gelerek 6 Ocak'ta Emniyet Müdürlüğü'ne kayıp başvurusunda bulundu.
Doku'nun bulunması için arkadaşlarıyla görüşen, cep telefonu sinyallerini izleyen polisler, kent genelindeki MOBESE kayıtlarını inceledi.
İncelemelerde Doku'nun saat 11.29'da, Atatürk Mahallesi'ndeki minibüs durağından üniversite aracına bindiği tespit edildi.
Ancak bindiği aracın yol güzergahında bulunan MOBESE kameralarında yapılan incelemelere rağmen araçtan nerede indiği tespit edilemedi.
Bindiği minibüsün şoförü belirlenerek ifadeye çağrıldı. Sürücü, pazar günü olması dolayısıyla aracın üniversiteye girmediğini, dönüşte minibüsün boş döndüğünü ve Doku'nun nerede indiğini hatırlamadığını söyledi.
Sürücünün bu ifadesi üzerine Doku'nun kameraların görmediği tek durak olan kent merkezinin Sarı Saltuk Köprüsü'nde indiği tahmin edildi.
Kadınlar ve Doku'nun ailesi Gülistan'ın bulunması için mücadele etti. Bu sayede, barajın boşaltılmasına karar verildi.
17 Haziran'da Zeynal A'un şüpheli olarak tutuklanması için Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı'na dilekçe verildi.
29 Ağustos'ta da Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı'nca Gülistan Doku'nun 5 Ocak'tan bu yana kayıp olmasına ilişkin hazırlanan bilirkişi raporu tamamlandı.
Raporun tamamlanmasının ardından ailenin avukatı Ali Çimen, baş şüpheli olarak gösterilen Zeynel A.'nın tutuklanması için talepte bulundu. Zeynel A hakkındaki tutuklama talebinin reddeden başsavcılık, şüphelinin, ifadesinin alınmasına karar verdi.
4 Ağustos'ta ise Doku'nun en son görüldüğü ve intihar ettiği iddia edilen Dinar Köprüsü üzerindeki görüntülerin bilirkişi incelemesi tamamlandı.
İstanbul Ulusal Kriminal Büro'nun hazırladığı raporda, "Köprü ayağındaki efekt bir piksel artığı olup, kesinlikle yukarıdan suya düşen bir insan veya eşyanın suda yükselttiği su sütunu değildir" ifadelerine yer verildi.
Baraj gölünde arama yapan ekiplerce 187 gün süreyle su altı ve üstünde sürdürülen çalışmalardan sonuç alınamadı.
Ailenin, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile görüşmesinin ardından Uzunçayır Baraj Gölü'nün kısmen boşaltılması kararı verilerek su altı arama çalışmalarına 6 Ağustos'ta 17 ekip ile yeniden başlandı ve 13 gün süren yoğun aramalardan sonuç alınamaması üzerine aramalara 18 Ağustos'ta son verildi.
(EMK)