Görsel: pexels
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul milletvekili Züleyha Gülüm, "1 Aralık Dünya AIDS Günü"ne ilişkin, HIV/AIDS'le mücadele yöntemlerinin geliştirilmesi, toplumsal farkındalığın yaratılması ve hakim ayrımcılığın önlenmesine ilişkin meclise araştırma önergesi, Ankara milletvekili Filiz Kerestecioğlu ise HIV’le yaşayanların sağlığa erişimde ve diğer birçok alanda yaşadığı sorunlar ile HIV konusundaki sağlık politikaları hakkında Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'ya yanıtlanması istemiyle soru önergesi verdi.
"HIV/AIDS tanısı alanların sayısı giderek artıyor"
Gülüm, "Türkiye’de HIV/AIDS tanısı almış bireylerin sayısı son yıllarda giderek artıyor" diyerek, HIV/AIDS tanısı almış kişilerin yaşamın birçok alanında da önyargılar ve ayrımcı uygulamalar nedeniyle mağduriyet yaşadıklarını, yapılan araştırmaların HIV ile yaşayan kişilerin sağlık çalışanları tarafından da ayrımcılığa maruz kaldığını ve hekimlerin bilgi eksikliklerinden dolayı hatalı tıbbi uygulamalarla karşı karşıya kaldıklarını belirtti.
"Türkiye'de HIV/AIDS ile mücadele mekanizmalarındaki yetersizliklerin araştırılarak alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi, HIV/AIDS'e yönelik toplumsal farkındalığın yaratılması ve hâkim ayrımcılığın önlenmesi" gerektiğini söyleyen Gülüm, bu amaçla bir araştırma komisyonu kurulmasını teklif etti.
"Bakanlık, uluslararası standartlara bağlı kalmıyor"
HDP Ankara milletvekili Filiz Kerestecioğlu da, HIV ile yaşayanların Türkiye'de yaşamın birçok alanında ayrımcılığa uğradığını, HIV pozitif kişilerin en çok sağlık hakkına erişimde sorun yaşadıklarını belirterek, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'ya yanıtlaması için soru önergesi sundu.
Kerestecioğlu, The Joint United Nations Program on HIV/AIDS* (UNAIDS)'ın 2020 yılı için belirlediği "90-90-90" hedefini kapsayan farkındalık programını hatırlatarak, Sağlık Bakanlığı'nın bu program kapsamında raporlanması gereken verileri standartlar ölçüsünde paylaşmadığını ve uluslararası standartlara bağlı kalmadığını belirtti.
Kerestecioğlu, Bakan Koca'ya şu soruları yöneltti:
"Bakanlık, HIV'le yaşayanlar için ne yapıyor?"
- Türkiye 90-90-90 hedeflerinin neresindedir?
- Türkiye’de 35 yıldan uzun süredir HIV gerçeği varken, veriler neden hala uluslararası standartlara uygun olarak tutulmamaktadır?
- Raporlanan HIV verileri neden yıl bazında karşılaştırma yapmayı engelleyecek şekilde kümülatif olarak paylaşılmaktadır?
- Bakanlık, her 5 senede bir, birbirini tekrar eden raporlar yazmak dışında HIV’le yaşayanlar için ne yapmaktadır? Yayınlanan raporlarda belirtilen hedeflerin uygulanma oranları nelerdir? Bu bilgiler ilgili kurumlar ve kamuoyuyla neden paylaşılmamaktadır?
- Bakanlık hedefleri belirlerken ve politika üretirken neden LGBTİ+’ları, kadınları, seks işçilerini, mültecileri ve yaşlıları dışarıda bırakmaktadır? Bakanlığın önümüzdeki dönem bu gruplarla temasa geçme planı var mıdır?
- Son 10 yıl içinde, HIV pozitif olduğu için hastaneler veya diğer sağlık kuruluşlarında ayrımcılığa uğrayan kişilerden Bakanlığa veya yargı mercilerine intikal eden şikayet sayısı kaçtır? Bu şikayetlerden kaçı hakkında işlem başlatılmıştır, ayrımcılık yaptığı tespit edilen kaç personel hakkında işlem yapılmıştır?
Birleşmiş Milletler AIDS programı olan UNAIDS tarafından duyurulan 90-90-90*;* 2020 yılı itibarıyla dünya genelinde HIV (insan bağışıklık yetmezliği virüsü) taşıyan insanların en az yüzde 90'ının tanı almış ve HIV taşıyıcısı olduklarının farkında olmalarını, * Bu bireylerin en az yüzde 90'ının kesintisiz HIV ilaç tedavisine (ART) erişmiş olmalarını, * HIV ilaç tedavisi sürdüren kişilerin en az yüzde 90'ında viral baskı (belirlenemeyen) sağlanmış olmasını hedefleyen küresel bir program ve farkındalık kampanyasıdır. |
(SO)