Sokakta yaşayan hayvanlara yönelik düzenlemeler içeren ve özellikle köpeklerin yaşam hakkını ihlal eden Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin ilk beş maddesi dün gece TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi.
Teklifle, 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nda değişikliğe gidilecek. Genel Kurul’da kabul edilen maddelerden biri, sokakta yaşayan hayvanların toplatıldıktan sonra öldürülmesini de kapsayan “ötanazi” maddesi.
Kanun teklifini, dün geceki görüşmelerde de partileri adına söz alan Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA Partisi) Genel Başkan Yardımcısı, Parti Sözcüsü ve Ankara Milletvekili İdris Şahin ile Saadet Partisi Yüksek İstişare ve Genel İdare Kurulu Üyesi ve Antalya Milletvekili Şerafettin Kılıç’a sorduk.
DEVA Partili Şahin, iktidarın yaklaşımını sorun çözmekten çok algı yönetmek ve gündem değiştirmek olarak değerlendirirken; Saadet Partili Kılıç, hayvanların "kendi koşullarında" yaşamalarını desteklediklerini ve sadece zararlı hale geldiklerinde gerekli tedbirlerin alınmasını savunduklarını söyledi.
Sokaktaki hayvanlara yönelik kanun teklifinin ilk 5 maddesi kabul edildi
“Görüşmeler usule uygun değil”
Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Öncelikle bu kanun görüşmelerinin usule uygun yapılmadığını ifade etmek istiyoruz. Hayvan haklarını savunuyoruz, ancak bunu yaparken güvenli sokaklar, caddeler ve yaşam alanları oluşturmayı da öncelikli hedefimiz olarak görüyoruz. Bu, son derece önemli bir konu. Ancak mevcut yaklaşımın, sorunu çözmekten çok algılarla yürütüldüğüne inanıyoruz. Bu yasanın sınıfsal bir mücadeleye dönüştürülmeye çalışıldığına dair ciddi veriler mevcut. Gerçek anlamda bir çözüm iradesi ortaya konmadan yasayı Meclis'e getirmeden önce, tartışılması gerektiğine inanıyoruz.
“Özellikle, 2028 yılında yürürlüğe girecek bir yasanın başka komisyonlarda görüşülmeden, aceleyle Meclis gündemine gelmesine itiraz ediyoruz. Bizim inancımız, Allah'tan başka kimsenin can alamayacağını söyler. Bu nedenle, sorunun çözümüne dair ortak bir paydada buluşulmalı ve yasa bu şekilde yasalaştırılmalıdır. Önceki dönemlerde benzer yasalar çıkarılmış; fakat sonuç alınamamıştır.
“Yürürlük maddesi 2028 yılı”
“Yürürlük maddesi 2028 olan bir yasanın aceleyle Meclis’e getirilmesindeki amacın iktidarın gündem değiştirme isteği olduğunu düşünüyoruz. Asıl dikkat çekilmesi gereken konu budur. İktidar, kalıcı bir çözüm üretmektense, mevcut durumu kullanarak gündem değiştirmeye yönelik bir yaklaşım sergilenmektedir.
“Bugün saat 14:00’te görüşmeler tekrar başlayacak. Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Sayın Özgür Özel de Genel Kurul'da olacak. Biz de bu yasa tasarısının, mevcut haliyle incelenmesini talep ediyoruz. Böyle bir yasaya ihtiyaç olduğunu kabul ediyoruz; ancak konunun tüm paydaşlarıyla detaylıca görüşülüp, daha insancıl şartlarda ele alınmasını ve hayvanlara kötü muamele yapılmadan çözüm üretilmesini destekliyoruz. Mevcut tasarının kesinlikle çözüm getirmeyeceğine inanıyoruz. Bu nedenle itirazlarımızı sonuna kadar sürdüreceğiz ve yasa oylamasına kadar Genel Kurul’dan ayrılmayacağız. Fırsat olduğu sürece itirazlarımızı dile getireceğiz.”
“Bir yasaya ihtiyaç var, ama…”
Saadet Partisi Antalya Milletvekili Şerafettin Kılıç’ın kanun teklifiyle ilgili açıklaması ise şu yönde:
“İktidar, bazı olay ve sorunları yasanın görüşülmesinde hızlandırıcı etken olarak görüyor. Trafik kazaları ve insanların ölümüne neden olan olaylar, yasa düzenlemeleri yapma gerekliliğini ortaya çıkarıyor. Ancak hayvanlar, doğa ve insanlar bizim için kıymetlidir. Yasal düzenleme yapılırken, insanlara zarar vermeyen, doğayı koruyan ve hayvanlara saygı gösteren bir yaklaşım benimsenmelidir.
"Hayvanları önce aşılamalı, sonra insanlara zarar vermeyecek şekilde sahiplendirmeli ve onlara konforlu yaşam alanları sağlamalıyız. Ve elbette hayvanların kısırlaştırılması gerektiğini düşünüyoruz. Hayvanların bakımı bu şartlar altında daha iyi olacaktır. Yineliyorum, böyle bir yasaya ihtiyaç olduğuna inanıyoruz; ama çocukların ve insanların zarar gördüğü durumlarda o acılı aileleri de anlamak gerekiyor. Fakat geldiğimiz noktada hayvanların gereksiz yere öldürülmesi de kabul edilemez.
“Merhamet etmeyene merhamet edilmez”
“Saldırgan hayvanların kontrol altına alınması ve hasta hayvanların uygun şekilde tedavi edilmesi gerekmektedir. Bu şekilde hem insanların hem de hayvanların güvenliği sağlanır. Saadet Partisi olarak bu istikamette siyaset yapıyoruz. Merhamet etmeyene merhamet edilmez. Bu anlayışla hareket ediyoruz.
"Adalet ve zulüm, iyilik ve kötülük gibi kavramlar karşıtlarıyla var olur. Her şeyin dengede olması gerektiğine inanıyoruz. Hayvanların kendi koşulları içinde yaşamalarını destekliyoruz ve sadece zararlı hale geldiklerinde gerekli tedbirlerin alınmasını savunuyoruz.
"Hayvanlar için konforlu bakım evleri ve barınaklar oluşturulduğunda, sorun büyük ölçüde çözülecektir. Tüm bu bağlamda itirazlarımızı dile getirerek bugün oylamaya katılacağız. Eğer yasa, itirazlarımıza uygun şekilde insanlara ve hayvanlara zarar vermeyecek şekilde düzenlenirse, evet oyu vereceğiz. Aksi takdirde elbette bu yasaya hayır diyeceğiz.” (TY)