Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) ve TMMOB Mimarlar Odası Büyükkent Şubesi, Haydarpaşa ve Sirkeci Garlarının Kültür ve Turizm Bakanlığı’na devredilerek Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından özel proje alanı ilân edilmesiyle ilgili bugün bir basın toplantısı düzenledi.
Haydarpaşa Dayanışması, basın toplantısında bu dönüşümün toplumsal yarar ve ulaşım hakkına zarar vereceği konusunda yetkililere uyarıda bulunarak, projenin evrensel koruma ilkeleri, deprem güvenliği ve ulaşım ihtiyaçları dikkate alınmadan yapılmasını eleştirdi ve projeye karşı mücadele takvimini açıkladı.
Açılış konuşmasını BTS’den Genel Hukuk TİS ve İnsan Hakları Sekreteri Hasan Bektaş’ın yaptığı basın toplantısına, Genel Sekreter Murat Oral, Şube Başkanı ve Yürütme Kurulu üyeleri katılım sağladı. Toplantıda, Haydarpaşa Dayanışması aktivistlerinden Tugay Kartal da bir sunum yaptı.
KENT VE HUKUK
Haydarpaşa Garı'ndan Vazgeçecek miyiz?
“Meşruluktan uzak bu projeleri reddediyoruz”
Haydarpaşa Dayanışması’ndan Mücella Yapıcı’nın okuduğu basın açıklaması özetle şöyle:
“Haydarpaşa Garının Gar işleviyle milyonlarca bedel ödenerek yapılan restorasyonu ve arkeolojik çalışmalar sona erip garlarımızın trenleriyle ve toplumla buluşması beklenirken bu kez karşımıza kültür endüstrisi sermayesi kültür vadisi projesi çıktı.
“TCDD’nin kendi müdürlüklerinin dahi İstanbul’un merkezi gar binası olan Haydarpaşa ve Sirkeci garlarına olan ihtiyacın ısrarla belirtilmesine rağmen TCDD yönetimi tarafından Ağustos 2024’te yapılan bir protokolle Haydarpaşa ve Sirkeci Garları 29 Yıllığına Kültür ve Turizm Bakanlığına devredildi. Hukuksuz ve kamu yararına aykırı bulunan bu protokole karşı TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi ve Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası tarafından yasal girişimlerde bulunulmuştur.
“Gerek protokol eki belgede demiryollarına bırakılan alanın büyüklüğü ve ardından yine gizli kapaklı hazırlanan ve son günlerde Kültür ve Turizm Bakanı tarafından kamuoyuna açıklanan bu yeni dönüşüm projesi taslağı, diğerlerinde olduğu gibi Sirkeci ve Haydarpaşa Garlarını, kamu yararı ve toplumun ulaşım hakkının gözetilmesi kaygılarından uzak bir şekilde, özel bir zümreye hizmet edecek bir kültür endüstrisi alanına dönüştürme çabasından başka bir şey değildir. Her türlü yöntem kullanılarak toplum nezdinde meşrulaştırılmaya çalışılan bu projeler incelendiğinde arkeo-park, müze,bienal ve performans sanatları merkezi gibi işlevlerle garın ana ulaşım merkezi olarak kullanımının geri plana atılacağı açık olarak anlaşılmaktadır.
“Asli görevi kültür varlıklarımızı korumak olan ve Haydarpaşa garının tüm işlevleri ile korunmasına dair kendi bünyesindeki Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu kararlarını dahi dava konusu etmiş Kültür ve Turizm Bakanlığına tekrar ve önemle hatırlatıyoruz. Haydarpaşa ve Sirkeci Garları dünyada iki kıtayı demiryolları ile birleştiren ve bir başka örneği bulunmayan, gerek uluslararası, gerekse ulusal koruma otoriteleri tarafından dünyanın ‘yaşayan endüstri mirası’ olarak kabul edilmiştir. Bu ‘yaşayan’ endüstriyel mirasının sermayeye peşkeş çekilerek öldürülmesine asla geçit vermeyeceğiz. Evrensel koruma ilkeleri, İstanbul’un deprem gerçeği ve ulaşım ihtiyaçları dikkate alınarak, garlarımızın ‘Gar’ olarak kullanılmaya devam edilmesi ve trenlerimizle birlikte topluma bir an önce iade edilmesi yaşamsal bir zorunluluktur.
“Toplumsal ihtiyaçları ve evrensel ilkeleri görmezden gelen tüm projeler gibi, meşruluktan uzak bu projeleri de reddediyoruz! Yirmi yıldır sürdürdüğümüz haklı mücadelemiz, Haydarpaşa ve Sirkeci garları tam kapasite ile topluma iade edilene kadar sürecektir.
“Haydarpaşa Garı tren seferleri ve tüm işlevleriyle halkın kullanımına sunulana kadar ‘Haydarpaşa Gardır, Gar Kalacak!’ demekten ve nöbetlerimizden vazgeçmeyeceğiz. Bu kapsamda tün duyarlı kesimleri ve halkımızı Cumartesi 12.30’da Kadıköy iskele meydanından Haydarpaşa garına düzenlediğimiz yürüyüşe ve 13.30’da garda basın açıklamasına katılmaya davet ediyoruz.” (TY)