Haydarpaşa Projesi'nden ve onun devamı liman, gar,istasyon satışlarından bahsediyoruz.
Hemen her gün İstanbul'a dönük bu hilkat garibesi, ama o kadar da cüretkar niyet ile ilgili bir şeyler okuyoruz ama kimse bu işin aslı hakkında bilgi sahibi değil.
Bir bakıyorsunuz, Hürriyet'te Ertuğrul Özkök Başbakanın ağzından yazıyor ki, yalnız Haydarpaşa Garı değil sözkonusu olan; Haydarpaşa Lisesi de projenin kapsamında ve ertesi gün bir illüstrasyon yayınlanıyor yine Hürriyet'in sürmanşetinde: yedi gökdelenli bir Dubai özentisi ucube, güzelim tarihi yarımadanın karşısına dikilmiş.
Ağahan 2004 mimarlık Ödülü sahibi Han Tümertekin feryat ediyor Milliyet'te, diyor ki, "Topkapı'nın,Ayasofya'nın, tarihi yarımadanın karşısında, Beylikdüzü'nda arsa üretircesine, gökdelenler dikilmesini doğru bulmuyorum".
Asıl niyet satmak
Kimin umurunda !
İşin kılıfı 2004 sonunda Yüksek Planlama Kurulu adlı icra organında hazırlandı aslında. Ulaştırma Bakanlığı'nın web sitesinden okuyoruz asıl niyeti.
Deniliyor ki:
"TCDD, kentlerin merkezinde yer alan ve her gün binlerce kişiyi misafir eden gar ve istasyon alanlarının sadece demiryolu işletmeciliği için değil, kentlinin sosyal, kültürel ve ticari ihtiyaçlarının da karşılandığı ve yüksek standartlarda hizmetin verildiği alanlara dönüştürmek üzere özel sektörle işbirliği amaçlıyor.
Yatırımcı açısından da yüksek gelir getirecek olan bu taşınmazların değerlendirilmesi, sadece TCDD açısından değil, demiryolu geçen 43 kentimizin ekonomik, sosyal ve kültürel gelişimi, ülkemiz ekonomisi açısından da önem taşımaktadır".
Kılıf iyi hazırlanmış, amaç saklanmıyor: Satış!
Ama arkasından da halkımız unutulmuyor elbette. Ama bitmedi... İşin aslı ifadeye dökülüyor:
"Diğer taraftan, bu uygulama tasarruf tedbirleri çerçevesinde yatırım harcamalarının kısıtlanması sebebiyle gar ve istasyon sahalarındaki mevcut yapıların olduğu kadar; tarihi nitelikli yapıların korunması, bakımı ve onarımların yapılması açısından da önem taşıyor.
Gar ve istasyon alanlarının bu şekilde değerlendirilmesi, TCDD'ye ekonomik katkı sağlayarak, yeni yatırımlar yapmasını ve ulaşım kalitesini artırmasını da sağlayacak".
Bakanlık bu projelerin hayata geçirilebilmesi için Yüksek Planlama Kurulu'nun 13.12.2004 tarihli kararı ile ana statünün kuruluş amaç ve faaliyetleri konularında değişiklik yapıldığını ve bu kapsamda, "öncelikli proje olarak; İstanbul Haydarpaşa Gar, Liman geri sahasının kongre merkezi yer altı çarşıları, oteller, iş, ticaret, alışveriş ve kültür merkezi gibi yapılarla donatılmış bir kompleks olarak İstanbul'un cazibe merkezi haline getirilmesi için gerekli çalışmalar yapılmasına" karar vermiş.
"Haydarpaşa Projesi, mega kent İstanbul'un çehresini değiştirecek potansiyele sahip bir projedir", diyen Bakanlık, TCDD'nin, bu ve benzeri projeler ile yabancı yatırımcıları ülkemize yönlendirebileceği gibi, yıllık 500 milyon dolara yaklaşan gelir hedeflediğini; 13 Ocak 2005 tarihi itibariyle Taşınmaz İhale Yönetmeliği de çıkartıldığını yazıyor ve ekliyor:
"İhalelerle ilgili işlemler gelen taleplerle şekillenecektir. Genel olarak ihalelerin yerli yabancı tüm yatırımcılara açık olması planlanmaktadır. TCDD, tüm yatırımcıların öneri, teklif ve projelerine açıktır".
İhalesiz kiralama
İhale hak getire! İşin içinde başka iş vardır. İhalesiz, özelleştirme kulvarına girmeden, alicengiz oyunu ile kılçıksız satış planı yapmıştır AKP hükümeti.
Bakın nasıl:
Başbakan ve ekonomi ile ilgili bakanların katıldığı bu kurulun 13 Aralık 2004 tarihli toplantısında TCDD'ye devredilen Haydarpaşa Limanı'nın TCDD Anasözleşmesi ve Taşınmaz Mallar İhale Yönetmeliği 'nde yapılan değişiklikle getirilen "yapımlı kiralama" yöntemiyle, özelleştirme yasasına ve kamu ihale mevzuatına tabi olmaksızın 99 yıllığına devredilmesinin önü açıldı.
13 Ocak 2005 tarihli TCDD Taşınmaz Mallar İhale Yönetmeliği'nde yapılan değişiklikle de yap-işlet-devret uygulamasını düzenleyen maddeler çıkarılıp, yerine "yapımlı kiralama" modeli getirildi.
Yönetmeliğin dayanağı yok aslında.
233 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve TCDD Ana Tüzüğü uyarınca yönetim kuruluna ait olan karar yetkisinin bazı durumlarda genel müdüre devredildiği görülüyor. Bu düzenlemede ilk hedef İstanbul Haydarpaşa Limanı'nın uluslararası bir şirkete verilmek istenmesi. Bu arada TCDD, "500 istasyon ve istasyonun tüm alanlarını özel sektörle işbirliği yaparak ve kiralamak suretiyle" satış niyetinde.
Haydarpaşa Limanı, "bohça yasalardan biriyle" TCDD Genel Müdürlüğü'ne bedelsiz devredildi. Haydarpaşa Limanı'na büyük bir toplantı, kongre ve otel merkezi yapılmak istenmekte, ancak denize sıfır, boğaz öngörüm bölgesinde bunu gerçekleştirmek olanaksız.
O yüzden önce yasa çıkarılarak, bu kalıcı geçici madde ile Haydarpaşa Limanı TCDD'ye devredildi ve imar planı her türlü sınırlamanın dışına çıkarıldı.
TCDD'nin Ana Tüzüğü'ndeki amaç maddesindeki değişiklikle, Demiryolu işletmesinin kuruluş amacı, "mülkiyeti kendisindeki taşınmazlarda yat limanları, ticaret, kongre, fuar, kültür, alışveriş merkezleri, hastane, otel, konut, ofis, park, spor amaçlı ve benzeri tesisler yaptırmak ve işlettirmek" biçiminde değiştirildi.
Faaliyet alanlarında yapılan değişiklikle de, "TCDD'nin demiryolları, liman, rıhtım ve iskeleleri işletme, genişletme, yenileme, bunları tamamlayıcı işleri, başkaları eliyle yaptırmasına" olanak tanındı. TCDD'nin faaliyet alanlarına şu düzenleme de eklendi:
"Tekel niteliğinde olmayan yat limanları, ticaret, kongre, fuar, kültür, alışveriş merkezleri, hastane, otel, konut, ofis, park, spor amaçlı ve benzeri tesisleri yaptırmak ve işlettirmek, işin niteliğine göre nakdi sermaye koymaksızın mülkiyet devri olmadan 99 yıla kadar taşınmazların tahsisi yoluyla iştiraklere katılmak."
TCDD'nin Taşınmaz Mallar İhale Yönetmeliği değişikliğiyle "ihale yöntemlerine tabi olmayan iş" tanımı yapılarak, "TCDD'nin iştirak suretiyle anonim şirketlere katılması halinde, sermaye katkı payı olarak konulan taşınmazlar, doğrudan bu şirketlere tahsis edilebilir" hükmü eklendi.
Yapımlı kiralama modelinin, "isteklisi tarafından inşa edilip belli bir bedel ve süre karşılığı işletilmesini, işletme süresi sonunda TCDD'ye devredilmesini" kapsıyor. Demek ki, TCDD, Haydarpaşa Limanı'nı yapımlı kiralama modeliyle, ihale yönetmeliğindeki yöntemlere tabi olmadan sermaye payı olarak koyup, 99 yıllığına işletmeye verecektir.
Hassasiyet artırılmalı
Kılıf hazırlanmıştır. İhtimal, yapımlı kiralama isimli modelin taliplileri de bellidir. Ama bütün bunlar yangından mal kaçırılmak istenircesine, toplumla tartışılmadan, olası sakıncalar dinlenmeden "ham hup şaralop" alışkanlığı ile kotarılmak üzeredir.
Başta Haydarpaşa bölgesi olmak üzere, TCDD eliyle limanların, Anadolu'daki 500 istasyonun mülkünü satışını amaçlayan, birçok limanı ve arazisini satmayı önüne hedef olarak koyan bu "satıcı" zihniyet IMF-Dünya Bankası imalatı Washington Mutabakatınınin düsturu olan kamusal alanı daraltmak, kamuya piyasayı sokmak, bunun için de kamusal mülkleri ucuz-pahalı satmak direktifini yerine getiriyor.
İstanbul'un o güzelim siluetini hunharca yok etmeye cüret etmiş bu zevksizlik temsilcisi güruha, kamusal değerlere kılıç çalmayı şehvetle görev bilmiş bu densizlere hadlerini bildirmek bir insanlık borcu olmalıdır.(MS/EÜ)