*Fotoğraf: AA
Haberin İngilizcesi için tıklayın
20 milyon 481 bin öğrenci ve 1 milyon 178 bin öğretmen için dün (11 Eylül) ders zili çaldı.
Eğitim-öğretimin yeni dönemi başladı ancak ‘Deprem bölgesi eğitime nasıl başladı?’ sorusu akıllarda soru işareti.
6 Şubat depremlerinde en büyük yıkımın yaşandığı Hatay’da okulların durumu nedir? Eğitim ve öğretim nasıl başladı? Öğretmenler ne yaşıyor?
Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim İş) Hatay Şube Başkanı Mustafa Günal, bianet’e kentin eğitime nasıl başladığını ve sorunları anlattı.
Günal, konuşmasına Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in dün katıldığı açılış törenine değinerek başladı.
Bakan Tekin'in birçok okula göre sağlam sayılacak bir okulda açılışa katıldığını söyleyen Günal, “yansıtılan ile gerçekte var olanın birbirinden farklı olduğunu” belirtti.
"Öğrenciler bahçedeyken çatıda tadilat yapılıyor"
“Okullar açıldı ama sorunlarla açıldı” diyen Günal, “Tadilata okulların açılmasından 10-15 gün önce başlandı ve birçok okulda hâlâ tadilat onarım yapılıyor. Her şey düzelmiş algısı yaratılıyor ama düzelen hiçbir şey yok. Okulların bir kısmının iç duvarlarının sıvaları, alçıları yapıldı ama hâlâ çatıları onarılan okullar var.
"Öğrenciler bahçedeyken çatıda kiremitler dizilip tadilat yapılıyor. Bahçe duvarları yıkık olan, yıkılmak üzere olan okullar var. Hâlâ depoları onarılmadığı için su problemi yaşanan okullar var. Yani depremin üzerinden 7 ay geçti ama birçok okul eğitime hazır değil” dedi.
Hatay'da okulların yüzde 17'si yıkıldı. Okulların en çok yıkıldığı ve zarar gördüğü ilçeler Antakya, Defne, Samandağı, Kırıkhan ve Hatsa oldu. Arsuz'da en az 4 okul, İskenderun'da ise; 3 okul yıkıldı veya zarar gördü. |
"Yıkılan okullar sağlamlarla eşleştirildi"
Yıkımın büyük olduğu Antakya ilçesi üzerinden örnek veren Günal, şöyle konuştu: “Yıkılan okulları sağlam okullarla eşleştirildiler. Eşleştirme nedeniyle okullardaki öğrenci sayısı arttı ve ikili öğretime geçildi.
“Özellikle Antakya okulların neredeyse tamamının yıkıldığı ya da hasar gördüğü bir ilçemiz ve tamamında okullar ikili eğitim yapılıyor. Dersler sabah 07.00’de başlıyor akşam 18.00’de bitiyor. Üstelik ders saatleri 40 dakikadan 30 dakikaya düşürüldüğü halde böyle.
“Derslerin erken başlayıp geç bitmesi güvenlik açısından da ciddi problem yaratıyor. Gidiş geliş imkanı bırakın öğrencileri, öğretmenler için dahi yok.
"Servis yok, toplu taşıma yok..."
"Çocukların okula nasıl gidip geleceğine dair de bir çalışma yok. Taşıma yapılacağından söz ediliyor ama bu kadar öğrenci nasıl taşınacak bir yanıtı yok. Zaten kentte toplu taşımada çok az, doğru düzgün çalışmıyor. Özellikle öğrencilerin başka okullara gidip gelmesi, özellikle yıkılan okullardan, diğer okullara gitmesi çok büyük bir soru işareti barındırıyor.
"Sadece Antakya'da 57 tane konteyner kent var. Bunların içerisinde mesela bin beş yüz konteynerin olduğu kentler var ve bunların hemen hepsi şehrin dışında, şehrin giriş bölgesinde, bazılarının içerisine konteyner sınıflar oluşturuldu. Gelip gidemeyecek öğrenciler o konteyner sınıflarda eğitim görecek. Kış şartlarında nasıl eğitim verilecek bu da başka bir soru işareti."
"Sağlam okullarda kamu kurumları var"
Günal, deprem sonrasında bazı okulların valilik, kaymakamlık, emniyet müdürlükleri tarafından kullanıldığını ve bir kısmının ise hâlâ boşaltılmadığını belirtti:
"Resmi kurumların hâlâ boşaltmadığı kurumlar var. Mesela Valilik kullandığı okuldan geçen hafta çıktı ancak okul eğitim öğretime hazır değil. Ayrıca Defne'de Emniyet Müdürlüğü ve Kaymakamlığın kullandığı okullar var ve bu okullar en çok öğrencisi olan en gözde Anadolu Liseleri ama boşaltılmadı.
"Antakya'da durum biraz daha farklı, orada kurumlar yıkımın çok olduğu veya etrafında yerleşimin ve öğrencilerin olmadığı yerlerdeki okulları tercih ettiler. Ama zararın daha az olduğu okulların kurumlar tarafından kullanılması büyük bir sorun."
"Öğretmenler için en büyük sorun barınma"
Öğretmenlerin sorunlarına da değinen Günal, özellikle yeni atanan öğretmenlerin barınma sorunu olduğunu anlattı:
"Antakya’da öğretmenler için 5 tane konteyner kent oluşturuldu, Defne’de ise bir tane yapıldı. Normalde bu hafta anahtar teslim edilecekti ama daha yeni yeni anahtarlar verildi. Yeni atanan öğretmenler geçen hafta da NATO çadır kentte kaldılar.
"Zaten yeni atanan öğretmenlerin burada ev tutma imkanı yok, kiralar çok yüksek. Deprem öncesinde en lüks sayılacak evler 5 bin TL idi. Fakat şimdi normal bir ev 10-15 bin TL, yani barınma şu an öğretmenler için en büyük sorun."
(RT)