Sivil toplum örgütleri, Hasankeyf'i sular altında bırakacak Ilısu Barajı ve HES Projesi kapsamında tarihi Zeynel Bey Türbesi için yapılan taşıma denemesinin başarısız olduğunu belirterek taşıma projesinin iptalini istedi.
Yıllardır süren çıkışa rağmen Batman Hasankeyf’te Dicle nehri üzerinde kurulacak Ilısu Barajı ve Hidroelektrik Santrali (HES) Projesi’nde sona yaklaşıldı.
Hasankeyf sular altında kalınca 650 yıllık tarihi Zeynel Bey Türbesi’nin ne olacağı uzun süredir tartışma konusu.
Taşıma denemesi nisanda yapıldı
Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünce iki yıl önce ihale edilen ve Diyarbakır Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunca onaylanan projeye göre, bin 100 tonluk türbe, tek parça halinde "Hollanda" yöntemiyle yeni yerine taşınacak.
Türbenin taşıyıcı treyler sistemiyle sekiz saatlik çalışmayla yeni yerine alınması planlanıyor. Taşımanın 18 Nisan’da olacağı belirtilmişti ancak yetkililerin açıklamasına göre hava şartları nedeniyle iptal edildi. Bu esnada 29 Nisan'da güzergah yolunun asfaltlama çalışmaları sona erdi.
Yolda ilk taşıma denemesi yapıldı. Hasankeyf Kaymakamı Faruk Bülent Baygüven, "Zeynel Bey Türbesi taşınmadan önce son emsal ağırlığında ve hatta türbeden daha ağır beton bloklar platforma yüklendi. Şu an için denemede herhangi bir sıkıntı yok" dedi.
"Taşıma denemesi başarısız oldu"
Hasankeyf'i Yaşatma Girişimi, Hasankeyf Matters, Mezopotamya Ekoloji Hareketi, Dicle ve Irak Sazlıkları Yaşatma Kampanyası ve Humat Dicle örgütleri hazırladıkları açık mektupta, Zeynel Bey Türbesi'ni taşıma projesinin iptalini, Ilısu Projesi'nin bir an önce durdurulmasını ve tüm paydaşlar arası Hasankeyf/Dicle bölgesinin sürdürülebilir kalkınmasına ilişkin geniş bir tartışma talep etti.
Açıklamada nisan ayı sonunda yapılan taşıma denemesinin başarısız olduğu, proje planlamaların açıkça kusurlu ve yetersiz olduğu ve gerçek risklerin tespit edilemediği belirtildi.
* Taşıma tarihinin aceleye getirilmesi hatalar yapma ihtimalini arttırdı. Taşıma tarihi 18 Nisan 2017 olarak belirtildi, ancak yolun asfaltlanması bu tarihten bir hafta sonra başladı.
* Türbenin taşınması için katedilmesi gerekli olan 2 km'lik mesafe bu tür projeler için çok uzun. Yine aşılması gereken büyük bir yükseklik farkı var. Taşımayı bir gün içinde gerçekleştirme hedefi riskleri daha da arttırıyor.
* Türbe temelinin betonla kaplanması ciddi şekilde tahrip edici bir yaklaşım çünkü ne kadar türbe kendi temeli üzerinde halen otursa da şimdiden yapıyı önemli ölçüde değişime uğrattı.
* Başarısız denemede araçla taşınan yük 750 tondu, ancak türbenin ağırlığı 900 ton civarında.
* Toplum ve kamuoyunun güvenini kazanmaya yönelik ne taşıma projesiyle ilgili bilgi paylaşıldı ne de yerel halkın görüşleri alındı, proje büyük bir gizlilik içinde gerçekleştirilmek isteniyor.
Proje nedir?Ilısu Barajı; Mardin ve Şırnak İl sınırları arasında Dargeçit ilçesinin 15 Km. doğusunda, Dicle Nehri üzerinde yer alacak Barajın kurulu gücü 1200 megavat, kurulu güç ve yıllık enerji üretim kapasitesi bakımından, Atatürk Barajı, Karakaya Barajı ve Keban Barajı'ndan sonra Türkiye’nin dördüncü büyük HES’i olacak. Projeyi, Avusturya, İsviçre, Türkiye, Almanya konsorsiyumu yapıyor. Projeye göre, nehirden 40 metrelik bir su yükselecek ve karşısındaki dağ yamacında yeni bir Hasankeyf inşa edildi. Evlerinden edilenlerin TOKİ'nin yaptığı evlere borçlandırılarak taşınması planlanıyor. TIKLAYIN - HASANkEYF'İN TAKLİDİNİ BİLE ALAMIYORLAR Ilısu Barajı'nın olacağı bölgede Hasankeyf dahil 289 arkeolojik SİT alanı bulunuyor. Bölgenin sadece yüzde 40'ında yüzey araştırması yapıldı. Araştırma tamamlanırsa bu sayının iki katına çıkacağı düşünülüyor. Hasankeyf, zamanın en büyük taş köprüsü özelliğini taşıyan köprüsü dışında özellikle El Rizk Camii, Zeynel Bey türbesi ve hamamı, yaklaşık 6 bin mağara, özellikle kaya üzerindeki kalesi ile biliniyor. Baraj yapıldığında sadece kültürel ve tarihi bir alan yok olmayacak. Proje, Batman, Siirt, Diyarbakır, Mardin ve Şırnak illerinde toplam 199 köy ve Hasankeyf ilçesinden resmi rakamlara göre 55 bin insan etkileyecek. 90'lı yıllarda zorla göç ettirilmiş insanları eklenince bu sayı 80 bine ulaşıyor. Bunun yanında soyu tükenmekte olan hayvanların besin ve habitatlarının yok edilmesi (yalnızca Hasankeyf ve 12 km uzunluğundaki batı çevresini kapsayan bölgede 123 kuş türü gözlemlendi, soyu tükenme tehlikesi altındaki Fırat kaplumbağaları), sıtma gibi su kaynaklı hastalıklarda artış, su kalitesinde ciddi düşüş de olumsuz etkiler arasında yer alıyor. Hasankeyf'in sular altında kalmasına ilişkin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde (AİHM) devam eden bir dava da bulunuyor. |
(NV)