Yayınlanan bildiride şu noktalara dikkat çekiliyordu:
* Bu sektörün önde gelen uluslar arası kuruluşları için tek amaç, insanların sağlıklı beslenmesi değil, şirket kârlarını ve pazar paylarını daha çok arttırmaktır .
* Bu amaç doğrultusunda, armağan ve oyuncaklarla özellikle çocuklara yönelik olarak yaptıkları olağandışı satış arttırma çabaları, insan sağlığını bozucu boyuttadır.
Yağmur ormanları
Küresel ölçekte bir endüstrinin egemen olduğu bu alanda, ayakta beslenmenin asıl ögesi olan "hamburger"in zararları, çok geniş bir yelpazeye sahip. Bildiride bu zararların çevre boyutu da yer alıyor:
* Hamburger üretimi için yetiştirilen sığırlara otlak açmak ve ambalaj malzemelerine hammadde sağlamak için ünlü şirketlerce başta yağmur ormanları olmak üzere dünyanın birçok yerinde ormanlar yok ediliyor.
* Bu da sadece ayakta beslenenleri değil, aynı zamanda dünya üzerindeki tüm nüfusu olumsuz etkiliyor.
* Milyonlarca insanın yiyecek tahıl bile bulamadığı için açlıktan öldüğü günümüz dünyasında, yılda 145 milyon ton tahıl bu endüstrinin gereksindiği etin elde edildiği sığırlara yem olarak kullanılıyor.
* Böylelikle elde edilen 21 milyon ton sığır eti ve yan ürün; sadece gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde yaşayanların beslenmesi için hamburger sektörüne yönlendiriliyor.
Emeğin bedeli
* Neredeyse dünyanın tüm ülkelerinde kendisine yer ve müşteri bulan hızlı beslenme endüstrisinde çalışanlar , sosyal güvencesiz olarak ağır iş koşulları ve düşük ücretle çalıştırılıyorlar. İş güvencesinin de bulunmadığı sektörde esnek zamanlı çalışma uygulanıyor, öğrenciler istihdam ediliyor, sıkça işçi alınıyor ve işten çıkarmalar oluyor.
* Sektörde kalifiye işçi değişimi de yıllık ortalama yüzde 60'lara ulaşıyor. Diğer yandan ünlü bir fast-food şirketinin, çocuklara hediye olarak dağıttığı oyuncakların üretiminde de Güneydoğu Asya'lı çocuklar günde on iki saat çalıştırılıyor.
Sağlıklı değil
Yayınlanan bildiride insan sağlığına yönelik eleştiriler ise şöyle:
* Daha verimli et elde edebilmek için hayvanlara bol miktarda antibiotik ve hormon veriliyor. O hayvanların etleriyle beslenen kişilerde, zamanla antibiotik direnci gelişiyor ve hormonal sorunlar yaşanabiliyor.
* Uzmanlar hamburger yapımında kullanılan kızartma teknikleri ve ambalaj malzemelerinin kanserojen etkileri olduğu da kaydediliyor.
* Hamburgerlerin pişirildiği ızgaralarda, hızlı üretimden dolayı yeterince temizlenemediği için ağır barsak enfeksiyonuna yol açabilen bakteriler gelişebiliyor.
* Hamburger köftelerini dayanıklı hale getiren ışınlama tekniği nedeniyle protein, yağ ve karbonhidratlarda oluşan yeni kimyasal bileşimler insan bedenine değişik zararlar verebiliyor.
* Standart ölçülerin ve tadın tutturulması, hizmet süresinin kısaltılması, dayanıklılığın sağlanması için ekmekten köfteye,patates kızartmasından salataya tüm yiyeceklerin hazırlanmasında ve pişirilmesinde en az oniki değişik kimyasal katkı maddesi kullanılıyor.
* Bu katkı maddeleri; allerji , sinir ve sindirim sistemi bozuklukları hatta kanser gibi sağlık sorunlarına yol açabiliyor.
* Uzmanların belirttiğine göre, dondurularak korunan hamburger köfteleri,donduruculardaki kurallara tam uyulmadığı zaman da bozulabiliyor. Bu nedenle oluşan besin zehirlenmelerine ilişkin çok sayıda örnek biliniyor ve kayıtlara geçmiş bulunuyor.
Hastalıklara davet
* Dünyada oransal olarak hızla artan kalp ve damar hastalıklarının hazırlayıcı etkenleri arasında bu tür beslenme de bulunuyor. Hamburger etlerinde ve kızartma yağlarında bulunan doymuş yağlar ve kolesterol, özellikle bu besinlerin en büyük tüketicisi olan çocuk ve gençlerde erken yaşlardan itibaren damar iç duvarlarında yağ birikmesine yol açabiliyor.
* Yanlış beslenmeye yol açtığı belirtilen bu sektörün, gündelik yaşamı kolaylaştırdığı gibi bir görüntü vermesine karşın, gerçekte sağlıklı yaşamayı ortadan kaldırdığı ileri sürülüyor.
* Büyük bir hamburger menü yaklaşık 1200-1500 kalori içeriyor. Bunun da günlük enerji gereksinimin çoğunu karşılamaya yettiği, televizyon ve bilgisayar karşısında geçirilen hareketsiz saatlerin de eklenmesiyle günümüzde özellikle çocuklar başta olmak üzere insanların en önemli sorunlarından biri olan "şişmanlık" hastalığına adeta çağrı yapıldığı belirtiliyor.
* Yaklaşık yüzde 40 - 50'si yağdan gelen kalori içeren "fast food menüleri" lifsiz içerikli beyazlatılmış undan yapılmış ekmekleri ve bol karbonhidratlı içecekleri ile ayrıca şeker hastalığına da zemin hazırlıyor.
* Onca kalorisine karşın sağlık için utlak gerekli vitaminleri (özellikle A , B1 ve C vitaminleri) çok yetersiz bulunduran bu tür beslenme, ileride yüksek tansiyon için sakınca oluşturan tuz alımına yol açtığı için tehlike daha da büyüyor.
Davranış değişiklikleri
Bildiride; sorunun psikolojik yanına da dikkat çekiliyor:
* ABD'deki beslenme uzmanları, "fast food restoranları"na sık giden çocuklarda saldırganlık, korkulu rüya görme ve uykusuzluk saptandığını belirtiyor. Bu durumun bu tür diyette yer almayan B1 vitamini eksikliğinden kaynaklandığı ileri sürülüyor.
* Bu tür beslenmede hamburger yanında içilen ve "Fast Food"un ayrılmaz parçası olan karbonatlı içecekler de insan bedenindeki kalsiyum dengesini olumsuz etkileyerek özellikle çocukların kemik yapısına zarar veriyor.
* Sonuç: Bu tür beslenme, insana, sağlıklı yaşamaya, doğru ve dengeli beslenmeye aykırıdır ve özellikle çocukların korunması gerekir.
(NU)