Yazılı basının insan, çocuk ve kadın hakları ile ifade özgürlüğü alanlarındaki haberlere, genel haberler toplamı içinde ayırdığı payı değerlendirmek amacıyla 12 günlük gazete nin Aralık boyunca izlenmesinde, " hak haberleri"ne ayrılan pay ortalama yüzde 6.70'e ulaştı. Bu önceki en yüksek oran olan Eylül'deki yüzde 6.64'ün binde 6 ilerisinde.
Kasım'da yüzde 6.29 , Ekim'de yüzde 5.92 olan oran Ağustos'ta yüzde 4.03, Temmuz'da yüzde 4.74, Haziran'da yüzde 4.45 Mayıs'ta 5.13'tü.
BİA2 "hak haberciliği izlemesi" kapsamında izlenen gazeteler şunlar: Ü.Ö. Gündem, G. Evrensel, Cumhuriyet, Birgün, Radikal, Yeni Şafak, Milliyet, Zaman, Hürriyet, Akşam, Sabah, Vatan.
Çok satışlı gazetelerin Aralık'ta da, önceki aylarda olduğu gibi, hak haberciliğine göreli olarak az satışlılardan daha az yer verdiği görülüyor. Hak haberciliğine verdikleri önem bakımından her ay ilk beş sırayı paylaşan Ü.Ö. Gündem, G. Evrensel, Birgün, Cumhuriyet ve Radikal'in "hak haberleri" ortalaması yüzde 10,84 iken çok satışlı diğer 7 gazetenin ortalaması yüzde 3,74 ile hem genel ortalamanın hem de bu gazetelerin Kasım'da yüzde 3,92 olan performanslarının daha da gerisinde.
Vahim gerçek
Aralık ayı Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) üyelik başvurusunun, dolayısıyla "AB değerleri", "Kopenhag Kriterleri" ve "insan hakları"nın en hararetli tartışıldığı ay oldu.
Öte yandan Kasım sonunda Kızıltepe'de öldürülen baba-oğul Kaymazlar'la ilgili haber ve yorumlar bütün Aralık ayı boyunca süre gitti. Buna karşın, yaygın medyanın "hak haberciliği"ne gösterdiği ilgide göreli olarak da bir yükselme olmayışı iki açıdan vahim.
Birincisi, bu sonuçlar, Türkiye'nin "AB üyeliği" konusunun büyük medya ile onun mülkiyet ve yönetimini elinde bulunduranlar için daha yüksek demokratik standartlar ve daha geniş haklar düzeniyle hiçbir ilintisi olmadığını gösteriyor.
Bu bakımdan, Hürriyet'in Aralık performansı çarpıcı bir örnek sayılabilir:
Türkiye'nin AB üyeliğinin en ısrarlı savunucusu, bu konudaki "devlet politikası"nın sözcüsü Hürriyet, ABnin en yoğun tartışıldığı Aralık'ta, Mayıs'tan bu yana en kötü performansını gerçekleştirerek, hem genel hak haberciliği hem insan hakları haberciliği konusunda sonunculuğu, 12. sıranın gediklisi Akşam gazetesinin elinden alıyor!
Öte yandan bu oranlar, başbakan dahil bütün ilgililerin vahim bir insan hakları ihlali olduğunda birleştikleri Kızıltepe'deki yargısız infaz konusunun toplumsal ve siyasal gündemde kaldığı Aralık'ta yaygın medyanın bir önceki aydan daha geriye düştüğünü; insan hakları duyarlığındansa suskunluğunun arttığını gösteriyor.
Haktan haber alma hakkı nasıl gerçekleşecek?
İzlenen az satışlı gazetelerin Aralık'taki performanslarının Kasım'a göre daha yüksek gerçekleşmesiyse bu gazetelerin toplumsal gündeme ve haklar konusuna duyarlıklarının giderek yükselmekte olduğuna ilişkin olumlu bir gösterge. Medyanın genel durumundaki iyileşme görüntüsünün başlıca kaynağı da Ü.Ö. Gündem, G. Evrensel, Birgün, Cumhuriyet ve Radikal gazetelerinin her ay artan performansları. Bu beş gazete AB'ye eleştirel, kuşkucu, muhalif bakışlarına karşın "hak haberciliği"ne AB destekçisi medyadan çok daha özenli yaklaşmayı sürdürüyor.
2004'ün son izlemesiyle birlikte geriye dönüp bakıldığında sayıların aynasında görünen gerçek özetle şu: Az satışlı gazeteler olmasa, 2004 boyunca Türkiye'nin haktan haberi olmazdı.
Ama bu gerçek büyük bir soruyu da gündeme taşıyor. Türkiye'de satılan her on gazeteden yalnızca biri "haktan haber" verecekse, toplum gerçekten haber almış, haber alma hakkı gerçekleşmiş olur mu?
BİA2 ve hak haberciliği
Hak haberciliği izlemesi, IPS İletişim Vakfı tarafından sürdürülen "Medya Özgürlüğü ve Bağımsız Gazetecilik, İzleme ve Haber Ağı Projesi" kısa adıyla BİA2 kapsamında gerçekleştiriliyor.
Projenin amaçları şöyle sıralanıyor:
* Enformasyonun toplumsal ve kültürel değeri konusunda halkın duyarlığının artırılması;
* İfade özgürlüğü ihlallerinin izlenmesi ve ifade özgürlüğünün genişletilmesi doğrultusunda gerçekleştirilen reformların uygulanmasının özendirilmesi;
* Çoğulculuk ve kamu yönetimine katılımın geliştirilmesi için yerel medyanın güçlendirilmesi;
* Haklar konusunun daha çok ve daha nitelikli olarak haberleştirilmesi;
* Gazetecilik standartlarının ve meslek etiğinin yükseltilmesi.
İzleme kapsamında sürdürülen çalışmalar arasında üç ayda bir yayımlanan "Medya Özgürlüğü ve Hak İhlalleri" "Gözlem Raporları" da var. İkincisi Temmuz başlarında yayınlanan "Medya Gözlem" raporları, hükümet ve idarenin yazılı basın, radyo ve televizyonların seslerini özgürce duyurabilmesinin önüne koyduğu yasal ve fiili engellere dikkati çekmeyi; habercileri, meslek kuruluşlarını ve halkı ihlaller konusunda bilgilendirmeyi; idareyi ifade özgürlüğü yolunda gerçekleştirilmiş reformların sürdürülmesi bakımından uyarmayı hedefliyor.
"Hak haberciliği" izlemesi ise Türkiye medyasına bu alanda daha nitelikli ve daha kapsamlı bir habercilik için "hak haberciliği" alanında yaptıklarına ilişkin bir ayna tutmayı amaçlıyor.
İzleme nasıl yapılıyor?
Hak haberciliği izlemesi, günlük olarak izlenen 12 ulusal gazetenin haberleri arasında yer alan kadın, çocuk ve insan hakları ile ifade özgürlüğü konularındaki haberlerin ayrıştırılması, sayılması ve toplam haber sayısına, ayrı ayrı ve bir arada oranlanması yoluyla gerçekleştiriliyor. Sayım sırasında ekler göz önüne alınmıyor. Gazetelerin ekler dışında kalan temel bölümlerinde yer alan reklam ve duyurular dışındaki bütün girişler sayılıyor ve değerlendiriliyor.
Sıralama, her bir gazetenin kadın, çocuk, insan hakları ve ifade özgürlüğüne ayrılan haberlerin toplamının genel haber toplamına oranı ile elde ediliyor. Bu amaçla 12 gazetenin her biri bianet editörleri tarafından her gün haber konularına göre ayrıştırılıyor. Gazetelerin her gün yayınladıkları haber sayısı, haberler tek tek sayılarak bulunuyor. Sonuçlar bir veri tabanı üzerinde işlenerek, kadın, çocuk, insan hakları ve ifade özgürlüğü kategorileri üzerinden genel haber sayısına oranlanıyor; dört kategorinin toplanarak genel haber sayısına oranlanmasıyla da genel sonuçlara erişiliyor. (EK)
BİA2 Hak haberciliği, Aralık ayı izleme sonuçları için tıklayınız.